Yine gözyaşlarına boğacak

‘Unutursam Fısılda’, Çağan Irmak’ın ‘Babam ve Oğlum’dan sonra en gişeye yönelik filmi. Tam isabet ettirdiği, kalbe dokunduğu, gözyaşlarına boğduğu sahneler hayli fazla.

Haberin Devamı

Yine gözyaşlarına boğacak

Eldeki hikâye son derece tanıdık ve bir o kadar da verimli.
Şarkıcı olmak isteyen fakir kız ve zengin oğlanın aşkı.
Aynı adama aşık olan ve biri şöhretin basamaklarını tırmanırken diğeri kasabadan dışarı adım atamayan iki zıt kız kardeşin ilişkisi.
Fonda müzik tutkusu, Unkapanı hikâyeleri.

Yine gözyaşlarına boğacak

İKİ KIZ KARDEŞİN ÖFKESİ

‘Unutursam Fısılda’, mahalle baskısından bunalıp, şarkı söyleyebilmek için şehre kaçmış kızın, şöhret olup yıldızı söndükten sonra baba ocağına dönmesiyle açılıyor.
Baba ocağı diyoruz ama orada ne anne ne de baba kalmış, ölüp gitmişler.
Hatice, çocukluğunun geçtiği bu kasabaya, kız kardeşi Hanife’nin yanına dönüyor.
Hanife, sahne adının Ayperi olduğunu öğreneceğimiz kardeşi Hatice’ye son derece öfkeli.
Ve bu öfkenin ardında yıllar öncesine uzanan bir hesaplaşma yatıyor.
Bu hesaplaşmanın içindeyse aşk, ihanet ve şöhret yolu çelmeleri var.
Yönetmenliğini ve senaristliğini Çağan Irmak’ın üstlendiği filmde Hümeyra ve Işıl Yücesoy iki kız kardeşin orta yaşlarını canlandırırken, Farah Zeynep Abdullah ve Gözde Cığacı gençliklerini oynuyor.
Mehmet Günsür kasabaya gelip yakışıklılığı ve gitarıyla Hatice’nin aklını başından alan Tarık rolünde.
Genç kız kalabalığını sinema salonlarına çekmesi kuvvetle muhtemel Kerem Bursin ise Tarık’ın müzisyen arkadaşı olarak çıkıyor karşımıza.

Yine gözyaşlarına boğacak

Haberin Devamı

TEK MESELE AĞLATMAK MIDIR?

‘Unutursam Fısılda’, Çağan Irmak’ın Babam ve Oğlum’dan sonra en gişeye yönelik filmi.
Tam isabet ettirdiği, kalbe dokunduğu, gözyaşlarına boğduğu sahneler hayli fazla.
Her ne kadar “Tek mesele bu mudur?” desek de gerçekçi olalım, bir film için “ağlatıyor” ifadesi önemli.
Türk halkının DNA’sını iyi bilen Çağan Irmak, ‘Babam ve Oğlum’dan sonra ‘Unutursam Fısılda’da da bunu, yani ağlatmayı başarıyor.
Müzikler, şarkılar şahane; Kenan Doğulu incelikli bir iş çıkarmış.
Müziklerin bu kadar özenli olduğu bir filmde müzisyen karakterlerin müzikle ilişkisinin yüzeysel olması hoş olmayan bir tezat tabii.
Ne Tarık ne de Ayperi’nin müziğe, notalara olan tutkusu ve bağı pek inandırıcı değil.
Filmin aksayan bir başka yanı ise göstermekten, seyirciye güvenmektense sözle anlatmayı, didaktik olmayı tercih ediyor olması.
Belki de bu nedenle o ağlatan, vurucu sahneler arasında temposu düşüyor filmin, heyecan yitiyor.

Yine gözyaşlarına boğacak

Haberin Devamı

FİLMİN YILDIZLARI IŞIL YÜCESOY VE HÜMEYRA

Bu film kadınların hikâyesi.
Farah Zeynep Abdullah, ‘Bir Eylül Meselesi’nden sonra yine başarılı bir oyunculukla karşımızda.
Sesinin güzelliği filmin akılda kalan özelliklerinden.
Yeşilçam dokunuşlarıyla süslenen hikâye, etkileyici bir kurguyla karakterlerin gençlik ve yaşlılık yılları arasında mekik dokuyor.
Bu paralellikte Emrullah Hekim’in elinden çıkan kurgunun başarısından da söz etmek gerek.
Işıl Yücesoy’un canlandırdığı Hanife’nin gençliğini oynayan Gözde Cığacı’nın Yücesoy’la benzerliği, bakışlarının bile aynı olması filmin en etkileyici unsurlarından.
Gelelim filmin asıl parlayanlarına; Hümeyra ve Işıl Yücesoy’a.
Oldukları her sahne gerçekçi, inandırıcı.
Işıl Yücesoy gözleriyle oynuyor ve delip geçiyor.
Hümeyra hem şarkıcılığını, hem oyunculuğunu konuşturduğu sahnelerde devleşiyor.
Bundan önce de Çağan Irmak filmlerinde rol alan Hümeyra’nın en keyif aldığı rolünün bu olduğunu tahmin etmek hiç de zor değil.

Yine gözyaşlarına boğacak

Yazarın Tüm Yazıları