Paylaş
Çocuk öğrenemiyor, bütün dünyası karmaşık. Hiçbir şey ile başa çıkamıyor. Arkadaşları onunla dalga geçiyor, öğretmenleri onu itip kakıyor, babası dövüyor. Tüm suçu öğrenememek. Ona herkes 'geri zekalı' gözü ile bakıyor. Oysaki durum çok farklı. Çocuğun tek sorunu disleksisi olması. Bu filmi çeken Hint yönetmen ve oyuncu Aamir Khan'a teşekkür mektupları yağıyor. Çünkü onun filmi ile disleksi sorunu konuşulmaya, yaygın bir şekilde irdelenmeye başladı.
Okuma, yazma, konuşma, dinleme gibi becerilerde öğrenme zorluğu yaşayan çocuklara 'beceriksiz' gözü ile bakan aileler hata yapıyor. Her çocuk eşit şartlarda doğmaz, ama çocuğun sorunu anlaşılırsa her çocuk başarılı olabilir. Bir tür öğrenme güçlüğü olan disleksiyi Uzman Psikolog Mustafa Varol Yorulmaz ile konuştuk.
Disleksi nedir?
Disleksi okuma, yazma, konuşma, dinleme, akıl yürütme ile matematik becerilerinin kazanılıp kullanılmasında önemli güçlüklerle kendini gösteren bir öğrenme bozukluğudur. Zannedildiği gibi disleksinin zekâyla hiçbir ilgisi yoktur. Aksine disleksi çocukların zekâsı, akranlarından daha üstün bile olabilmektedir. Burada ailenin odaklanması gereken, çocuklarının disleksiyle okul yaşamında nasıl başa çıkması gerektiğidir. Genelde disleksi çocuklar, özel eğitim desteğiyle okulda en az akranları kadar başarılı olabilirler. Bu sebeple önce çocukta disleksinin olup olmadığı keşfedilmelidir.
Peki, bu nasıl anlaşılacak?
Disleksi daha çok ilkokul çağında fark edilmeye başlar. Ancak okulöncesi dönemde de ortaya çıkabilmektedir. Okulöncesi dönemde disleksisi olan çocuklar geç konuşur, cümle kurmakta zorlanır veya akranlarına oranla daha geç cümle kurmaya başlar; renk, zaman ve şekil gibi okulöncesi kavramları öğrenmede zorlanırlar. Okul çağındakiler ise seslerin, harflerin öğrenilmesinde sıkıntı yaşar, yavaş ve hatalı okurlar. Okurken, bir önceki satırda doğru telaffuz ettiği bir kelimeyi sonraki satırda tanıyamayıp yanlış telaffuz ederler. Bir konuda yardım edilmesine rağmen beklenen seviyeye ulaşamaz, öğrendiği kelimeler olsa bile bunları nasıl yazacağını unutur, kelimelerin içinden bazı sesleri yutar, birbirine benzeyen harfleri ve sayıları ters algılayıp yazarlar. Ayrıca, dikkat ve odaklanma süreleri akranlarına oranla daha kısa olur.
Ne yapmalı?
Sorunu erken fark edilip kendisine de anlayabileceği dille anlatılması, sorunun düzeleceğine dair umudun verilmesi, özellikle ebeveynin ve öğretmenin disleksi hakkında bilinçlenmesi gerekir. Onlarla çalışırken de sabırlı, hoşgörülü olmak ve yapabileceklerine dair cesaret vermek yararlı olacaktır. Tanı ve tedavinin bir uzman takibinde olması gerekir. Ailenin çocuğu başkalarıyla kıyaslayıp karşılaştırmaması önemlidir. Anne babanın her gün ona vakit ayırıp, onunla oynaması gerekir. Açık ve geniş alanlarda oynanan oyunlarla enerjileri boşalacaktır. Birlikte geçirilen zamanda anlayışlı davranılmalı, çocuğun üstüne fazla gidilmemelidir. Çocuğa karşı oldukça basit ve anlaşılır davranılmalıdır.
Paylaş