Başımızı ekrandan kaldırdığımız an görmeye başlıyoruz

Son günlerde kiminle karşılaşsak "Benim de kitabım yakında çıkıyor" lafını duyuyoruz. Kitap yayımlamak öylesine sıradanlaştı ki iyi esere nasıl ulaşacağız, bilemiyorum. Sizin öneriniz nedir?

Aslında sadece yayın cephesinden değil yazım sürecinden de bakarsak, son günlerde kitap yazma hızımız çok arttı. Araştırmadan, içimize sinmeden, ön okuma yapmadan yazmak, sonrasında da yayınevlerine dosya göndermek popüler hale geldi. Yayıncı tarafındaysak iyi yazılan dosyaları ayıklamalı, okur tarafındaysak editör ekibinin yetkin olduğu yayınevlerinin kitapları tercih etmeli, yazar tarafındaysak da hem teknik hem içerik gelişim için iyi örnekleri çok çok okumalıyız.

Çocuk kitaplarında da tekrarlar ve hızlı üretimden kaynaklanan nitelik düşüşü gözlemliyoruz. Önerileriniz neler?

“Çocuk kitaplarının sayfası az ve kolayca yazılır” düşüncesiyle hareket ettiğimiz noktada yanılırız. Tam tersine çocuğa görelik ilkesiyle hareket ederek yazmamız gereken metinlerdeki sorumluluğumuzun farkında olmalıyız. Merak, hayal gücü ve sınırsız bir sözcük kapasitesine sahip olan ve bir hazine olarak tanımlayabileceğimiz çocuğun dünyasına ait bir kurgu oluşturmak birincil hedefimiz olmalı. Çocuksu olmaktan kaçınmalıyız.

Siz yılların editörü olarak kitap yazmakta epey temkinliydiniz. Sonunda ilk çocuk kitabınız geldi. Neden cesaret aldınız?

On beş yıldır yayıncılık dünyasındayım ve son on yıldır çocuk ve gençlik kitapları alanında pek çok değerli yazarla çocuk kitapları üzerine çalıştım. Birlikte kurgular ürettik, metinleri geliştirdik ve çocuklara ulaştık. 2019’dan beri tüm deneyimimi ve çocuk kitapları yazarken bilmemiz gereken teknikleri 25m2 Akademi’de düzenlediğimiz Çocuk Kitabı Yazma Atölyesi buluşmalarında yazar ve yazar adaylarıyla paylaşıyorum. Bir çocuk kitabında olması gereken çatışma, önerme, dönüşüm, rehber, tema, kazanım gibi kavramları kendi kitabımda da görmek istedim. Bu yüzden büyük bir keyifle yazdım.

İlk çocuk kitabınız ‘Çevremde Kimler Varmış?’ nasıl ortaya çıktı?

Özellikle son dönemde sadece ekrana baktığımızı fark ettim. Sadece yetişkinler değil, çocuklar da çevresine pek fazla bakmıyor. Bakmakla görmek arasındaki farkın önemini ve gözlem yaptığımızda nelerle karşılaştığımızı, bilgilerimizin ne kadar yeterli ya da eksik olduğunu tatlı bir çalışma üzerinden anlatmak istedim. Gerçekten de İpek adlı karakterimiz, çevresinde yaklaşık on sekiz canlı türü olduğunun farkında bile değil. Kitabın sonuna eklediğimiz Belgesel Defteri, çocukların doğaya karışıp canlı türlerini keşfetmesi için eğlenceli bir etkinlik sunuyor.

Çocuklarına kitap seçmekte zorlanan anne babalara ve edebi zevkten mahrum kalmadan kitap okumak isteyen çocuklara önerileriniz neler?

Kitap okuma keyfi çocukluk çağında yerleşiyor. Ebeveynlere kitapları alırken mutlaka incelemelerini, mümkünse tamamını okumalarını, sonrasında da çocuğuyla kurgu üzerine sohbet etmelerini öneriyorum. En çok da hem yerli hem de çeviri eserlerde Türkçenin nasıl kullanıldığına dikkat edilmesi çok önemli. Öte yandan yerli ve yabancı iyi yazarları keşfettiklerinde yazarın diğer eserlerini de okumak büyük zenginlik bana göre.  

HADİ GİDELİM

Nasuh Mahruki ile Aile Doğa Kampı

Everest’e tırmanan ilk Türk dağcı ve AKUT kurucusu Nasuh Mahruki bu hafta sonu ‘Aile Doğa Kampı’ düzenliyor. Doğada Liderlik Okulu’nun ilk kampı olan Aile Doğa Kampı’na katılmak için www.dogadaliderlik.com adresini ziyaret edebilir veya 0533 617 99 14 numaralı telefonu arayabilirsiniz.

Kral Şakir’li günler

Yediden yetmiş yediye herkesin çok sevdiği Kral Şakir ekibi yaz boyunca Hilton Dalaman Sarıgerme’de çocuklarla buluşacak. Çocukların hem doğada sürprizlerle karşılaşacağı hem de özel gösterilerle sahnede izleyebileceği ekip, yepyeni oyunlarını bu yıl ilk kez sergileyecek. Ayrıca boyama etkinlikleri, çizimler, bilmece bulmacalar, şarkılar ve birbirinden eğlenceli müzikler de çocukları bekliyor. Ayrıntılı bilgi için 0252 444 19 81 numaralı telefonu arayabilirsiniz.,

ÇOCUKLARDA SALDIRGAN DAVRANIŞLAR NEDEN ARTIYOR?

Pandemi döneminin uzaması çocukları da derinden etkiledi. Pek çok çocuğun öfke, şiddet, depresyon gibi eğilimlerinin özgürlük alanlarının kısıtlamasıyla doğru orantılı olduğunu söyleyen Prof. Dr. Neriman Aral “Çocukların kafasındaki belirsizliğin ortadan kaldırılması ve rutinlerini sağlıklı bir şekilde sürmelerini sağlamak çok önemli” diyor.