Bir yıldır aralıksız tanıtımı yapılıyor, habire açılış tarihi erteleniyordu.
Antalya Belek’teki Adam&Eve’den bahsediyorum.
Hani dünyanın en seksi oteli olarak belleklere nakşedilen ve daha inşaat aşamasında hakkında efsaneler üretilen gizemli otelden.
Mesela o efsanelerden biri şuydu: Bazı VIP müşterilere oda anahtarları dışında bir başka anahtar daha verileceği... O anahtarın açacağı kapıdan girdiklerinde (bir gece yarısı muhtemelen) sürpriz partiyle karşılaşacakları...
Sürprizin ne olduğu tabii, dilden dile dolaştıkça şekil değiştiriyordu, malumunuz...
Bir başka efsane de, odalara girildiğinde çiftlere özel "sex box"lar olacağına dairdi. Kutunuzu açınca her türlü seks oyuncağıyla evcilik oynamanızın mümkün olacağı söyleniyordu.
Şu anda yanımda bir adet Eve’le beraber nihayet açılan Adam&Eve’deyim.
Ama girişte ne ayrı bir anahtar verdiler ne de "sex box" var odada!
Efsaneler birer birer suya düştü yani...
Peki ne var burada? Sırayla anlatalım, ki Adam&Eve hakkında artık seksi efsane pörtletilmesin.
1. Odaların yer aldığı koridorlar baştan aşağı siyah. Işıklandırma da buna uygun: Loş ötesi. Yanlarda aynalar var. Daha buradan başlıyor yani, "bir uzay gemisinin içinde yürüyorum, acep nerede bizim Kaptan Kirk ya da sivri kulaklı Mr. Spock?" hissiyatı...
2. Gelelim odaya... Her yer bembeyaz ve aynalar yine başrolde... İki adet yatak var. Biri normal, diğeri de masaj yatağı (ama kamasutra yatağı da buna benzer bir şey galiba).
3. Odadaki esas eğlence ise ışıklandırma. Sırf bunun için uzaktan kumanda yapmışlar.
1’den 8’e kadar numaralar var. Çeşit çeşit renkte ışık ayarı yapılsın diye...
Mesela 2 numaraya basınca oda koyu kırmızı oluyor. Ya da 5 numarada mavimsi-yeşilimsi...
Sanırım bir tür, "sevişme ışığını kendin seç, kendin (işi) pişir" mantığı hakim. Ya da sırf ben böyle erotik düşünüyorum. Bilemem...
4. Adam&Eve aslında Hillside Su’nun daha büyük ve gösterişli bir versiyonu. Çünkü iki otelin mimarı da aynı: Eren Talu. Su’daki beyaz ve ayna konseptinin üzerine yeni eklemeler yapılmış sadece.
Mesela Su’nun girişinde dev disko topları vardır. Topların altında ise beyaz yataklar.
Burada da ona benzer bir alan var. Tamam daha büyük ve yüksek. Bar ortaya alınmış, yataklar yanlara dizilmiş. Disko topu yerine ise daha zor bir yöntem bulunmuş. Disko topunu oluşturan camlar tavana yapıştırılmış. Tavana 4 milyon adet küçük camı yapıştırabilmek için çalışan işçilerin psikolojisinin bozulduğu söyleniyor.
5. İnşası için 100 milyon, tanıtımı için ise 3 milyon dolar harcanan Adam&Eve’in oturması için biraz zamana ihtiyacı var. Mesela personel pek çok konuda yetersiz. Servis sürekli aksıyor.
"Latte istiyorum" diyorsunuz, "O ne?" diyebiliyorlar.
6. Peki bu otel hakikaten seksi mi derseniz, söyleyeceğim şu: Eğer kendinizle barışık bir Adam’sanız, keza sevgiliniz Eve de öyleyse, elbette otel seksi olur.
Çünkü yer-gök ayna kaplı. Ama bence asıl seksi yer, spa kısmındaki havuz.
Gece diskodan çıktıktan sonra burada yüzmek en şahanesi.
Siz eş değiştirdiniz mi?
Çarşamba günkü eş değiştirme partisi yazısından sonra gelen maillerde en çok sorulan sorulardan biriydi: "Siz partiye kiminle gittiniz ve eş değiştirdiniz mi?"
Partiye elbette yalnız gitmedim. Çünkü içeriye çift girmek gerekiyordu.
O yüzden yıllardan beri tanıdığım bir başka "Eve"i kurban ettim bu işe...
Kendisi partinin ne tarz olduğunu bile bilmeden geldi. Ve tabii ki eş filan değiştirilmedi meraklı okur!
Bu arada Vatan yazarı Dilek Önder köşesinde eş değiştirme partisine değinmiş.
"Tahrik var, tatbik yok" demiş esprili yazısında...
Dilek Hanım’a, bir sonraki partiye beraber sızmayı teklif ediyorum buradan.
Hem iki farklı izlenim çıkar hem de daha çok eğleniriz gibi geliyor.