Bodrum’un mekanları arasında baş döndürücü tur

O kadar çok mekan açıldı ve açılmaya devam ediyor ki, ülkenin yarısından fazlası Bodrum’da olacakmış gibi hissetmemiz doğal.
Dolayısıyla bugünkü köşe Bodrumcular için eski-yeni mekanlar hakkında mini bir rehber: Bodrum’u uzaktan seyredip merak edenlere, “Çok kalabalık buralar” diyenlere, hafta sonları gidip geleceklere, sezon boyu yerleşenlere, yeme-içme sevdalısına ve sosyal ortam kuşlarına...

GASTRONOMİ SEVDALISINA...

◊ “İyi yemek nerede olacak, bana onu söyle” derseniz, ilk başa sürpriz bir restoranı koyarım. Demirbükü’ndeki Mesa’nın içinde açılacak olan Naru’yu. Mekanın iki ortağını, Özgür Arıkan ve Çağlar Kanzık’ı geçen yaz Dereköy Lokantası vesilesiyle tanıdık ve sevdik.
Bu yaz Mesa içindeki yeni yerlerinde iki Bodrumlu ortak daha fine-dining takılıyor. Menülerini sezon başlamadan tatma şansına eriştim, favorim marine edilmiş barbun oldu.
Naru’nun tek handikapı henüz bitmemiş bir inşaat projesinin içinde oluşu. Neyse ki bulundukları plajda bu “bitmemişlik” hiç hissedilmiyor.

Naru

◊ İkinci gastronomi durağımız geçen yazın sürprizi Loft Elia. Şef Yılmaz Öztürk geçen yaz bir boşluğu doldurarak yeme-içme meraklısını restoranına çekmişti. Bu yaz menüde ufak tefek değişikliklerle, açık ateşte pişirdiği nefis yemeklerle yoluna devam ediyor.

◊ Üçüncü durağımız Azur. Yeniköy’deki mekan Yalıkavak Gökçebel’de. Yeniköy’deki menülerini Bodrum’da da devam ettiriyorlar. Sadece lounge menüleri farklı.

◊ Dördüncü restoran Kitchen Bodrum by Osman Sezener. OD Urla’nın sahibi Osman Sezener’in bu pop-up restoranı Edition Oteli’nin içinde. Şef Sezener’in sürprizleri var buraya dair.

Osman Sezener

Şöyle diyor Sezener: “Favadan cacığa, dana yanağından el yapımı makarnalara, ördekten balığa ve hatta köfte-kebaba kadar geniş bir yelpazede yer alacak yemekler. Restoranın müthiş bir manzarası var. Ambiyansı rahat-şık ve herkesi büyülüyor”.

◊ Beşinci restoran Blue Topaz. Reina içinden hatırlarsınız Blue Topaz’ı. Bu kez eski Hazine’nin yerine konuşlandılar. Deniz mahsulü ağırlıklı bir menüleri var.
Ayrıca mekanı baştan aşağı yarattılar. Burası da müdavim yeri olur diye düşünüyorum.

◊ Altıncı restoran ise Inari. Edition içindeki Inari’ye de İstanbul’dan aşinayız. Suşi yemek isteyenlerin ilk adresi olacak burası.

◊ Yedinci öneri Susona LXR içindeki Malva. Her gittiğinizde mevsimsel yeni tabaklar ekliyorlar.

◊ Sekizinci sırada Yalıkavak’ta açılacak olan AltÜst var. Tarzlarını ‘fun-dining’ olarak tanımlıyorlar. Manzara ve yemeklerine güveniyorlar.

◊ Dokuzuncu ise Kaplankaya’da açılan Ona’nın pop-up restoranı var. Luca Pronzato’nun yarattığı ONA, Kaplankaya’daki Anhinga plajında. Bodrum’a biraz uzak ama yine de gastronomi meraklısı iyi yemek keşfi uğruna her yere gidebilir.

Cem Mirap

SOSYALLEŞMEK İSTEYENE...

◊ Tabii ki ilk adres Lucca by the Sea. Özellikle uzun öğleden sonra yemeklerine bağlanan akşamüstü partilerinin adresi oldu şimdiden Lucca.

◊ Bir diğer sosyalleşme arenası Paper Moon. Gündüzleri de açık olacağı için tüm görme-görülme meraklılarının gün boyu mekanı burası.

◊ Yalıkavak’taki Boel Otel içine açılan Must ise Nişantaşı’ndaki müdavimlerini direkt buraya taşıdı. Kuşkusuz bunda en büyük pay Ercan Gümüşkaya’nın. Onun samimiyetine, enerjisine koşuyor insanlar.

YENİ NESİL BURALARDA...

Gelelim yeni neslin tercihi olacak yerlere...

◊ Geçen yaz Edition Otel’den çıkmayan yeni nesil bu yaz Wu Bomonti’nin Yalıkavak’taki yeri ve The Galliard Cove House içindeki Kun arasında gidip gelecek. Özellikle Kun sürpriz yaptı denilebilir. Tarabya’daki mekanını kapatmıştı, ama unutulmamış demek ki. Kun’un açılacak olması bir heyecan yarattı yeni nesil arasında.

◊ Bir de Türkbükü sürprizi var. Genelde Türkbükü pek bohem bir yer değildir. Daha ağır, hafiften kokoştur. Ama barmen Kevin Patnode’un içinde olduğu proje The Swim Club’ın Ship Ahoy’un olduğu yere konuşlanmasıyla Türkbükü bu yaz bohem takılmayı seven yeni nesli buraya çekebilir.

◊ Bir Türkbükü noktası daha: No:81 Oteli’nin içindeki Daze geçen yazlarda elektronik müzik seven gençleri barının etrafına toplamayı başarıyordu. Bu yaz da Daze sıcak noktalardan biri olmaya aday.

DAHA BOHEM TAKILMAK İSTEYENE...

◊ Ortakent’te yeni bir restoran bar açılacak: Sal. Bohem burjuvaların adresi olmaya aday.
◊ İKSV Binası’nın üstündeki Monkey de Yalıkavak Gökçebel tarafına geliyor. Ay sonu açılıyor. O da günbatımı manzarası olan bir yere konuşlanmış. Üstelik plajı da var.
◊ Gündoğan’daki Sait Loft bohem üssü olmaya devam.
◊ Yalıkavak’taki Kavanoz da öyle. Özellikle Kavanoz gün batımı buluşmaları ve kokteylleri için benim hâlâ bir numaralı favorim.
◊ Son öneri, Karaköy’deki Mana’nın Gölköy’eki Faros içine açılan yeri. Modern meyhane sevenler için.

“SANATSIZ YAPAMAM” DİYENLERE...

◊ Pilevneli Galeri en erken gidenlerden.
Mandarin Oriental içindeki galerileride ilk sergiyi açtılar: Daniel Firman. Kaplankaya’da ise The Pill pop-up bir galeri açtı.
◊ Arton Galeri de mimar Emre Arolat’ın yaptığı Elements içindeki bir daireyi galeri haline getirdi, yaz boyu burada sergiler yapacak.
◊ Bir diğer sürpriz Sevil Dolmacı Art Gallery’den.
Bodrum Loft içindeki açık alanlarda yaz boyu sürecek bir sergi yapacak ünlü galeri.