Paylaş
- Kurt adam Jacob’ı oynayan Taylor Lautner, ilk iki film arasında bolca vücut çalışmış ve ikinci filmden itibaren üstü çıplak sahnelerinin sayısını artırmış. Saymışlar, seri boyunca 13 üstsüz sahnesi varmış Lautner’ın.
- Bizim bildiğimiz, “Evlenmeden sevişmem” diyen hep kız tarafı olurdu. Alacakaranlık dünyası bunu değiştirdi. Bella ile evlenmeden sevişmeyeceğini söyleyen Edward, günümüz genç erkekleri için, bazılarının pek hoşuna gitmese de, yeni bir rol model olmuş durumda.
- Dışarıdan bakıldığında Edward ve Jacob hayli yakışıklı. Bella ise sıradan duruyor. Etrafı kız kaynaması gereken erkekler tarafı olurken, bizim Bella iki yakışıklıyı peşine düşürmeyi başarıyor. İki erkeğin bir kıza kul köle olduğu bu durum Alacakaranlık serisinin genç kızlar arasında bu kadar tutmuş olmasının en büyük nedenlerinden biri olarak gösteriliyor.
- Alacakaranlık, vampir makyajının en iyi kullanıldığı filmlerden. Beyaz fondöten, kırmızı, pembe ağırlıklı göz ve dudak makyajını deneyin derim. İlginç ve farklı oluyor. Jacob gibi bir vücuda sahip olmak içinse gidilecek tek yer spor salonu tabii.
Rıza Kocaoğlu’ndan barışa çağrı
Genç oyuncuların insanlık meselelerine duyarlı olmalarına bayılıyorum.
Pazar Kelebek için röportaj yaptığım Rıza Kocaoğlu sohbet sırasında en fazla neyi anlatırken heyecanlandı biliyor musunuz; Garajİstanbul’da oynayacakları Türkiye’nin gündemini konu alan oyununu...
“Benim için çok değerli bir proje” diyor Rıza ve şöyle devam ediyor:
“Hassas bir konu olduğu için geniş bir danışman grubuyla çalışıyoruz.
30 yıldır süren bir savaş var. Kimisi buna savaş diyor, kimisi başka bir şey diyor. Bu kavram kargaşaları umurumda bile değil. Onlarla bir şey değişmiyor.
Sonuçta ölen insanlar var.
Hiçbir tarafta durmadan bu durumu yansıtan bir proje diyebilirim oyun için.
İçinde olmaktan en mutlu olduğum iş.
Bu durum hepimize değen bir şey. Tiyatroların da artık bunu gündeme getirmesi lazım. Bu durumu konuşmamak bizi mahvetti.”
Gerçekten de böyle konuşmayan, duyarlılık göstermeye bile çekinen sanatçılar nedeniyle yıllardır yerimizde saydık.
Neyse ki yeni nesil sinemada olsun, tiyatroda olsun hassas konuları konuşuyor, konuşturuyor artık.
Paylaş