Paylaş
Oyuncaklar çocuklar için ne anlam ifade ediyor?
Dr. Sabri Yurdakul: Oyuncaklar çocukları yaşama hazırlar. Sosyal yönden kimlik gelişimlerini yönlendirir. Çocuklar oyuncaklarıyla duygusal bağ kurar ve onları sahiplenirler. Bu yüzden ailelerin, çocukların oyuncaklarını kaldırmaları, atmaları ya da izinsiz başkasına vermeleri onları olumsuz etkiler.
Özge Selçuk Bozkurt (Çocuk gelişimi uzmanı): Bebeklik döneminden itibaren oyuncaklar, çocuk için ‘rahatlatan nesneler’ olarak karşımıza çıkar. Bir oyuncağın ‘oyun arkadaşı’ olarak görülmesiyse 2 yaşından sonra başlar. Oyuncağın çocuk için anlam kazanması, o oyuncağı alan kişiye, kimlerle oynadığına, nasıl oynadığına göre değişebilir. Bu süreçte oyuncak, çocukluk çağının anı biriktirme aracı haline gelir. Dolayısıyla çocuk için önemi büyüktür.
Çocuğun oyuncağını ondan izin almadan başkasına vermek doğru mu?
Dr. Sabri Yurdakul: Hayır, değil. Bir oyuncağı yıkarken bile çocuğa sormak gerekir. Çünkü o oyuncak ona ait ve oyuncağıyla ilgili anıları var. Oyuncağının sorulmadan atılması çocuğun güven duygusunu zedeler. Ayrıca çocukların kimliklerinin, kişiliklerinin, sosyal uyumlarının gelişiminde oyuncakların önemi büyüktür. Aileler bunun farkında olmalı.
Özge Selçuk Bozkurt: Sevdiği bir oyuncağı yerinde bulamamak çocukta ‘Eyvah, sevdiğim şeyler kaybolabilir’ algısını geliştirebilir. Özellikle okulöncesi dönemde çocuk, annenin geliş-gidiş fikrine ancak güvenle alışır. Aynı durum oyuncakları için de geçerlidir. “Oyuncağın eskimişti, çöpe attık” veya “Kuzenin istedi, ona verdik” gibi açıklamalar da yapılmışsa, çocuk bunu ‘Nasılsa yenileri alınıyor’ diye önemsemeyebilir. Ya da sevdiği bir nesneyi ortadan kaldıran ebeveynine karşı olan güveni sınanabilir. Yerine koyabileceği yeni oyuncaklar arar belki ama ‘Annem/babam en sevdiğim oyuncağımı attı’ cümlesini de aklından geçirebilir.
Anne-babalara ne önerirsiniz?
Özge Selçuk Bozkurt: Kıyafetlerde olduğu gibi oyuncaklarını ayırırken de birlikte hareket etmeliyiz. Bireyselleşmesini fikirlerini önemseyerek, isteklerine saygı duyarak destekleyebiliriz. Oyuncakları ‘çok oynadığı, az oynadığı, birine verebileceği, hiç oynamayacağı ama anı kutusunda saklayacağı’ şekilde gruplayabiliriz. Böylelikle çocuğun beyninde de kategoriler oluşur, bir düzen oturur. Anılarını depolayacağı özel alanlar oluşturalım ki, geçmişiyle barışık olsun, o oyuncaklar ona huzuru çağrıştırsın.
Dr. Sabri Yurdakul: Çok fazla oyuncak almak da çocukta doyumsuzluk yaratacaktır. Genel prensip, çocuğun istediği oyuncağı hemen almak yerine bir hafta sonra aynı oyuncağı isteyip istemediğine bakmak, eğer aynı ısrarla istiyorsa o zaman aile ekonomisine de uygunsa almaktır. Önemli olan, isteklerini erteleyebilme ve istediklerini daha iyi fark etmelerini sağlamaktır.
HADİ GİDELİM
Tahta oyuncak boyama atölyesi
Bu atölyede çocuklar tahta oyuncakları istedikleri renklerle boyayacak ve kendi oyuncağını şekillendirmenin keyfini yaşayacak.
Yer: İstanbul-Oyuncak Müzesi
Tarih: YarınSaat: 13.00Yaş: 4+ İletişim: (0216) 359 45 50Fiyatı: 80 lira
HAFTANIN KİTABI
Manto
Eşitsizlik, paylaşım konularında düşündüren, empati kurmayı sağlayan bir kitap.
Yayınevi: Meav Yayıncılık
Yazan/Çizen: Severine Cidal-Louis Thomas Tür: Hikâye Yaş: 3+ Sayfa: 36 Fiyatı: 48 lira
FOTOĞRAFINI ÇEK, GÖNDER
Ailenizin minik üyesinin fotoğrafını çekin, #HürriyetÇocuklaHayat etiketiyle Instagram’da paylaşın, bu sayfada yayımlayalım.
Ümit ve Sebahat Polater’in oğlu Arden.
Paylaş