Los Angeles’tan bildirmeye devam... Burada herkes bizdeki Popstar’ın orijinal versiyonu olan Pop Idol yarışmasını konuşuyor.
Maalesef Pop Idol’ın bizdeki gibi birbiriyle sürekli çatışma halinde olan şenlikli bir jürisi yok.
Mesela 80’lerden tanıdık bir isim var jürisinde: Paula Abdul. Fena halde sıkıcı.
Bu jüriye bir Bülent Ersoy, bir Yıldız Tilbe gerekirdi oysa. Kopardı tüm Amerika...
n Pop Idol’ı kazanan Taylor Hicks adlı adamla ilgili analizler yapılıyor sürekli gazetelerde.
Los Angeles Times’ın ünlü müzik yazarı mesela "İlk kez beyaz bir adam Pop Idol’ı kazandı" diye başlıyordu yazısına.
Meğer önceki sezon yarışmayı bir siyah erkek ve bir siyah kadın kazanmış. Dolayısıyla ’beyaz adam’ın kazanması Amerikalılara enteresan geliyor.
"Politik olarak denge sağlandı" deniliyor kısaca.
EMRAH LOS ANGELES’TA SAHNE ALACAK
n Bu arada Pop Idol’ın final gecesi meşhur Kodak Theatre’da yapıldı. Gayet şaşaalı bir şekilde... Şimdiden haberini vereyim; burada 26 Ağustos’taEmrah da sahne alacak. Los Angeles’ta çok sevilen İranlı şarkıcı Shayad’la beraber.
n Malum, ikisi beraber yakın zamanda bir düet şarkı yapmışlardı. Şimdi bu konserle beraber iş büyüyor. Los Angeles’ta yaşayan (farklı ülkelerden) üç milyona yakın Arap olduğu düşünülürse Emrah’ın da kısa sürede Los Angeles’taki ünlü pazarından pay kapacağına şüphe yok.
GECE HAYATI ERKEN BİTİYOR
nGitmeden önce söylemişlerdi ama gözümle görmeden pek ihtimal vermemiştim. Heyhat, doğruymuş işte. Los Angeles’ta gece hayatı en fazla 02.00’de sona eriyor!
Dahası, barlarda içki satışı 01.30’da bitiyor.
Bu yüzden insanlar 22.00’de başlıyor eğlenmeye.
ORGANİK MARKET TRENDİ
n Ve bir organik market deliliği sözkonusu. Bu marketlerden sağlıklı yiyecek-içecek almak en yeni çılgınlık. Trader’s Joe marketi en meşhur organik marketlerden.
Soyalı süt ise en çok tüketilen organik içeceklerden. Hakkını vermek gerek, vanilyalısı gerçekten şahane...
SANA DÜN MULHOLLAND’DAN BAKTIM
nHollywood’un gücü böyle bir şey galiba. Los Angeles’taki her semt ya da bulvar ismini bir filmden, diziden anımsıyor insan, elde değil.
Aynı şey herhalde bir de New York için geçerli...
Los Angeles için örnek çok. İlk akla gelen mesela Magnolia. Paul Thomas Anderson’ın bu semtin adını taşıyan filminde, bu civardaki insanların bir günde yaşadıkları olaylar anlatılıyordu.
Sonra Santa Barbara. Anımsayın, bir zamanlar bu lüks sayfiye yerinde yaşayan insanları anlatan bir pembe dizi vardı.
Ama tabii en gizemlisi Mulholland Drive.
Elbette David Lynch’in Mulholland Drive adlı filminden dolayı.
İzleyenler anımsayacaktır. Filmin başında, ünlü bir aktristi taşıyan araba, Mulholland Drive yoluna girdiğinde karşıdan hızla gelen başka bir arabayla çarpışır.
Kazadan hafızasını kaybetmiş bir şekilde kurtulan ünlü oyuncu Mulholland’dan aşağı doğru Los Angeles’a yürüyerek iner.
Filmin bundan sonrası karmaşıklaşarak devam ediyor. Ama Mulholland Drive her şeyin düğüm noktası.
İşte tesadüfen Mulholland Drive’a girdik geçenlerde. Ve haliyle filmi anımsadım.
Bir de buradan Los Angeles manzarası şahaneymiş gerçekten.