Peki ya bunlar gerçek olursa?

Her yıl bu zamanlar komplo teorisyenleri The Economist dergisinin 2022’ye dair öngörüler içerdiği söylenen bol sembollü kapağını alır, tartışır, “Bakın şunlar şunlar olacak” diye analiz yapar.

Haberin Devamı

Aslında ünlü derginin bu komplolu kapaktan daha ilginç başka bir geleneği daha var.
O da geleceğe dair olası senaryoların yer aldığı “What If?” bölümü.
Bu bölümdeki senaryoların her biri kurgu.
Ama The Economist bu senaryoların temelinin tarihsel gerçeklere, güncel spekülasyonlara ve bilime dayandığını da not düşmeden geçmiyor.
Bu yılki senaryolardan bazıları şöyle:
◊ Ya bir yapay zeka Nobel Tıp Ödülü’nü kazanırsa?
◊ Ya ölümcül bir sıcak hava dalgası Hindistan’ı vurursa?
◊ Ya akıllı telefonlar kişisel sağlık asistanları haline gelirse?
◊ Ya biyohackerlar kendilerine mRNA enjekte ederse?
 
YERLİ POPÜLER KÜLTÜR SENARYOLARI
         
Bu senaryoların bazıları ürkütücü bazıları eğlenceli.
Biz işin “yerli” ve “popüler kültür” kısmına odaklanıp öyle senaryolar üretelim.
Onun eğlencesi garanti.
O zaman buyurunuz...           

AJDA VE mRNA
                  
◊ Ya Ajda kendine mRNA enjekte ederse?
The Economist’in senaryolarından birine göre şu an bazı aşılarda kullanılan mRNA, kendi biyolojisini daha çok geliştirmek isteyenler tarafından talep edilmeye başlanabilir.
Hatta olası senaryoya göre bunun ilk etkilerini 2024’teki Paris Olimpiyatları’nda görebilir, fiziksel performansını artırmak isteyen bazı sporcuların mRNA enjeksiyonu yaptığına dair söylentiler duyabiliriz.
Her türlü yeniliği denemekten kaçınmayan süperstarımız Ajda Pekkan’ın da bundan geri kalacağını düşünmüyorum.
Ajda’nın kendine mRNA enjekte ettiği bir olası gelecek senaryosunda durum şu olur:
Ajda 40’lı yaşlarının başına geri döner ve Harbiye’de arka arkaya 140 konser vererek Tarkan ve Tan’ı geride bırakır. Olur mu olur!                     

“DA” DİYE BİR DİL

◊ Ya Demet Akalın bilinmeyen bir dilde tweet atmaya başlarsa?
Tweet’lerinden görüyoruz. Demet Akalın’ın Türkçe’si her geçen gün kötüleşiyor.
Olası bir gelecekte, mesela 2030’da Akalın’ın tweet’leri artık bilinmeyen bir dile doğru evrilebilir.
İlk başlarda “DA Türkçe’si” olarak kayıtlara geçen bu dil, bir süre sonra iyice anlaşılmaz ve karmaşık hale geleceğinden dil bilimcilerin de dikkatini çeker ve sonuçta Akalın’ın kullandığı cümleler DA dili olarak literatüre geçebilir.

GÜLŞEN’İN BOL KIYAFETLİ AVATARI

◊ Ya Gülşen’in avatarı konser vermeye başlarsa?
Metaverse sayesinde yakında herkesin avatarı olacak.
O avatarları giydirip onları seyahate gönderebileceğiz.
Olası senaryomuza göre Gülşen’in avatarının konserine gittiğimizi düşünelim.
Şimdilerde sahne kıyafetleri çok konuşulan Gülşen, geçmiş konserlerinde giydiği tüm kıyafetleri bir saatlik “avatar” konserinin içinde peş peşe ve de rahatlıkla giyerdi.
Her şarkıda, hatta şarkının ortasında kıyafet değiştirebilirdi.
Onun da içi rahat ederdi, bu mini defileden dolayı bizim de...

SURVİVOR ADASI BATARSA...

◊ Ya Survivor yarışmacılarının adası sular altında kalırsa?
2050 yılında Survivor yarışmasının hâlâ devam ediyor olma olasılığını düşünürsek, pekala şu olasılık da hesaba katılmalı:
İklim krizi dolayısıyla yarışmacıların yarıştığı ada aniden sular altında kalabilir.
Peki o zaman ne olur? Gerçek Survivor olur tabii!

TARKAN VE CEM YILMAZ AYNI FİLMDE

◊ Ya Tarkan ve Cem Yılmaz aynı reklam filminde buluşursa?
Olası senaryomuza göre, her yıl rakip markaların “indirim günleri”nde oynayan iki star, 2028’de kendi alışveriş sitelerini kurarlar ve ortak bir “indirim günleri” reklam filmi çekip beraber oynarlar.
Reklam filminin büyük ilgi görmesi üzerine, yan rollerde tamamen kuryelerin rol aldığı aynı isimli bir film ve şarkı da çıkarmayı elbette ihmal etmezler.

Yazarın Tüm Yazıları