Thor’un Kral olmakla imtihanı

Uzun yıllardır beyazperdede can bulmayı bekleyen bu süper kahramanı Avustralyalı aktör Chris Hemsworth canlandırıyor. Ona eşlik eden taze Oscar’lı Natalie Portman, Thor’a aşık olan meraklı bilimkadını rolünde. Anthony Hopkins, oğlu Thor kibirli davrandığında onu gözünün yaşına bakmadan sürgüne yollayan Tanrı Odin’i oynuyor. 150 bin dolara çekilen Thor’un yönetmeni Shakespeare hayranlığıyla bilinen Kenneth Branagh.

THOR

Yön: Kenneth Branagh
Oyn: Chris Hemsworth, Natalie Portman, Tom Hiddleston, Stellan Skarsgard
Tür: Aksiyon-Dram
Süre: 130 dk. 

Thor, Marvel’in en üretken olduğu 1960’larda ortaya çıkmış bir çizgi roman kahramanı.

Marvel Comics’in Fantastic Four ile başlayan kahraman üretimi 1962 yılında Hulk, Örümcek Adam ve Thor ile devam etmişti.

Thor ile aynı yıl doğan Hulk ve Örümcek Adam sinemaya geçişte daha çabuk davrandılar.

Hatta ondan sonra yaratılan X-Men de.

Thor ise elinde çekici sabırla beklemeye devam etti.

GLADYATÖR İSKANDİNAV MİTOLOJİSİYLE BULUŞUYOR

Thor’un beyazperdeye uyarlanması fikri Marvel Studios’un 1990’lardan beri gündemindeydi aslında.

Yönetmen olarak Sam Raimi ve Matthew Vaughn’ın adının geçtiğini biliyoruz.

Hatta Vaughn, Thor’u “Gladyatör’ü İskandinav mitolojisiyle birleştiren kahramanın doğuşu” olarak duyurmuştu.

Ama bir türlü olmadı.

Matthew Vaughn Marvel kahramanlarına Kick-Ass ve X-Men ile devam etti.

Sam Raimi, Örümcek Adam’ı devraldı.

Thor’u bizlerle buluşturan isim ise Shakespeare uzmanı Kenneth Branagh oldu.

THOR’UN DÜNYASINI SHAKESEARE ESERLERİNDEKİNE BENZETİYOR

Branagh, çocukluğundan beri Thor’un büyük hayranı olduğunu söylüyor.

Thor’a olan ilgisinin bir başka nedeni olarak da bu süper kahramanın dünyasındaki iyi kötü savaşını Shakespeare eserlerindekine (özellikle de hovarda bir gençlik geçirmişken girdiği savaşlarda cesaret, bilgelik ve kararlılık gösteren kralın hikayesini anlatan 5. Henry’ye) benzetiyor olmasını gösteriyor.

Peki Thor’unki gerçekten de o kadar derinlikli ve karakter gelişimi olan bir hikaye mi?

O kadar olmasa da her şeyden önce tanrıların diyarından ölümlülerin dünyasına geçen çapraşık bir hikaye var karşımızda.

Ve sabırsızlığı, doğru sözlülüğü, biraz da kibir ve kaynayan kanı nedeniyle her iki tarafta da rahat duramayan bir kahraman.

Her iki dünyada da iyisiyle kötüsüyle uğraşmak, doğru bildiği yolda ilerlemek zorunda hissediyor kendini.

BABASINA KARŞI GELİNCE SÜRGÜNE YOLLANIYOR

Thor, kıskançlık ve hasetten ne yapacağını şaşıran kardeşi Loki’ye rağmen kral olarak taçlandırılmaya hazırlanırken, babasına karşı gelerek Asgard’ı tehdit ettiğini düşündüğü buz krallığı Jotunheim’a saldırıyor.

Babası Odin’e karşı gelen Thor başına buyruk tavırlarına devam edince Asgard’dan sürgün ediliyor.

Üstelik elindeki en büyük gücü olan çekiçten de mahrum edilerek. Thor ile birlikte Dünya’ya yollanan çekiç, savaşçısı onu kullanmayı hak edene kadar toprakta saplı olarak kalacak.

Kendini ölümlülerin yaşadığı Dünya’da bulan Thor, burada zorlu bir adaptasyon süreci geçirip, gerçek bir savaşçı olmak için nelerin gerektiğini öğrenirken en büyük yardımcısı bir bilimkadını oluyor.

RENGARENK, İHTİŞAMLI CAM KÖPRÜ

Thor tabii ki bir 5. Henry değil.

Yönetmen Branagh’ın hayranı olduğu Shakespeare eserleri yanında hareketli, heyecanlı bir süper kahraman filminden öteye gittiği söylenemez.

Ama karşımızdaki gereklerini yerine getiren bir süper kahraman filmi. Kardeş kıskançlığı, iyilik, kötülük, kibir, ihanet, kral olmak için gereken değerler ve romantizmi de içine alan tatmin edici bir hikaye akışı var.

