Bodrum’un ‘en’leri

En bohem, en leziz, en havalı, en iyi “parti+yemek” kombinasyonu ve daha nicesi... En güncel Bodrum notları burada.

Haberin Devamı

Bodrum’un ‘en’leri

EN LEZİZ

◊ Malva: Susona Bodrum LXR Hotels&Resorts içinde yer alan Malva’nın iddiası şu: Bodrum Yarımadası ve Gökova Körfezi’ndeki küçük üreticileri dolaşarak taze ve özgün yemek malzemeleri almak. Bu malzemeler sayesinde menüyü her hafta güncellemek...
Şef Gökhan Sınmaz’ın tasarladığı Malva menüsünden aslan balığı tavsiye.
◊ Trattoria il Mandarino:
Restoranın yaratıcısı İtalyan bir babayla İranlı bir annenin kızı olan Melina Di Cristina. FSM Köprüsü’nü Japonlarla beraber yapan İtalyan ekipte yer alan babasının işi dolayısıyla 1988’de ailesiyle İstanbul’a taşınmış. O gün bugündür İstanbullu. Melina, “Burası tam bir İtalyan lokantası” diye tarif ediyor Trattoria il Mandarino’yu. Babaannesinin tariflerine uygun hazırlanan yemekler arasında en çok ilgi gören gorgonzola peynirli gnocchi. Tadına bakan bu tabaktan tekrar istiyor.
◊ Azur: İstanbul Yeniköy’ün popüler deniz mahsulleri restoranı Azur’un Yalıkavak şubesi geçen yaz açılmıştı. Bu yaz ise Murat Türkili küratörlüğünde bir yenilenme sürecinden geçti. Menü ise şef Mert Şeran danışmanlığında hazırlanıyor. Japon ve Peru mutfaklarının lezzetlerini birleştiren “Nikkei” stili tabaklar özellikle favorim.
◊ Naru: Mekanın iki ortağı Özgür Arıkan ve Çağlar Kanzık’ı yeme-içme tutkunları Dereköy Lokantası vesilesiyle tanıdı. Peki Naru’nun Dereköy Lokantası’ndan farkı ne? İşte iki ortağın yanıtı: “En büyük fark plajının olması. Naru ve Dereköy’ün mutfakları/menüleri birbirine göz kırpsa da, Naru’da geniş bir kokteyl menüsü ve deniz mahsulü ağırlıklı bir mutfak var.”
◊ Ent: Yoldaş Sönmez, Bodrum’un ilk şef restoranını açanlardan. 2014’te ilk kez Yalıçiftlik’te açtığı Ent, bu sezon Nef Yalıkavak içinde. Restoranın imza tabağı sübye her zaman olduğu gibi menüdeki yerini koruyor.

EN İYİ “YEMEK+PARTİ” KOMBİNASYONU

◊ Wu Yalıkavak: Pozitif ve çarpıcı. Wu’nun kurucu ortaklarından Ali Can Ayyıldız mekanı bu şekilde tanımlıyor. İyi müzik, iyi yemek ve iyi bir kitleyi bir araya getiren Wu Yalıkavak’ın tasarım dili daha yalın bir çizgiye sahip ve peyzajıyla ön planda.

◊ The Galliard Cove House: İçinde KUN’un barının da yer aldığı The Galliard etnik bohem bir ambiyansa sahip. Merdivenleri, küçük terasları ve tabii nefis gün batımı dolayısıyla Hydra’daki Hydronetta’yı da anımsatıyor. Menüde el yapımı makarnalar ve ‘paella’ ön plana çıkıyor

