Paylaş
“Justice For All”, Metallica’nın sosyal mesajlarla dolu sağlam bir şarkısı.
Ama George Floyd cinayeti ile gördük ki adalet filmlerde ve şarkılarda kalmış.
Ve biz, insanlık olarak şu anda “Herkes İçin Adalet” (Justice For All) genellemesini “Siyahiler İçin de Adalet” olarak vurgulamak, #blacklivesmatter (siyahilerin yaşamı önemlidir) demek zorundayız.
Çünkü ırkçılık virüslerden bile daha acımasız bir şey olduğunu bir kez daha kanıtladı.
“Nefes alamıyorum”, “Koronavirüs nedeniyle en çok ben ölüyorum.”
Bu iki haykırış Amerika’da yaşanan başkaldırının, protestoların ortak cümleleri oldu.
Bir değil iki nedeni var sokağa dökülen, pankart açan, isyan eden insanların.
Adalet istiyorlar, suçlular ceza alsın istiyorlar, eşitlik talep ediyorlar, yıllardır süregelen ayrımcılık nedeniyle ister bir polisin ayakları altında, isterse de hastanede tedavi beklerken olsun ölmek istemiyorlar.
Ve onlara halk, ünlüler, markalar, aktivistler, hepimiz, kısacası insan olan herkes destek veriyor.
Ariana Grande ve Emily Ratajkowski maskelerini takıp protesto için sokağa çıkan ünlüler arasındaydı.
Gwyneth Paltrow’dan Justin Bieber’a pek çok ünlü susmadı, sosyal medyalarından paylaşımlarda bulundu.
Markalar normalde polemikten kaçınır ama bu kez onlar da ellerini taşın altına koydular; Nike, Twitter, TikTok de “black lives matter” sloganına destek verdi.
Nike’nin “For Once Don’t To It” spotuyla çıkan ve “bir kereliğine de olsa Amerika’da problem yokmuş gibi davranmayın” diyen reklamını Adidas ve Converse gibi rakipleri bile paylaşarak destek verdi.
YouTube, sosyal adalet girişimleri için 1 milyon dolar ayırdığını açıkladı.
WarnerMedia markaları HBO ve TBS, Twitter isimlerini #blacklivesmatter olarak değiştirdi.
Change.org bu olay üzerinden tarihinin en büyük kampanyasını yapıyor.
Tüm bunlar, adaletin yerini bulmasını sağlayabilmek adına şahane şeyler.
Benim gözümde en şahane olanını ise sona sakladım.
George Floyd’un bir polis tarafından öldürülmesi ve polislerin serbest kalmasından sonra gelişen olayların ardından aktivist Tamika Mallory öyle bir konuşma yaptı ki, başka söze gerek bırakmadı.
Çevre aktivisti Greta Thunberg gibi Tamika’nın adını da daha sık duyacağımızı öngörüyor ve konuşmasının bir kısmını bire bir aktarıyorum:
“İnsanları kışkırtıp, camları kıran ve binaları ateşe veren kişilere para ödeyip aramıza salıyorsunuz.
Gençler karşılık veriyorlar, öfkeliler! Bunu durdurmanın kolay bir yolu var.
Polisleri tutuklayın, onlara suçlama yöneltin. Sadece Minneapolis’tekileri değil. İnsanlarımızı öldüren Amerika’nın her yerindeki tüm polisleri suçlayın.
İşinizi yapın. Söylediğinizi yapın ve bu ülkeyi olması gerektiği gibi herkes için özgür hale getirin. Siyahi insanlar özgür değil ve bundan yorulduk.
Bize yağmalamadan bahsetmeyin. Yağmacı olan sizlersiniz. Amerika siyahi insanları yağmaladı. Buraya geldiklerinde Amerikan yerlilerini yağmaladılar.
Yağmacılığı sizden öğrendik. Şiddeti sizden öğrendik.
Eğer bizden daha iyisini bekliyorsanız, önce siz bunu yapın!”
Ve son söz herkes için adaleti getirmek adına büyük bir adım olan ortak cümlemiz olsun: “Black lives matter”...
Beckham’lar tünel yaptırıyor
Koronanın en ağır darbeyi vurduğu İngiltere’de evlerinde karantina hayatı yaşayan ünlülerin bir kabusu daha oldu; hırsızlar.
İngiliz futbolcu Dele Alli, karantina döneminde evinde maskeli hırsızlarla burun buruna gelince, meslektaşı David Beckham’ı da korku salmış tabii.
Benzer bir saldırıya uğramamak için Victoria-David Beckham çifti evlerine güvenlik amaçlı bir tünel yapmaya karar vermişler.
Çıkan haberlerde malikanenin 9 yatak odalı olduğu detayıyla birlikte tünelin başı, sonu ve garaja bağlanacağı da yazıyor. Bu haberden sonra nerede kaldı güvenlik diye de sorası geliyor insanın tabii!
Paylaş