Üç ayrı dünyada geçen hikayenin özellikle Asgard ve Jutenheim bölümleri görsellikleriyle büyülüyor (Asgard’dan uzanan renkli cam köprüye özellikle dikkat).

Thor’un dünyadaki sürgün hayatında devasa Destroyer’la girdiği mücadele nefes kesici.

Buzulların hakim olduğu Jutenheim ve kötüleri ise ürkütücü görünüyor.

3 boyut, uzak çekimlerde devreye girdiğinden sadece derinlik sağlamakla kalmış. Bumerang gibi sahibine geri dönen çekicin üzerimize üzerimize geldiği bir sahne yok mesela. Ama ne gam, böyle bir hikayede 3 boyutlu çekim numaralarının fazla olmasını istemezdik zaten.

CHRIS HEMSWORTH GÖRSEL ŞÖLENİN PARÇASI

Anthony Hopkins, güçlü ve taviz vermeyen Odin rolünde gayet kararlı ve sert bir performans sergilemiş.

Hopkins’in, Thor rolündeki Chris Hemsworth’ü (2009’da Star Trek’te George Kirk rolünde izlemiştik) zırhlı kıyafetin içinde karşısında gördüğünde söylediği “bu görüntüyle oyunculuğa bile gerek yok” cümlesini anlamak mümkün.

Kıvanç Tatlıtuğ ile benzerliği dikkat çeken Hemsworth uzun saçları, yapılı vücudu ve bebek yüzüyle gerçekten de çok iyi, karizmatik ve enerjik görünüyor. Özellikle kadın izleyiciler için görsel şölenin ayrı bir parçası olduğunu kabul etmek gerek.

Kıskanç kardeş Loki rolündeki Tom Hiddleston Loki’nin sinsi ve aç bir görüntüsü olması için sıkı bir rejime girmiş. Bakışlarından kıskançlığı ve yoksunlukları okunuyor.

Taze Oscar’lı Natalie Portman, V for Vendetta’dan sonra ikinci kez bir çizgi roman uyarlamasında boy gösterdi.

Chris Hemsworth’le tutan kimyasının bu aksiyonu bol süper kahraman hikayesinin romantik ayağını güçlendirdiğine şüphe yok.

 *Thor için Brad Pitt’in de adı geçmişti

Kıskanç ve kötücül kardeş Loki rolü için adı geçen oyuncularından başında Jim Carrey geliyordu. Loki için Josh Hartnett’in de adı geçmişti. Filmde Loki olarak izlediğimiz Tom Hiddleston önce Thor olarak da düşünüldü. Ama Thor rolü için adı anılan oyuncuların başında tabii ki Brad Pitt geliyor. Channing Tatum,, güreşçi Paul Leveseque (Triple H), Daniel Craig, Charlie Hunnam, Alexander Skarsgard, Liam Hemsworth de Thor olması konuşulan isimlerdendi.�

*Hopkins; “Ben de Odin gibiyimdir”

Anthony Hopkins, oynadığı Odin karakteriyle özdeşleştiğini şu cümlelerle anlatıyor: “Ben de biraz Odin gibiyimdir. O sert ve güçlü bir adam. Amaçları olan kararlı biri. Oğlunu, hadsizliği ve beceriksizliği yüzünden Asgard’dan süren bir Tanrı.Odin, oğlunun kraliyeti yönetmeye hazır olmadığını düşündüğü için onu uzaklaştırıyor ve “işte ben bu yüzden Kral’ım” diyor. O, müdanası olmayan bir karakter.”

*Yaratıcı, kamyon şoförü rolünde

1962 yılında Thor’u yaratan çizer Stan Lee’nin filmde küçük bir rolü var. Yarattığı karakterlerin beyazperde uyarlamalarında görmeye alışık olduğumuz Lee, burada da Thor’un çekicini olduğu yerden çıkarmaya çalışan kamyon şoförünü oynuyor.

*Thor için 6 ay diyet ve spor

Avustralyalı aktör Chris Hemsworth, aksiyon koordinatörleri ile farklı dövüş stilleri üzerine çalışmış. Ama ortaya çıkan, box üzerine kurulu kendine özel dövüş stili. Filmde izleyeceğimiz Thor stilinde özel efektlerin devreye girdiği yerler de yok değil. Thor rolüne 6 aylık özel bir rejim ve ağırlık çalışmalarıyla hazırlanan Hemsworth’ün diyeti tavuk, biftek, sebze, esmer pilav ve protein içeceklerinden oluşuyormuş.

*Çekici ve kemeri

Thor, veya Donnar, İskandinav mitlojisindeki en güçlü tanrı. İki sihirli nesneye sahip; çekiç ve altın kemer. Çekiç, bumerang gibi, düşmana tüm gücüyle çarptıktan sonra sahibine geri dönüyor. Altın kemer ise takar takmaz gücünü ikiye, hatta üçe katlıyor.