Paylaş
Türkiye’de olması ilk aşamada biraz zordur.
Çünkü çevre/elalem/dış mihraklar/karşı apartmanın çekirdek çitleyen bu tarz kimin teyzesi buna pek müsade etmez.
Hele bir de iki taraf fiziksel olarak gayet hoşsa, birbirlerine yakıştıkları filan düşünülüyorsa, fanteziler tam gaz devreye girer: “Çok yakışıyorlar, kesin beraberler.”
“Arkadaşız demelerine bakma, palavra.”
“Her dakika beraberler, nasıl arkadaşlık bu?”
Önceki gece Zorlu’daki Morini’ye beraber gelen Arda Turan’la Burcu Esmersoy’a bakarken bunları düşündüm.
Etraftan yukarıdaki cümlelere benzer şeyler işitiliyordu.
Hâlâ inanılmıyordu sadece arkadaş olduklarına...
Aylar önce Burcu’yla yaptığımız röportajda Arda’yla olan arkadaşlığı üzerine gayet samimi şunları söylemişti:
“Arda’nın varlığı bana mutluluk veriyor. Bir kere çok akıllı.
Gencecik yaşına rağmen çok iyi şeyler becermiş. Şu an dünya çapında, düşün.
İspanya’da futbol oynuyor. Ayrıca hayata dair o kadar doğru tespitleri var ki... Bana yol gösteriyor bazen!
Düşün, bana! Aramızda neredeyse 10 yaş fark var.
Mesela, ‘Burcu bunu şöyle şöyle yapma’ diyor. ‘Neden?’ diye soruyorum. Öyle bir şey söylüyor ki, ‘Valla haklısın’ oluyorum. Ben neden düşünemedim bunu diye hayıflanıyorum, ki kazık kadar kadınım!
Onun dışında dünyanın en komik insanlarından biri. Üzüntüden ölüyor ol, odaya girince mutlaka seni güldürür, aydınlatır ortamı...
Neden birbirimize yakıştırıldık? Çünkü magazinde reyting getiren bir haberdi o.”
YA KALAMAZLARSA?
Malum, bu kadim meseleye değinen en kült film Rob Reiner’ın Harry ile Sally Tanışınca adlı romantik komedi eseridir.
Meg Ryan ve Billy Crystal’ın başrolde olduğu filmde şu tez işlenir: Kadınla erkek arkadaş kalabilir mi?
Filmdeki kahramanlarımız önce tanışır, sonra bu konuyu uzun uzun konuşur/tartışır, derken ikisi de kendi yoluna/hayatına devam eder.
Ta ki yıllar sonra yeniden birbirlerine rastlayana dek...
Bu filmin daha güncel, seksi ve farklı bir versiyonu Friends with Benefits’dir.
Bakınız, Justin Timberlake ile Mila Kunis’in oynadığı o tatlı film.
Peki gün gelir bu filmlerdeki gibi Burcu ve Arda’nın arkadaşlığı da sevgililiğe dönüşür mü?
Hayat bir Hollywood filmi değil elbet. Onlar da bu yüzden “Tabii ki hayır Onur!” diyeceklerdir.
Ama bu noktada içimdeki pembe dizi canavarı uyanıyor (ergenken o kadar Yalan Rüzgarı izlersem böyle olur) ve şöyle hızlıca bir senaryo yazıyor:
“Olabilir, hatta ikisinin de sevgilisi olduğu bir anda ikisinin duyguları arkadaşlıktan sevgililiğe dönüşse, ortalık tadından yenmez bir soap opera kaosuna dönüşebilir.”
Bu senaryonun finali artık size kalmış...
Sahicilikle ilgili düşünceler
Pazartesi günü yazmıştım, sahici kadın/sahici erkek arayanları.
Şimdi o konuyla ilgili görüş bildirenlerden bir demet yasemen var sırada, buyrunuz...
* “Sahici yok, sahiciyi aramak için oyun oynayanlar var. Ee sonu da kara delik yani!” (Deniz)
* “Gökkuşağı kadar güzel bir şeyin bile yanılsama olduğunu düşünürsek sahici erkeği/kadını bulacağına inananları alkışlıyorum! Her güzel şey biraz defoludur. Ufak gibi görünse de dozunu aşınca çok zararlıdır. Hem kendimiz ne kadar sahiciyiz ki sahici insanı arıyoruz.” (Burcu)
* “İnsanlar kendilerinin göstermediği sahiciliği başkalarından bekler oldular. Kendi olan çok az insan var toplumda...” (Derya)
* “Tabuları fazla, kuralları, zorlamaları sert olan hiçbir toplumda sahici insan bulamazsınız. Ayıplanma, kınanma korkusuyla içlerindeki dünyayı, istekleri, arzuları dışa yansıtamazlar. İçi başka dışı başka, hatta zorunlu olarak yalancı olurlar.” (Zeynep)
İSTANBUL popüler mekan Top 10
(20-27 Aralık tarihleri arası)
1. Fenix / Etiler (1)
2. Colonie / Karaköy (5)
3. Yeni Lokanta (2)
4. Raw / Karaköy (6)
5. Pizza Emirgan (4)
6. Pop Cocktail / Nişantaşı (7)
7. Backyard / Bebeköy (3)
8. Desibel / Kuruçeşme (9)
9. Superfabric / Harbiye (10)
10. Gaspar / Karaköy (-)
Paylaş