EN BOHEM

◊ Yula: Yaz-kış açık olan Yula’nın Bodrum Kalesi’ne nazır nefis bir manzarası var. Ayrıca tarzı ve dekorasyonu Hawaii’nin tropik renkleriyle Yunan Adaları’ndaki tipik beyazlığın bir karışımı. Nitekim kendisi de sörfçü olan işletmeci Egemen Serttaş, mekanı tasarlarken Hawaii’deki sörf barlarından esinlendiğini söylüyor. Bodrum merkezdeki ilk mekanın ardından Yalıkavak Marina tarafında da bir şube açan Yula’nın tropik dünyasında gün ortası Hawaii düşleri kurmak, en şahane şeylerden biri.
◊ Dalga Beach:
Şef ve menü tasarımcısı Seray Öztürk mutfağının başına geçtiği Dalga’yı şu cümlelerle tarif ediyor: “Dalga’da tüm gün şezlonglarda uzanabilir ya da uzun masalarda yemek yiyebilirsin. Akşamları ise masaları kuma çıkarıyorum. Menümüz çok yeni. Gündüzleri plaja daha yatkın bir menü var. Nefis bir kuzu çöp şiş, dana carpaccio, kuşkonmazlı börek ve çökertme kebap mesela.”
◊ Sail Loft:
Yaratıcısı Arda Önen’in “2000 yılından bugüne tuzlu tenleri ve kumlu ayaklarıyla hayatın tadını çıkaran özgür ruhlu insanların buluşma noktası olduk!” diye tarif ettiği Sail Loft bu yaz hem Gündoğan’daki eski yerinde hem de Türkbükü’nde Sail Loft Beach House ismiyle yeni bir yer açıyor.
◊ Hola:
Yalıkavak Marina’ya yakın bir lokasyonda, cadde üstünde açılan kokteyl bar Hola’ya giderseniz şu üç kokteyl tavsiye: Smooch, It’s Love ve Hola Special.

EN DOĞAL

◊ Tuz Duman Kumda: Nefis bir gün batımı var. Ayrıca gerçekten kumun üzerindesin, ahşap masa-sandalyelere kuruluyorsun. Biraz Akyaka kafası, biraz İstanbul’dan Bodrum’a kaçanların yuvası...
◊ Kavanoz: Yalıkavak’ta gün batımını en iyi gören tepelerden birinde konuşlanan Kavanoz; sade, sakin, samimi, Egeli, yer yer etnik bohem... Saat 18.30 dolaylarında gidin mekana. Fondaki etnik house müzikler ve nefis kokteyller eşliğinde gün batımını izleyin.

EN HAVALI

◊ Paper Moon: Şef Giuseppe Pressani ve ekibinden çıkan menü eşliğinde “kim var kim yok” görmek, bolca dedikodu yapmak ve sosyalleşmek için en ideal mekan.
◊ Nobu: Bodrum Loft içine açılan Nobu’nun menüsü restoranın kurumsal şefi Herve Courtrot liderliğinde hazırlanmış. Favorilerimi sıralayayım: Yellowtail Jalapeno ve Black Cod Miso.
◊ Lucca plaj ve restoranı: Lucca by the Sea’nin menüsünden ahtapot taco ve Bodrum Ceviche’ye dikkat! Lucca Beach ise global arenada tanınan DJ’lerin yaz boyu peş peşe çalacağı, Türkiye’nin cool profilinin takıldığı yeni bir plaj.
◊ Momo Bodrum: Cuma günü kapılarını açacak olan Çeşme çıkışlı Momo merakla beklenenlerden. Sırf bu beklenti bile şimdiden onu havalı kategorisine sokuyor.

EN BODRUMLU

◊ Vamos: Tarihi bir taş ev içinde yer alan Vamos için “Bitez’in Lucca’sı” demek pek de yanlış olmaz. Yaz-kış açık olan Vamos, özellikle gündüzleri müdavimleri için tam bir buluşma noktası. Bu arada Vamos’un işletmesini üstlendiği bir plajı da var: Aktur’da yer alan Doria Beach by Vamos.
◊ Kurul:
Eskiden bir ahır olan Kurul’un binası kolonyal mimariden ilham alan tasarımı nedeniyle ilk başta hayli dikkat çekiyor. Ama Kurul modern bir ocakbaşı restoranı.

Yazarın Tüm Yazıları