Paylaş
Kırmızı halı sunucuları olarak saat 16.00 itibarıyla Zorlu PSM’nin kulislerinde dört dönüyorduk: Ben, Cengiz Semercioğlu, Ece Sükan ve Sibel Arna.
Saat 19.00’daki kırmızı halı yayını başlamadan önce kendi aramızda birbirimizin kıyafetlerini konuştuk. Ece’nin kıyafeti Özgür Masur’dandı. Bacak dekoltesiyle çok iddialı bir kıyafetti. Ece çok iyi taşıyordu. Sibel’in kıyafeti ise Barrus’tandı.
Gelin gibiydi Sibel, göz alıcı ve seksi.
Benim smokinim ise Nihan Peker’dendi. Nihan aslında erkek kıyafeti yapmıyor, sadece bana özel yaptı. Ama o geceden sonra yapmak zorunda kalabilir. Çünkü birçok kişi gelip sordu, “Nereden kıyafetin?” diye.
Kırmızı halı yayını sırasında bir kez daha gördüm ki, herkes bu yayına çıkmak için can atıyor. Bu çok güzel bir şey elbette. Ama kırmızı halı röportajlarında önceliğimiz o gece ödüle aday olan isimler. Eşi dostu araya sokarak kırmızı halı röportajına çıkmaya çalışıp bizi zor durumda bırakanlar, lütfen bu önceliğimiz bir dahaki sefere aklınızda olsun...
Kırmızı halı röportajlarının en centilmen erkeği Kadir Doğulu’ydu. Eşi Neslihan Atagül konuşurken onun mikrofonunu düzeltti, heyecanını yatıştırdı.
Kırmızı halının en iyi giyinen kadınları ise bence Başak Dizer, Melisa Aslı Pamuk, Dilan Çiçek Deniz ve Burcu Biricik’ti.
Gelelim törene... İyi ki bu yıl Okan Bayülgen sunmuş. Çok güzel toparladı töreni. Hız kazandırdı. Kendi programında yaptığı “Medya Arkası” bölümüne benzeyen eski Altın Kelebek görüntüleri eğlenceliydi. Salondaki ünlülere sataşması da öyle.
Mesela Sibel Can’a laf attığı bölüm gayet iyiydi.
Geceden asıl favorim ise Meryem Uzerli. Yine çok doğaldı, olduğu gibiydi ve komikti. Onu izlerken insanın aklına ister istemez, “Keşke düzgün bir komedide oynasa” cümlesi düşüyor. Yahut şu: Keşke önümüzdeki yıl Altın Kelebek sunucusu olsa!
Bu arada Meryem’in diğer ünlülerden farkı, kendisiyle dalga geçebilme özgüvenine sahip olması.
Yoksa kim kalkıp milyonların önünde “Doğru adamı seçemiyorum” deyip bu yönüyle eğlenir? Meryem dışında hiç kimse...
Gecenin en iyi performansı ödülü ise kuşkusuz İrem Derici’ye gitmeli. Hiç kimse böyle bir sahne şovu beklemiyordu. Bu kadar iyi hazırlanılmış ve dinamik...
“Diriliş: Ertuğrul” dizisinin ekibi gecenin hızlı temposuna, anlık bir hataya kurban gitti, ama sonradan bu olaya yüksek düzeyde alınganlık yapıp aldıkları ödülü yere attıklarını gösteren fotoğraflar paylaşmaları hiç şık değildi.
Aniden sahneye çıkıp “Banu Alkan nerede, o güzel kadını bulamıyorum” diyen tuhaf fikirli şovmen genci örnek alacağım ve önümüzdeki yıl sahneye atlayıp “Yıldız Tilbe nerede?” diye soracağım. Çünkü Yıldız’sız ve onun şahane cümleleri sayıklanmadan tören olmaz, olmamalı.
Bir Tilbe cümlesiyle misal verelim: “İçime attıklarım benden ağır.”
Ah Demet Akalın! 20’nci yıl ödülünü almak için sahneye çıktığın kıyafet hiç olmamıştı. Daha güzel bir kostüm olmalıydı üzerinde.
Törenin çok uzamaması ve salondaki davetlilerin çoğunun tören bitişine kadar beklemesi bu yılın artılarındandı, onu da belirtmeden geçmeyelim.
Ve Tarkan... Açılışı o yaptı. Sanat müziği şarkılarıyla. Ama pop şarkıları özlenmiş olacak ki, “Ahde Vefa’nın ikincisi geliyor” müjdesini vermesi pek sevinç yaratmadı. Umarım Tarkan bir pop albümü alır araya.
Paylaş