Paylaş
Kendime göre sıra dışı bir 31 Aralık-1 Ocak buluşması bekliyor beni.
Benzer durum çoğumuz için geçerli.
Yalnız ya da çekirdek grupla gireceksiniz yeni yıla. Uzun zaman sonra dışarıda arkadaşlarınızla ya da evlerde kalabalık buluşmalarla kutladığınız bir yılbaşı olmayacak bu kez. Kalabalık sofraları, hıncahınç dolu sokakları, eğlence mekanlarını da unutun.
Evdeyiz yani...
Hazır mısınız peki?
Ne planladınız? Ben biraz kendiminkilerden bahsedeyim, size de fikir verir belki...
Yılbaşı havasını hissedebilmek için kapının üzerine yılbaşı konseptli bir kapı süsü astım bile.
Yılbaşı temalı bir paspasınız varsa onu da kullanmanın kesinlikle tam zamanı.
Çam ağacı detayı olmazsa olmaz.
Kesilmiş, öldürülmüş bir çam ağacını asla eve sokmayacağımı tahmin edersiniz.
Siz de sokmayın.
Salonunuzun büyüklüğüne göre seçebileceğiniz plastikten bir çam ağacı iş görecektir.
Özenle süslerseniz büyük ağaçlar kadar etkili oluyor minik modeller de.
Kozalaklar, güzel kokulu mumlar ve tabii koltuklarınızın üzerine atacağınızı battaniyeler kış ve yılbaşı ruhunu yakalamanıza yardım eder.
Sofra ve ortam renginizde kırmızı, yeşil, gümüş ve beyazın ön planda olması tabii ki tercih sebebi.
Belçika’da, kendini bilmezin biri Noel Baba kılığına girerek huzurevinde hediye dağıttığı 157 kişiye korona bulaştırıp 18’inin de ölümüne neden oldu diye Noel Baba’dan, yeni yıldan ve pek tabii hediyelerinden soğuyacak değiliz.
Ben birkaç kap mamayı da sokak hayvanları için ayırıp kapımın önüne koyacağım.
Siz de aynısını yapın bence. Kendinize de bir hediye ayırın ama mutlaka.
2020’yi atlatmış olmak kolay değil, bu yıla dayanıp üstesinden gelerek en güzel hediyeyi siz hak ettiniz.
Komşu, akraba, arkadaşlardan uzak bir yılbaşı bizi bekliyor.
Sağlıklı atlatabilmek, güzel bir 2021’e merhaba diyebilmek için lütfen kurallara uyun, çekirdek ev halkı dışında kimseyle temas etmeden, minik güzelliklerle kendinizi evinizde iyi hissedin.
2021 hepimize iyi gelsin.
İyi ki doğdun Seda Sayan
Seda Sayan’ın kalbini herkes bilir, benim söylememe gerek yok.
Yıllar boyu Türkiye’nin en güvenilir ünlüsü seçilmesi, en son çıkardığı şahane kokulu kolonyalar dahil kendi adıyla çıkardığı markaların tutması boşuna değildir.
Güvenilirdir, güzeldir ve güzel kalplidir çünkü.
2014 yılında Kelebek için yaptığım Seda Sayan röportajını buldum arşivden.
Bakın neler demiş:
“Yalanım yok. İnsanlar biliyor ki bu kadın yalan söylemez. 40 yaş sonrası felsefem tamamen yardım etme üzerine kurulu. Aslında öncesinde de böyleydim. Çok merhametliyimdir. Şanslıyım ki oğlum da benim gibi çok merhametli. Ömürcüğüm merhamet çok önemli. Bir insanın vicdanı varsa, kötülük yapamaz.”
2020’nin bu son gününde, kendi doğum gününde yine bir güzellik yaptı Seda.
Kimseden hediye kabul etmedi, “Hediye yerine sokak hayvanlarına bağış yapın” dedi.
Ricamı kırmayarak İyilik Paylaş platformu üzerinden şöyle bir mesaj yayınladı:
“Bugün benim doğum günüm. Hayatım boyunca ne kadar çok ve gönülden verirsem, paylaşırsam o kadar çok kazandığıma inandım ve bunu yaşayarak gördüm.
Bu kez elimi sokak hayvanlarına uzatmak istiyorum.
@iyilikpaylas platformu üzerinden sessiz dostlarımızın sesi olarak hak savunuculuğu için mücadele veren, sokak hayvanlarını besleyen, yuvalandıran, tedavi ettiren @hacikodernegi için bir kampanya açtım ve bağış linkini bio’ma ekledim. Sokak hayvanları için yapacağınız bağışlar bana en güzel doğum günü hediyesi olacak.”
Kampanya bugün ve yarın da devam ediyor. Seda’nın doğum günü hediyesi olarak sokaktaki canlara yardım etmek isteyenler, Instagram sayfasındaki linkten bağışta bulunabilir.
Önümüzdeki 3 gün sokağa çıkma yasağı var. Biz evdeyken, karnımız tok, yuvamız sıcakken, insansız, bomboş sokaklardaki, yol kenarından hiçbir arabanın geçmediği ormanlardaki hayvanların karınları aç olacak.
Aç olunca daha çok üşüyor, güçten düşüyor, hastalanıyorlar.
Bir sonrasını söylemek bile istemiyorum.
İşte biz bu canları içinde Seda Sayan’ın doğum günü bağışlarının da olduğu yardımlarla doyuruyor olacağız. Hem de sadece İstanbul’da değil, Türkiye’nin dört bir yanındaki temsilcilerimiz sokakta, ormanlarda beslemede olacak.
Bu vesileyle bir kez daha teşekkürler Seda Sayan.
İyi ki doğmuşsun.
Sağlık çalışanları için koştu
Erdal Erdem, Beşiktaş A Takımı’nın malzeme sorumlusu.
Ama daha fazlası var, kendisi aynı zamanda iyilik peşinde koşan bir maraton koşucusu.
10 yıldır koşuyor Erdal. Hem Türkiye hem de yurtdışında; engelliler, şehitler, Down sendromlu çocuklar, kanserli çocuklar için koştu. Dün de Ümraniye’deki BJK Nevzat Demir Tesisleri’nden başlayıp Koşuyolu Medipol Hastanesi’ne kadar 40 km boyunca sağlık çalışanlarına destek olmak ve farkındalık yaratmak için attı adımlarını.
Koşudan bir önceki gün Hayatta Beşiktaş Radyo’daki programıma katılarak şu mesajı verdi:
“Biz virüsten köşe bucak kaçarken her gün virüsün göbeğine işe giden sağlık çalışanları ve aileleri için bir maaşımı vermeye hazırım.”
Bravo Erdal, ben de çağrına katılıyor ve artı bir olarak yanındayım.
Paylaş