‘N’olur bunu yazın’ dedi ve gitti

Cumartesi günü yazdığım yazı üzerine önceki gün bir mekanda hiç tanımadığım bir kadın geldi ve cep telefonundaki mesajlarını gösterdi!

Haberin Devamı

Instagram’dan ona “yürüyen” erkeklerin mesajlarını...
“N’olur bunu yazın” dedi, “Buradan mesaj atan bir adam bana hiç çekici gelmiyor. Hatta ezik buluyorum. Hele bir de yanıt vermeyince daha çok yazmaları yok mu, çok saçma buluyorum.”
Şaşırdım tabii.
Kadın bunu söyledi ve gitti.
Demek ki kadınlar bu tür dijital flörtü pek de anlamlı bulmuyor.
Erkeklerin kendilerini küçük düşürdüğüne inanıyor.

Sır buymuş

Madem bugün ilişkilerden gidiyoruz.
Oradan yürüyeyim ben de...
Mesele yine aşırı dijitallik ve ilişkilere etkisi.
Bir arkadaşımın tanıdığı bir çift var.
Epeydir beraberler. Epeydir dediğim altı ay filan!
Bu devirde altı ay bile uzun ya, o bakımdan “epeydir”i hak ediyorlar.
Neyse, bir gün arkadaşım dayanamamış sormuş, “Sırrınız ne?” diye.
Sır, WhatsApp’sızlıkmış!
Yani hiç kullanmıyorlarmış.
Instagram profilleri de ortakmış.
Kısacası, sosyal medyaya hayli kapalı yaşayıp dışardan gelecek tehlikelere karşı kendilerini korumak istiyorlarmış.
Dedim ki, “Böylesi de hiç liberal değil. Eskilerin demir perde ülkelerine döndürmüşler kendilerini, çok sıkıcı”.
Haksız mıyım?

Haberin Devamı

Yeni bir şey yok

Eskiden farklı menülerde, dekorasyonlarda mekanlar açılırdı.
Bir heves görmeye, tatmaya giderdik.
Epeydir böyle yeni bir şey yok.
Artık her yer meyhanemsi oldu.
Üzerine de canlı müzik eklendi, olay bitti gitti.

Studio ve Cheers

Cumartesi gecesi Zorlu PSM’nin Studio kısmında bir DJ ikilisini dinledim.
En son bu salona Sonar Festivali zamanında gelmiştim.
Gerçekten nefis bir salon.
Arada bir müziğe mola verip hemen Studio’nun dibine konuşlanmış Cheers adlı bara gitmek de keyifli.
Bir de caz kulübü projesi vardı Zorlu PSM içinde.
O da açılırsa tam olacak...

Bak bu farklı:
Erken saatte caz

Caz demişken...
Geçen perşembe GQ Ödül Töreni öncesi Uniq içindeki Tamirane’ye uğradım.
Saat 19.30 civarıydı ve canlı caz performansı vardı.
Tek kelimeyle ba-yıl-dım!
Çünkü farklı geldi.
Galiba her yerde aynı tarz canlı müzik dinlemekten sıkıldım.
Bir de erken saatte olması hoştu.

Uber’in navigasyon problemi

Sıkı Uber müdavimlerinin en büyük problemi bugünlerde navigasyon.
Benim de başıma geldi.
Misal: Şoför arıyor, “Ben geldim” diyor. Oysa belirttiğim konumda değil, gelmemiş. Meğer şoför beni başka bir konumda görüyormuş. Bu sefer başlıyorsun tarif etmeye, “Şuradayım buradayım” diye.
Bir de bizim şoförler Uber’deki chat kısmını kullanmıyorlar.
Oysa o daha pratik.
Brezilya’dakiler navigasyon problemi oldu mu chat’ten yazışma yapıyorlardı mesela.

Haberin Devamı

Gülben’in ayakkabısı

Cumartesi günü Gülben Ergen’i Beymen’de gördüm. Ayakkabı deniyordu. Yanından geçerken “Nefis ayakkabı” dedim, “Mutlaka al.” O da bana takıldı: “Hayret, ilk kez bir şeyimi beğendin.”

 

 

Yazarın Tüm Yazıları