Geçmişini bilmeyen geleceğini bilemez derler. Geçmişi geleceğe taşıma konusunda kitap ve filmlerin yeri ise tartışılmaz.
Çanakkale Savaşı’nın 90. yıldönümünde kapsamlı bir belgesel ve bir kitap nasıl olur peki?
Bildiğiniz gibi bu yıl Çanakkale Savaşı’nın 90. yıldönümü. Ve hem Türk hem de dünya tarihinde önemli bir yeri olan bu savaş, 90. yıldönümünde uluslararası bir belgesele konu oldu.
Doğuş Grubu ana sponsorluğunda çekilen ve altı yıllık bir çalışmanın ürünü olan Gelibolu adlı yapımın yönetmeni Atatürk, Nemrut, Hititler gibi belgesel filmleriyle tanıdığımız Tolga Örnek.
Belgesel için İngiltere, Almanya, Fransa, Rusya, Avusturya, Avusturalya, Yeni Zelanda ve Türkiye’de bulunan 70’in üzerindeki arşivden yararlanılmış ve Çanakkale uzmanı 16 uluslararası tarihçi ile işbirliği yapılmış.
İngiltere Kraliyet Savaş Müzesi, Avustralya Savaş Müzesi, Yeni Zelanda Kültür Bakanlığı ve Türk Askeri Müzeleri’nin işbirliği ile gerçekleştirilen belgesel, film formatı ile de ön plana çıkıyor. High Definition formatında çekilerek 35mm. basılacak film bu özelliğiyle diğerlerinden ayrılıyor.
Tolga Örnek, çalışmasında insan unsrunu ön plana çıkarmayı hedeflemiş. Siperdeki askerlerin duygularını, acılarını, özlemlerini, din, dil, ırk farkı gözetmeksizin aktarmayı amaçladığını söylüyor. Bunun için de binlerce günlük, mektup ve belgeden yararlanmış.
Senaryosu da Tolga Örnek tarafından yazılan belgesel için uluslararası bir ekip çalışmış. Yapımcı pek çok yabancı filme imzasını atmış olan Hamdi Döker, araştırma koordinatörü Dr. Feza Toker, görüntü yönetmeni Volker Tittel, sanat yönetmeni Oliver Munch. Filmin özel efektlerini ise Karl- Heinz Bochnig yapmış.
Yapımı için bu kadar özenilen Gelibolu Belgeseli, prömiyerleri ile de adından söz ettirecek. Gala, 15 Mart’ta İstanbul Lütfi Kırdar Kongre Merkezi’nde yapılacak. Dünya prömiyerlerine gelince; Gelibolu, 13 Nisan’da Londra Imperial War Museum’da, 18 Nisan’da Yeni Zelanda Kültür Bakanlığı’nın üstlendiği bir gösterimle Ulusal Müze’de, 21 Nisan’da Avustralya ve 6 Haziran’da ABD’de özel gösterimle izleyici karşısına çıkacak. Ayrıca Tolga Örnek’in yazdığı senaryodan yola çıkılarak basılacak ‘Gelibolu’ kitabı da, bugüne kadar gün yüzüne çıkmamış çok sayıda mektup ve fotoğrafı içerecek.
Filmin müzikleri için Demir Demirkan, seslendirmesi için de Jeremy Irons’la görüşmeler sürüyormuş.
Şişirilmiş Şişir Beni
Morgan Spurlock’un fast food beslenme düşmanı belgeseli Şişir Beni’yi hatırlarsınız. Yönetmen, denek olarak kendini kullanarak bir ay boyunca üç öğün McDonalds’da yemiş ve vücudundaki değişiklikleri kayıtlara geçirmişti. Belgesel tarzındaki film, özellikle obezitenin büyük sorun olmaya başladığı ülkelerde yankı bulmuştu.
Ne varki Spurlock, kamerasına kaydettiği herşeyi beyazperdeye taşıma imkanı bulamamış. Şimdi ise bu eksiği Şişir Beni’nin DVD’sinde tamamlıyor.
Örneğin Spurlock, üç öğün MCDonald’da yeme sonucu vücudunun ürettiği artıkları konuyla alakası yok diye filme koymamış. Oysa bu konu hakkında konuşmaktan büyük zevk alıyormuş ve çoğu izleyicinin midesini kaldırabilecek bu detayı DVD’ye dahil etmekte tereddüt etmemiş.
DVD’ye konulan bir başka şey de kendilerine ‘çokyiyenler’ diyen bir grubun toplantısında yapılan çekimlermiş. Beslenme uzmanları ve işadamlarıyla yaptığı röportajlar, Spurlock’ın kendi yorumları da DVD’de yer alıyormuş.
Tsunami’nin vurduğu sinemacılar
Güney Asya’daki felaket sırasında bölgede bulunan sinemacılardan haberler gelmeye başladı.
Şu sıralar Kahraman (Hero) filmiyle sinemalarımıza konuk olan ünlü dövüş sanatlari ustasi ve aktör Jet Li, geçen hafta kızıyla birlikte Maldiv Adaları’nda tatildeymiş. Tsunami sırasında lobide bulunan ünlü aksiyon yıldızı, ayağından yaralanmasına rağmen, kızıyla birlikte yüksek bir yere çıkmayı başarabilmiş.
Açık Deniz (Open Water) filminin senaryo yazarı ve yönetmeni Chris Kentis ve eşi Laura Lau da,Phuket’telermiş. Tsunami adayı vurduğunda 7 yaşındaki kızıyla internet kafede olan Lau, kızını sırtına alarak bambu merdivenle üst katlardaki eşinin yanına çıkmayı başarabilmiş.
Bu iki iyi haberden sonra ne yazık ki bir de üzücü haber var. Oscar’lı İngiliz yönetmen Richard Attenborough’un tatil için Phuket’te bulunan torunu, tsunami sırasında dev dalgalara yenilmiş. Attenborough, 14 yaşındaki kızın yasını tutuyormuş.
Bunu biliyor muydunuz?
2004 yılında Türk filmlerindeki seyirci sayısı bir önceki yıla oranla yüzde 115.3 oranında artarken, yabancı film seyircisi yüzde 10 azaldı.
Beyaz perdeden inciler...
‘Seninle tek bir gece, başkasıyla geçen binlercesine bedel.’ (Before Sunset, Richard Linklater, 2004)