Oppenheimer Barbie’yi geçti

Evet, çok az ülkede oldu, o ülkelerden biri de biziz. “Oppenheimer”, delicisine PR kampanyası yürütülen çerezlik yaz bombası “Barbie” filmini gişede geçti. “Hi Barbie”, “Hi Ken” diye ölüp biten sosyal medya fenomenleri bir yana, Christopher Nolan gibi bir ustaya saygı duyan sinemaseverler diğer yana demek ki.

Türkiye ile bir de İskandinav ülkelerinde gerçekleşmiş bu durum. Gerçekten ilginç bir ülkede yaşıyoruz ve gerçekten de iyi ki bu ülkede yaşıyoruz.

Çok sevdim bizi ben, şahaneyiz, şahane

İŞTE RAKAMLAR

Oppenheimer:

2. Hafta rakamı: 867.059

Barbie:

2. Hafta rakamı: 856.828

Ünlülük testine hazır mısınız?

Çağlar Tavşanoğlu müzik sektörünün en değerli oyuncularından biridir. 
Hem sanatçıdır hem de sanatçı yöneten, fikir üreten, geliştiren, vizyonlu bir müzik adamıdır.
Sayfasında şarkıcılar için bir test yapmış, ünlülük testi. Bayıldım, sizinle de paylaşmak istedim. Hadi başlayalım... 
1. En az 3 şarkınız geniş kitlelere ulaştı mı? Bu eserler reklamlar, diziler, filmlerde kullanıldı mı?
2. Şarkılarınız barlarda veya konserlerde başka müzisyenler tarafından çalındı mı? 
3. Araya torpil gibi faktörler sokmadan televizyon veya YouTube programları tarafından çağrılıyor musunuz? 
4. Sokakta sizi tanıyan, fotoğraf çektirmek isteyen, imza alan insanlar oluyor mu? 
5. Para ile PR yapmadan da haberleriniz yazılı, dijital veya görsel medyada çıkıyor mu? 
6. Konserlerinizde şarkılarınız hep bir ağızdan söyleniyor mu? 
7. Sadece bu mesleği yaparak hayatınızı rahat şekilde, başka bir işe ihtiyaç duymadan yaşayabiliyor musunuz?
Çağlar’ın bu paylaşımının altına yorum yapan müzisyen arkadaşlarımın çoğu “6’ya kadar iyi geldik, 7’de takıldık” demişler. Bir kısmı da “Yarıyı tamamladık, sıra diğer yarıyı bulmada” demiş. 
Çok tatlılar, umarım işine haset, kibir, ayak oyunları, hırs karıştırmayan herkes bir gün hayallerine kavuşur ve severek yaptığı bu meslekte her istediğini elde eder.

Her zerrene âşığım

Her ünlünün birden çok misyonu olmalı bence. 
Barış Arduç ve Kıvanç Tatlıtuğ bu kez de erkeklere doğru örnek olma görevini üstlenmişler. Çok da iyi yapmışlar.
Barış, Gupse’ye “Her zerrene âşığım” derken, Kıvanç, Başak’a “Onun gözlerindeki mutluluğu hissettiğim vakit karnım doyuyor” diyerek eşini adeta pamuklar üzerinde tutmuş. 
Böyle güzel cümleler kuramayan erkeklere bunlar abartı gelebilir, hatta işlerine gelmediği için çamur da atabilirler ama biz kadınlar bayılırız gönlümüzün okşanmasına. 
Erkekler, örnek alacaksanız işte size adam gibi iki adam.
Hâlâ duruyor musunuz?

Unutulmayan bir şarkı sözü
“Kırıklarımı aldırdım kalbimin, zırhımı çıkarttım astım portmantoya.” (Teoman-Gönülçelen)