Et yerim ama bir şartım var

Arkadaşlarla gittiğimiz işkembecide yediğim püreyi “işkembecide bir vejetaryen” notuyla paylaştıktan sonra Cansel Elçin’den bir mesaj geldi.

Haberin Devamı

Bana bir video yollamış.
Videodaki bilim insanları, kök hücrelerden hamburger yapılacağını ve et tüketimi için artık dana, koyun, domuz, tavuk, hindi, ördek vs. gibi hayvanların kesilmek zorunca kalmayacağını söylüyorlar.
Gelecekte artacak nüfusu doyurmak için bu yönteme başvurduklarını belirtseler de beni daha çok işin vicdanı boyutu ve hayvan hakları kısmı ilgilendirdi.
“Mezbahaların duvarları camdan olsa kimse et yemezdi” diyen Linda McCartney geldi aklıma.
Tarihte hayvanları öldürmeden et üretilebileceğini söyleyen ilk isim Winston Churchill’di aslında.
Churchill, 1931 yılında, “1980’lere gelindiğinde tavuk kanadı üretilecek” demişti.
1980’lerde olmadı ama günümüzde laboratuvarlarda et üretimi konusunda ciddi gelişmeler kaydedilmiş durumda.
2013 yılında Maastricht Üniversitesi’nden Mark Post ve ekibi labaratuvarda hamburger üretmeyi başarmıştı.
İnsanlar ilk kez mezbahada kesilen hayvandan değil kök hücreden üretilen eti yediler.
Ama daha yol uzun.
Memphis Meats dünyanın ilk üretim köftesini yaptı.
İsrailli SuperMeat firması tavuk hücresinden et üretti.
Sadece burger eti değil sosis ve hatta inek sütünün (ki bu veganlar için önemli bir gelişme) bile laboratuvarda üretilmesi söz konusu.
Laboratuvar etinin fiyatını markettekine yakın bir fiyata getirmek için çalışmalar sürüyor.
Eğer tüm bunlar hayata geçerse, et endüstrisinde hayvanlara yapılan işkence kadar salmonella, E. Coli, deli dana gibi hastalıkların, özellikle üçüncü dünya ülkelerini kasıp kavuran açlığın ve aşırı çiftlik hayvanı üretiminden kaynaklı çevre ve hava kirliliğinin de önüne geçilmiş olacak.
Laboratuvar üretimi et yüzde 96 oranında daha az sera gazı emisyonu, yüzde 99 daha az arazi, yüzde 96 daha az su demek.
Bir gün marketlerde laboratuvarda üretilen etlerin satılacağını biliyoruz.
Tek soru işareti, bunun ne zaman olacağı.

Haberin Devamı

Oscar’a Cem Yılmaz yorumu

Sinemaseverler, sinefiller, Oscar gecesini iple çekenler, Oscar muhabbetlerinden mahrum kalmak istemeyenler, pazartesi sabahına kadar Digiturk 1 no’lu kanalı takipte olun.
Bein Movies Oscars kanalında Oscar gecesine dek her gün bir başka Oscar’lı film gösteriliyor.
Akademi ödüllerinin dağıtılacağı 26 Şubat Pazar günü gece 00.00’da başlayacak canlı yayınlara kadar gün boyunca 2017’nin adayları izlenebilecek.
11.45’te En İyi Belgesel ödülüne aday “Denizdeki Ateş”, 13.45’te En İyi Animasyon ödülünün en güçlü adayı sayılabilecek “Zootropolis: Hayvanlar Şehri”, 15.50’de En İyi Görsel Efekt Oscar’ına aday “Orman Çocuğu”, 17.50’de En İyi Yapım Tasarımı Oscar’ına aday “Yüce Sezar”, 20.00’de En İyi Ses Kurgusu ve Görsel Efekt Oscar’larına aday olan 110 milyon dolarlık dev prodüksiyon “Deepwater Horizon: Büyük Felaket” ve 22.00’de özgün senaryosuyla 2017’nin Oscar adayları arasına giren “The Lobster” ekranda olacak.
Oscar gecesi ise hayli renkli geçecek gibi.
Törenin canlı yayını öncesinde stüdyoda Cem Yılmaz, Berrak Tüzünataç, Buğra Gülsoy ve Muzaffer Yıldırım olacak ve yorumlarını paylaşacaklarmış.
Amerika’dakinden bile daha eğlenceli Oscar programı bizde olacak anlayacağınız.

Yazarın Tüm Yazıları