Oldu işte, başardık

Olabilir mi, diyorduk.Bir araya gelebilir miyiz?

Haberin Devamı

Bir araya gelebilir miyiz?
Tek yürek olabilir miyiz?
O güzel bayrağımızı sallayıp, hiçbir ayrım gözetmeden el ele tutuşabilir miyiz?
Yan yana durabilir miyiz?
Bu kalabalık, kavga etmeden, tartışmadan yan yana durabilir mi?
Oluyormuş demek ki.
7 Ağustos’ta Yenikapı’daki Demokrasi ve Şehitler Mitingi’nde tüylerim diken diken oldu gerçekten de.
Dile kolay, 5 milyon kişi tek yürek olduk.
Usulca birleştik, kardeş gibi o anları paylaştık, birlik olmanın verdiği gururla alandan mutlu bir şekilde ayrıldık.
Bazı ülkelerin nüfuslarından daha fazla insan Yenikapı’da bir araya gelince ne büyük bir ülke olduğumuzu anladık.
Dosta düşmana el ele verince nasıl bir güç olacağımızı gösterdik.
Parti liderleri çok güzel bir anı bıraktılar Türkiye’ye.
Muhalefet olmanın düşman olmakla alakası olmadığını gördük.
Farklı olanlara, birbirlerini daha iyi tanımaları için fırsat verilmesi gerektiğinin önemini kavradık.
Geleceğe dair daha fazla umutlandık.
Ben bu milletin bir evladı olmaktan büyük bir gurur duydum o gün.
Hep birlikte Türkiye olduk.
Allah bu birlik ve beraberliğimizi daim etsin.

 

Haberin Devamı

Sanatçılar da birleşti

Yenikapı’ya kalabalık bir sanatçı grubunun olduğu tekneyle gittim.
Rakip şirketler DMC ve Avrupa Müzik, miting için el ele vermiş, sanatçılarını bu teknede ağırlaşmışlardı.
Bu işin çok da basit olmadığını, aslında ne kadar da zor olduğunu şöyle anlatayım...
Özellikle Türkiye’de bir şarkıcının bir diğerinin konserine bile gidip izlediğini, alkışladığını göremezsiniz.
Çok yakın dost olanlar dışında pek bir araya gelmezler çünkü.
7 Ağustos’ta bir tekne dolusu sanatçı aynı mekanda güle oynaya, sohbet ede ede Yenikapı’ya doğru yol aldılar.
Teknedeki ve daha sonra miting alanındaki diğer coşkuyu, güzel enerjiyi görmeniz gerekirdi.
Samsun Demir, Cengiz Erdem ve Deniz Erdem’i, rekabeti bir kenara bırakarak birlik oldukları ve bizleri bir araya getirdikleri için tebrik ediyorum.

 

Hayvan hakları yasasına dair

Teknemizde Ak Parti Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı Abdurrahim Boynukalın da vardı.
Hükümetten birilerini görünce, tahmin edersiniz ki, benim aklıma ilk gelen bir türlü değişmeyen hayvan hakları yasası oluyor.
5199 no’lu yasa yani.
Hani hayvana işkence ve tecavüzün kabahatler kanunundan çıkıp ceza kanununa girmesini istediğimiz yasa.
Abdurrahim Bey’e usulca yaklaşıp, konuyla ilgili bilgisi var mı, bizim yasa ne durumda diye sordum tabii.
Sağ olsun, hemen araştırdı, beş, on dakika geçmeden bana yasanın son durumuyla ilgili bilgiyi geçti.
Hayvan hakları yasası şu an komisyondaymış.
Komisyonda kabul edildikten sonra gündeme alınıp, oylamaya sunulacak. Yeni yasama yılına kalması kuvvetle muhtemel.
Abdurrahim Boynukalın’a konuya ilgisinden dolayı bir kez de buradan teşekkür ediyorum.
HAÇİKO (Hayvanları Çaresizlik ve İlgisizlikten Koruma Derneği) başkanı olarak yasanın bir an önce değişmesi konusunda aktif rol oynayacağına ve hayvan haklarına hassasiyetimizde bundan sonra da hep yanımızda olacağına eminim.

Yazarın Tüm Yazıları