Paylaş
Yani ne kadar para az derken ne kadar paranın çok olacağını neden gündeme getirmiyoruz?
Hülya Avşar gibi konuşacağım şimdi, çünkü uzmanlar da aynısını, fazla gelirin zararlı olacağını söylüyor.
Biraz verilerle konuşalım.
Eşitsiz gelir dağılımı üzerine araştırmalar yapan Oxfam, bu yılki raporunda dünyada zengin ve fakir arasındaki uçurumun daha da arttığını açıkladı. 2020 yılından bu yana orta sınıf yüzde 60 oranında fakirleşmiş.
Zenginler ise yüzde 34 daha zengin hale gelmiş.
Dünyanın en zengin 5 insanının mal varlığı bu süre zarfında iki katından daha fazlasına çıkmış.
İşte uzmanlar ve araştırmacılar bunu kötüye gidiş olarak değerlendiriyor.
Sinir bozucu gerçekten de, fakir daha fakirleşiyor, zengin daha zengin hale geliyor.
Ve şu anda dünyada bunu önlemenin yolunun az gelirlinin parasını artırmaya çalışmakla değil, zenginlere bir limit koymaktan geçtiği tartışılıyor.
Yani kişisel gelir konusunda futbolcuların, şeyhlerin, iş insanlarının şu sıralar tutunduğu ‘limit gökyüzü’ mottosu acilen bırakılmalı.
Bu, bizi “En zengin, en fakirin gelirinin dört katından fazla kazanmamalı” diyen Platon’a kadar götürüyor.
Biz bunları konuşurken Jeff Bezos, her 9 saniyede bir Amazon çalışanının maaşını kazanıyordu ama!
Neyse ki Bezos’un aldattığı için büyük tazminat ödediği eski eşi MacKenzie Scott, boşanma sırasında aldığı 38 milyon doların bir kısmını “Topluma geri veriyorum” diye dağıtmıştı.
Ama zenginlerin parasının topluma geri kazandırılması için eşlerini aldatmalarını beklemenin alemi yok.
Uzmanlar kazanç limiti ve zenginler için artırılacak vergileri öneriyorlar.
Buradan elde edilecek paranın ise dünya liderlerinin alacağı kararlarla ortak dağılıma, küresel ısınma karşıtı çalışmalara aktarılması gibi planlar var.
Olursa güzel olur tabii.
Fazla zenginlik zengine değil, dünyaya yarasın.
Ocak ayını etsiz geçirmeye var mısınız
Türkiye’de de sayıları artıyor ama ne yazık ki Avrupa ve Amerika’daki kadar değil.
Vegan restoranlardan ve vegan beslenenlerden bahsediyorum.
Şu sıralar gözler başta Joaquin Phoenix ve Billie Eilish olmak üzere birçok ünlünün destek verdiği, her yıl ocak ayında yapılan ve 10’uncu yılını kutlayan Veganuary’nin üzerinde.
Veganuary, ocak ayı boyunca, yani 31 gün etsiz beslenme üzerine kurulu.
1 ay boyunca vegan beslenenler, bu sürenin sonunda böyle devam edip etmeme konusunda seçim yapıyorlar.
Ve Veganuary, her yıl daha fazla insanın veganlığa geçiş yapmasını sağlıyor.
10 yıl önce 250 bin kişiyle başlayan Veganuary şimdi bu sayının dört katına ulaşmış durumda.
Akımda tamamı vegan menü sunan restoranların yanı sıra, Wagamama gibi menülerinin yarısından fazlasını sebze ağırlıklı yapmaya özen gösterenler de var.
Ocak ayı henüz bitmiş değil ve Veganuary’ye katılmak için de geç kalmadınız.
Kalan günlerde vegan beslenerek akıma katılmak hiç de fena fikir değil, ne dersiniz?
Paylaş