Paylaş
1. Servise bin kulübe git
Bu servis başka servis! İşe ya da okula değil, bayağı gece 22.00’den sonra atlayıp kulübe gidiyorsun. Hangisine mi? Hypnos’a.
Malum, şehrin merkezine uzak bir noktada Hypnos.
“Madem öyle” demiş işletmecileri, “Bari müdavimler için servis koyalım”.
Ben söyleyeyim, kulüpte dans etmek kadar o servise binmek de acayip eğlenceli olabilir.
2. Her gece başka yerde demlen
Meyhanenin önüne ‘modern’ sıfatı eklendi ve peş peşe yeni nesil meyhaneler açıldı. Hepsinin tarzı, mezesi farklı.
Ama bu kışın bir orada bir burada demlenmek en sıcak şeylerden biri oldu, oluyor, olacak; orası kesin.
Adres çok: Yenilerden Deli Meyhane, Rana, İKSV binasının üst katına bu hafta açılan Firuze. Tarzı modern meyhaneye evrilen Sahrap Pera.
3. Pazarları eğlen
Pazar eğlencesi geri döndü! Erken saatte başlayan pazar partileri, cumartesi dışarı çıkmayanların gözdesi.
Any’de Bengü Beker’in sahne aldığı pazar akşamüstleri yıkılıyor mesela.
La Boom eskiden yaptığı uzun pazar brunch’larına geri döndü. Eğlence geç saate kadar sarkıyor. Must ‘drunch’ serisiyle daha caz daha bohem saatler vaat ediyor.
4. Türkçe şarkıyla coş
Canlı Türkçe müzik yetmez, bir de üstüne güncel poplarla poplanmalı.
Tepebaşı’nda açılacak olan Oxhan, Nişantaşı’ndaki Sess, Karaköy’e konuşlanan Çilek ve yanı başındaki Cano ilk elde akla gelenler.
5. Alaçatı’ya git
Yılbaşında düzenlediği bitmeyen partisiyle hayli sükse yaptı The Stay.
Şimdi herkes bir hafta sonunu orada geçirip partileme derdinde.
Bunu da gördük yani: Alaçatı’da kışın bir yerin popüler oluşunu...
6. Salıları deniz seki’yle salla
Hapisten çıktı, apar topar büyük konserler verdi ama galiba kendini/o eski demini her salı sahne alacağı People’da bulacak gibi Deniz Seki.
Bence Mehmet Erdem’li pazartesilerden sonra Deniz Seki de salı deyince akla gelenlerden biri olacak.
7. Kokteyl peşinde koş
Mahalle barlarının yetenekli barmenleri birbiriyle yarışıyor.
Kışın en sıcak sosyalleşme noktaları oralar: Cihangir’in Geyik’i, Topağacı’nın Efendi’si...
Ayrıca...
8. Ev partilerine bakın.
9. Mısır Çarşısı içinde yeniden açılacak olan Pandeli’de yemek ye.
10. Lucca’nın arada bir cumartesi yaptığı, dj’li akşamüstü partilerine uğra.
11. Reşitpaşa Misk’te kahvaltı yap.
12. Fenix’in üst katında eğlen.
13. Yeni mekanları keşfet: Watergarden’daki Grill Branche’ı, Caddebostan’daki Neni Brasserie’yi, Maslak’taki Markus’u ve Seafood Barba’yı...
14. Akaretler’deki Gile’yle tanıdığımız Cihan Kıpçak ve Üryan Doğmuş ikilisinin fast food restoranına uğra.
15. Gurmeliği elden bırakma: Kuruçeşme’deki
Toi’ye takıl.
Sezen’in elbisesiyle ayakkabısını bıraktığı otel odası
Yılbaşında Berlin’deyken methini çok duyduğum bir odayı da görmek istedim:
Sezen Aksu süiti!
Gendarmenmarkt’taki Türk oteli Titanic’de yer alan ve tamamen Sezen Aksu’ya ithaf edilmiş süitin daha kapısından girer girmez Kanlıca’ya ışınlanır gibi oluyorsunuz.
Bu his sadece içerdeki onlarca fotoğraf, Sezen’in Royal Filarmoni Orkestrası ile verdiği konserde giydiği parıltılı elbise, konserlerinde giydiği ayakkabı ve tabii yerde duran mini vantilatörler dolayısıyla değil.
Mobilyaların da Kanlıca’daki evin renklerini anımsatmasından dolayı...
Sadece pencereden dışarı baktığınızda anlıyorsunuz.
Kanlıca’nın orta yerinde bir taşa değil, Berlin’in soğuğuna karşı gözünüzün yaşını yüzdürdüğünüzü. (Ya da dondurduğunuzu!)
Süiti bana gezdiren görevliye teşekkür ettikten sonra elbette hikayeyi merak ettim.
Titanic Otelleri Pazarlama Direktörü Sedef Aygün’ü aradım.
Gerisi onun ağzından:
“Sezen Aksu 2016’da Avrupa’da bir veda turnesi yapmıştı.
Turnenin Berlin ayağında kendisini bu süitte ağırlamıştık.
O günler boyunca hep Sezen Aksu ile birlikteydim. Aksu otelden ayrılırken vedalaşmak için yanına gittim ve bara asmak için bir posterini imzalatmak istedim.
Bir anda aramızda bir espri koptu ve ‘Süite mi assak?” dedim.
Çünkü süiti çok beğenmiş, evimin eşyalarına benziyor demişti.
O an, ‘Burayı Sezen Aksu süit yapayım’ dedim. O da her zamanki tatlığıyla güldü ve ‘Yap valla’ dedi. Yani onun rızasıyla gerçekleşti. Kapıdaki imza, 40. yıl şerefine Royal Filarmoni’de giydiği elbise ile en sevdiği ayakkabıyı süit için hediye etti.
Bugüne kadar Keira Knightley, Helen Mirren, Mickey Rourke gibi birçok ünlü ismi o süitte ağırladık ve hepsi çok beğendi”.
Paylaş