Paylaş
Aslında bu sanat fuarı lokaller için bir yandan şehre dönüşü de ifade ediyor.
Yaz boyu birbirini görmeyenler, “yaz nasıl geçti” başlıklı muhabbete düşenler ve daha beş dakika geçmeden şehrin temposuna ayak uydurup “Buradan nereye gidiyoruz” planları yapanlar...
İşin bir de yabancı katılımcı tarafı var.
Mesela günler öncesinde Raya üzerinden tanışıp çok yakında İstanbul’a geleceğini yazan Zanele ile CI’ın açılış günü tesadüfen karşılaşıyorum.
Meğer kendisi Güney Afrikalı bir galerinin sanat direktörüymüş ve “İki günlük ön izleme biraz fazla değil mi” diyordu.
Meksikalı bir küratörle ise gala yemeğinde konuşuyorum.
Onun söylediği ilk şeylerden biri, “Şehir harika ama trafik çok” oluyor.
Keza Arjantinli sanatçı Cecilia Borgeleas da eserlerinin sergilendiği LG standındaki kokteyle trafik nedeniyle geç kalıyor.
Ama ortak duygu şu:
Herkes salı gecesi Tersane İstanbul içindeki bir binada düzenlenen CI gala yemeğindeki atmosfere bayılıyor. Gerçekten de hem binanın kendisi hem de sofra düzeni şık ve etkileyici duruyordu.Tüm emeği geçenlere hakkını teslim etmek gerek...
KONUŞULAN 3 ŞEY
Bu arada o geceden konuşulan üç şey var.
İlki, Tersane İstanbul başkanı Fettah Tamince’nin “Artık Contemporary İstanbul hep Tersane İstanbul’da yapılacak” şeklindeki “sürdürülebilirlik” mesajıydı.
Bu arada ertesi gün yeme-içme alanlarında şu da konuşuldu:
CI’ın yapılacağı yere önümüzdeki yıl Beymen gelecekmiş, fuar ise Tersane’nin başka bir alanında gerçekeleşecekmiş.
Neyse, tekrar gala yemeğine dönelim...
O gece konuşulan ikinci şey, Suzan Sabancı Dinçer’in yaptığı konuşmanın ardından tüm davetlileri Cumhuriyet’in 100. yılı şerefine ayağa kalkıp kadeh kaldırmaya davet etmesiydi.
Üçüncüsü ise gala yemeğinin son dakikada gevşetilen kıyafet koduydu.
Onu şöyle açıklayayım:
İlk gelen davetiyede yazan kıyafet kodu “black tie” idi. Üç gün sonra herkese iletilen bir başka mesajla kıyafet kurallarında daha rahat ve çok yönlü bir seçenekle “ince bir değişiklik” yapıldığı belirtiliyordu.
Nitekim gala yemeğine doğru giderken herkesin ilk gündem maddesi buydu, “İyi ki değişti bu kıyafet kodu” diyerek...
Keza kıyafet konusunda o gece en rahat olanlar yabancı katılımcılardı.
Onlar tamamen rahattı ve “çok yönlü seçenekte” sınır tanımamıştı.
CI 2023 notlarında yarın...
◊ Zeyrek Çinili Hamam davetine gelen Şeyma Subaşı...
◊ Hangi eser daha ilk gün 30 bin euro’ya alıcı buldu?
◊ CI yeme-içme alanında kim, nerede eğlendi?
“Bacım” diyen yönetmen
“Kanun Hükmü” isimli belgeselin Altın Portakal’dan çıkartılmasının yankıları sürüyor.
Bu kez de farklı kategorilerde yarışmaya katılan yönetmenler filmlerini geri çekip bir liste yayınladı.
Sosyal medyada bir takipçi de yarışmada filmi olan Zeki Demirkubuz’a “Sizin adınızı görmedim listede?” diye sorunca yönetmenin yanıtı şu oldu:
“Bacım, yarışmadan çekilmeyen başka filmler varken bana kitlenmişsin.” Demirkubuz’un yanıtında en çok “Bacım” seslenişine takıldım.
Takipçi sakin sakin bir şey soruyor ve yanıt bekliyor.
Bu soruya eril bir üst seslenişle yanıt vermek hiç olmamış, hiç yakışmamış.
Paylaş