Paylaş
13 hafta boyunca çekimler sürdü.
Filmin post prodüksiyon işlemleri için geçtiğimiz günlerde hâlâ stüdyodaydı.
Ve artık finale gelmek üzere.
5 Ocak’ta filmi nihayet gösterime giriyor.
Ama Yılmaz’ın onun öncesinde havalı bir sürprizi var.
21 Aralık Perşembe gecesi yapılacak yılbaşı partisi!
Yılbaşı partisinin teması ise 69, yani 1969 yılı.
Neden 1969?
Çünkü “Arif v 216” filminde Cem Yılmaz ve Ozan Güven o yılın Türkiye’sine ışınlanıyor ve ortalığı karıştırıyorlar.
İşte bu nedenle yılbaşı partisinde de 1968’den 1969’a girilen gece canlandırılacak.
Herkes ona uygun kostümler giyecek.
Hatta sahnede ona göre sürprizler olacak.
Peki parti nerede? Harbiye’deki Klein’da.
Sanırım önümüzdeki haftalarda en çok konuşulan partilerden
biri olacak bu.
Bu gece Altın Kelebek
Vayy, tam 44 yıl olmuş! Altın Kelebek Ödülleri’nden bahsediyorum.
Ülkenin en uzun soluklu törenlerinden biri.
Ben son 11 yılını yakaladım.
Hilton Oteli’nde, Haliç Kongre Merkezi’nde ve son olarak Zorlu PSM’de yapılanları...
Bu akşam da Zorlu PSM’de olacağız ve heyecanlı, sürprizli bir gece yine bizi, sizi bekliyor.
Sürpriz dedim, gerçekten de tören akışında ‘ters köşe’ sürprizler var.
Ben, Cengiz Semercioğlu ve Özge Ulusoy’un beraber sunacağı kırmızı halıyı da kaçırmayın.
Bu gece Kanal D ve teve2 ekranlarında olun.
Gülben Ergen’den ‘kırmızı biberli’ mesaj
Gülben Ergen söz ve müziği Sezen Aksu’ya ait bir şarkı yayınladı.
“Yansın Bakalım” adlı şarkının sözlerini dinleyince akla gelen ilk algı coşması haliyle şu: Sanki Erhan Çelik’e mesaj yollamış.
Hemen şarkının o manidar sözlerine bakalım:
“Ne kendine faydan dokundu
Ne bana bir an huzur verdin
Nasıl bir vakaysan artık
Canımdan bezdirdin
Al sana ettiklerinin bedeli
Al sana çektiklerimin ederi
Ağzına en acı kırmızı biberi
Sürmeli o dil bi yansın bakalım
Al sana ayrıcalığın ağa babası
Al bunu da yakarsın aha kınası
Cinsi cibilliyeti çenesi kuruyası
Gönül bu sana kondu ne yapalım”
Sezen Aksu elbette Erhan Çelik’e mesaj olsun diye bu sözleri yazmamıştır.
Sonuçta çekmecesinde bu tarz şarkılar hali hazırda var.
Ama Gülben Ergen çekmece içinden sanki özellikle bu ‘dokundurmalı’ şarkıyı seçmiş gibi.
Sanki. Gibi. Sanki.
Heyecanla bekliyorum
Black Mirror’ın aralık sonu gösterime girecek dördüncü sezonunu...
Bu kez altı hikaye izleyecekmişiz.
Bu arada bölümlerden birini Jodie Foster yönetmiş.
O da ayrıca heyecan verici.
Bu ülkenin havuz problemi bitmez
Onca gündem fırtınası arasında eridi gitti ama hafta içi uzun bir aradan sonra bir havuz problemi daha pörtledi!
Olay şu: Zeytinburnu Belediyesi karar vermiş.
Bundan sonra belediye sınırları içerisinde yapılacak sitelerde açık havuz yapılmasın demiş.
Çünkü havuzlar 3 ay kullanılıyormuş.
Kalan aylarda ise boş boş duruyormuş.
Onun yerine yeşil alan yapılsa daha iyiymiş.
Zaten vatandaşın talebi de bu yöndeymiş.
“Hep aynı hikaye, aynı tanıdık telaş” diyor ya şarkıda.
Bu haber bana 2012 yılında yaptığım bir haberi anımsattı.
Avrupa Yakası’ndaki lüks site Finanskent’te o yıl bir havuz krizi patlak vermişti.
Site yönetimi “gelen talep doğrultusunda” harekete geçmiş ve sosyal tesiste yer alan havuzun kullanımını kadınlar ve erkekler için ayrı ayrı saatlere bölmüştü.
Yani haremlik selamlık.
Sitede oturanlar duruma isyan edince karardan vazgeçilmiş, sonra anket yapılmıştı.
“Karma mı olsun, ayrı saatler mi?” diye.
Bu ülkenin havuz problemi bitmez demem bu yüzden.
Çok klişe olacak ama başka türlü anlatılmıyor:
Elalem Mars’ta nasıl yaşarız, nasıl kolonileşiriz derdinde.
Oralara hazırlanmakta.
Bizim burada uğraştığımız, uğraşmak zorunda bırakıldığımız şeylere bak.
Gel de kıl olma, gel de ıstırap içinde kahrolma.
Paylaş