Mevzular arası trekking

Bir ara “Kalp Kalbe Karşı” şarkısı o kadar çok çalmıştı ki, itiraf ediyorum bıkmıştım. Ama Aslı Güngör’ün titrek, naif sesini beğenmiştim. İlk solo albümünü de bu yüzden merakla dinledim.

Hâlâ da dinliyorum, çünkü Aslı’nın sesi çok karakteristik, bildik seslerden değil.

“Yağmur” şarkısıyla bir dönem aniden ortaya çıkıp sonra aynı hızla kaybolan Almanyalı şarkıcı Sinem’i de anımsatıyor sesi...
Aslı’nın aynı zamanda ilk klip şarkısı olan “Son Öpücük” favorilerimden. R&B tadındaki “Beni Tanı” o kadar iyi olmasa da, Aslı’nın bu türü de gayet iyi kıvırabileceğini gösteriyor.

Ferhat Göçer’le düet yaptığı bir şarkı da var albümde, “Dön Gel Yeter”. O da en az “Kalp Kalbe Karşı” düeti kadar ilgi görecek eminim. Çünkü ikisinin sesleri birbirine yakışıyor.

Ama söz ve müziği Sinan Akçıl’a ait şarkının nakarat kısmı bir başka şarkıyı çok andırıyor.
Müzisyenlerin jargonuyla söylersek, “yürüyüşleri” (ritim kompozisyon) neredeyse aynı. Hangi şarkı o? Işın Karaca’nın “Başka” adlı albümündeki “Aradığım Aşk” şarkısı.

Bu şarkının “Aradığım Aşk, Aradığım Aşk” kısmını dinleyin, sonra da “Dön Gel Yeter”in nakaratını. O zaman benzerliği fark edeceksiniz. Sadece “Dön Gel Yeter” daha nameli söyleniyor, o kadar.

İNTİKAMCI KIZLAR NESLİ

Aysun Kayacı, “Bizim nesli Sex and the City dizisi bozdu. Kız kıza olalım, hiç evlenmeyelim fikrini aşıladı bize... şimdi de kendimize gelemiyoruz!” demiş. Kayacı’nın ardından gelen çıtır nesil hangi diziden etkilendi bilmiyorum, ama “intikamcı kızlar” hepsi.

Bakınız futbolcu Arda’nın başına gelen.
Bir sene önce ayrıldığı sevgilisi, Arda şimdi başkasıyla beraber ve üstelik evlenmeyi düşünüyor diye evde (çok önce) çekilmiş özel fotoğrafları “bir şekilde” yaymış/yayılmasına göz yummuş.
Maksat, su bulansın, intikam olsun.
Hit şarkılarının çoğunda erkeklerden tatlı tatlı intikamını alan Demet Akalın’dan etkilendi bu kızlar desem, o da değil.
Kazara, “Funny Games”in yeni çekilmiş versiyonunu mu izlediler acaba Digitürk’te filan?

EN PAHALI SPOR KULÜBÜ ÜYELİĞİ!

Halen Kanyon ve G-Mall’da iki şubesi olan MAC spor kulübü yakında Bebek sırtlarında da açılıyor. “E bize ne bu rutin haberden?” demekte haklısınız buraya kadar, ama asıl haber kısmı bundan sonra. Çünkü Bebek MAC en pahalı spor kulübü olarak şimdiden ıstanbullular’ın dilinde.

Neden? Yıllık üyelik ücreti 4 bin dolar olacakmış, ondan.

Dahası, belli bir sayıda tutulacak üyeliklerde artış olursa bu 4 bin dolar otomatikman katlanacakmış.

BENİMLE GEZMENİN BİR KOLAYI VAR

Bazen şöyle mailler geliyordu, “Ben de sizinle bir gece mekan mekan turlasam olmaz mı?” diye. Olmazdı tabii, ta ki bugüne kadar.
Hemen şimdi e-kolay’ın sitesini açıyorsunuz.
Orada “şehir rehberi” bölümünü tıklıyorsunuz.
Ve nedenini anlıyorsunuz.
Neyse, o kadar merakta bırakmadan söyleyeyim:
e-kolay’cılardan “Bize yazı yazar mısınız?” teklifi geldiğinde bahsettiğim mailler aklıma geldi.
Ben de internet ortamında kuru kuru yazı yazmayayım, işin içine bizzat kullanıcı/okur da katılsın, renkli dünyaya aksın dedim ve işte “okurla beraber gece gezmesi fikri” böylece ortaya çıktı.
Bugün başladık hadisemize. Bakalım nasıl olacak okurcanlarla haftada bir yapacağımız mekan turlaması?
Meraktayım, heyecanlıyım...