“Kayıp parti”nin peşinde bir tuhaf gece

Gece saat 00.30...

Haberin Devamı


Bogota’nın en güzel mekanlarının yer aldığı ünlü Zona Rosa’dan bir taksiye biniyoruz. Biner binmez taksi şoförüne cep telefonumdan gideceğimiz adresi gösteriyorum.
Taksi şoförü gözlüğünü çıkartıyor, adrese bakıyor, İspanyolca bir şeyler söylüyor.
Torpido gözünden kağıt kalem çıkarıp bana veriyor. Anlıyorum ki telefondaki adresi okuyamamış.
Kocaman harflerle adresi kağıda yazıp veriyorum.
Kağıdı alınca yine İspanyolca bir şeyler söylüyor. Zaten Kolombiya’da durumumuz 10 gün boyunca hep bu şekilde:
Karşımızdaki bizim bilmediğimizi anlasa da İspanyolca konuşmaya devam ediyor!
Neyse. Bir anda şehir dışına çıkıyoruz. Bogota’yı çevreleyen dağlardan birine tırmanıyoruz.
Cep telefonumdan tekrar gideceğimiz yere bakıyorum: El Dorado.
Hayır, o efsane kayıp altın şehir değil. Partinin adı El Dorado!
Bogota gençlerinin dilindeki parti.
Şehirde bulunduğumuz sırada birçok kişiden ve sosyal medyadan bu partiyi duyunca haliyle gitmek istiyoruz.
Bakınız: Ben ve arkadaşlarım, hepimiz birer sosyal kelebek!

Haberin Devamı

“Kayıp parti”nin peşinde bir tuhaf gece


GİDELİM BURADAN!

Fakat bu El Dorado partisi her neredeyse efsanedeki kayıp şehir gibi.
Dağa tırmandıkça tırmanıyor ve şehri arkamızda bırakıyoruz.
Nerede bu parti mekanı?
Taksi şoförü birkaç kere yolda durup bazı karanlık tiplere İspanyolca bir şeyler soruyor.
“Adresi soruyor herhalde” diyoruz, ama endişeler gırla...
Hele birkaç polis noktası görüp başka bir mahalleye/diyara geldiğimizi çakınca.
Zaten şoför de film karakteri gibi. Neden ona güveniyorsak?!
Derken zınk diye duruyor taksici. Depoyu andıran bir yerin önünde.
Deponun üzerinde yanıp sönen bir tabela. “Hollywood” yazıyor! Şaka mı bu?
Önünde ne bir kuyruk ne bir hareket.
Yetmedi, bir adam geliyor. Taksiciye bir şeyler söylüyor.
Artık dayanamıyorum: “Gidelim buradan!”
Taksici adresin burası olduğunu söyleyen işaretler yapıyor.
İnin diyor.
Gerçekten de adres burayı gösteriyor, ama yok, hiçbirimiz inmek istemiyoruz ki!
Dağın başında, tuhaf bir deponun önünde, bir türlü anlaşamadığımız taksiciyle baş başayız...

SONRA NE OLDU?

Taksici az kalsın bizi orada bırakıp gidiyordu.
Bir şekilde adamı şehre dönmek istediğimizi anlatabildik.
Ve El Dorado partisine girmeden dağın başındaki o depodan ayrıldık.
Ertesi gün Instagram’dan El Dorado partisini etiketlerden taradım.
Çünkü hâlâ orada bir parti olmadığını ve yanlış yere gittiğimizi düşünüyordum.
Ama gerçekten de parti oradaymış. Çok da şahane geçmiş. Gidenlerin story’lerini dikizleyince ortaya çıkan buydu!
Meğer Bogota cemiyeti artık böyle ummadık yerlerde yapılan partilere gidiyormuş.
Sanırım partinin adını da bu yüzden El Dorado koymuşlar.
Herkesin ulaşamayacağı bir yerde olduğu için...

Haberin Devamı

Altın sal ve El Dorado’nun çekici hikayesi

Bir gün sonra... Bogota’nın meşhur Altın Müzesi’ndeyim.
1939 yılında kurulan müze, Kolombiya’nın İspanyol sömürgesi olmadan önceki döneminden, özellikle de Muisca yerlilerinden kalan çoğunluğu altın 54 bin eseri sergiliyor.
Ve orada bir eser var: Altın sal, nam-ı diğer El Dorado salı.
26 santim boyutunda, som altından bu küçücük sal ve üzerindeki yerlilerin yapımındaki ince işçilik inanılmaz.
Ama asıl inanılmaz olan El Dorado hikayesinin bitmeyen çekiciliği...
İspanyolca “altınla kaplı” anlamına gelen El Dorado, 16. yüzyıl ve sonrasında Güney Amerika’yı fethedip sömürgeleştiren İspanyol askerlerinin yerli halktan duyduğu ve sonradan takıntı haline getirdikleri bir efsane.
Efsaneye göre altın tozuyla kaplı kral her tarafı altından kaplı bir şehirde yaşıyordu.
Kralın altın tozuyla kaplanmasının nedeni de şuydu: Görevine başlamadan önce kral bir mağarada inzivaya çekiliyordu.
Mağaradan çıktığında ise derisi altın tozuyla kaplanıp yardımcılarıyla bir sala bindiriliyordu. Mücevherleriyle birlikte.
Gölün ortasına geldiklerinde ise mücevherler göle atılıyordu.
Kral da gölde yıkanıp tekrar sala biniyordu. Bir tür göreve başlama ayini gibi bir şey yani...
İspanyol askerler bu hikayelerden sonra altın şehir El Dorado’yu bulmak için yıllarca uğraştı.
Ama El Dorado şehri hiçbir zaman bulunamadı.

Haberin Devamı

“Kayıp parti”nin peşinde bir tuhaf gece

Yazarın Tüm Yazıları