Brad Pitt’ten yalnızlık senfonisi

Angelina Jolie’ye döndüğü, Jennifer Aniston’la yeniden evlendiği, öldüğü ya da kaza geçirdiği falan yok.
GQ ekim sayısı için Pasadena’da Zach Baron’a verdiği röportajın fotoğrafları internete düştü o kadar.
“Kendisinden daha yakışıklısı görülmemiştir bugüne dek” cümlesini 55 yaşındayken de kanıtlamış oldu yine.
Vizyonu takip edenler eylül ayında iki sağlam filmle karşımızda olduğunu biliyordur.
Quentin Tarantino’nun yıldızlar geçidi Bir Zamanlar Hollywood’da (Once Upon a Time in Hollywood) filminden iki hafta sonra, yarından itibaren “Ad Astra”da da Brad Pitt’i izleyeceğiz.
James Gray yönetimindeki “Ad Astra” yalnızlık, uzay ve insan etkileşimleri ile ilgili
bir film.
Brad Pitt burada
babasını aramak üzere uzaya giden bir astronotu canlandırıyor.
Uzaydaki yalnızlığın, tek başınalığın benzerini kendi hayatında da yaşadığını, Zach Baron’a verdiği röportajda etraflıca anlatmış.
Buradan yola çıkarak şöhretle ilgili de şu şahane tanımlamayı yapmış: “Şöhret bir ovada yalnız bir ceylan olmak gibi, sürüden ayrılmış bir ceylan, etrafı kaplanlarla çevrili. Mahremiyetiniz yok, avlanmaya açıksınız.”

Brad Pitt ve dini inançları

Brad Pitt, GQ röportajında
hayattaki seçimlerini şöyle açıklıyor: “Eskiden ilginç karakterler seçip, onları canlandırmak için uğraşıyordum.
Şimdi ise ilginç bir hayat yaşamak, farklı tecrübeler edinmek için çaba harcıyorum.”
Bizde oyuncular arasında dinsizlikten
söz edene pek
rastlanmaz, Brad Pitt
bu konuda da oldukça açık ve dürüst olmuş röportajında.
İnançlarına bağlı bir Hristiyan olduğu dönemlerin ardından dini sorgulamaya başladığını söylüyor.
Sonrasında sorgulamayı da bırakıp önce agnostik, devamında ateist olduğu dönemler gelmiş.
Ve son zamanlarda yine başa döndüğünü, inançları olduğunu itiraf etmiş ünlü oyuncu.

Hayvansever eğitmene ceza!

Ceza değil, ödül vermek lazım.
Maaşından kesinti yapmak yerine zam yapmak lazım.
Kınamak yerine gidip ellerinden, alnından öpmek lazım.
Binlerce kez teşekkür etmek lazım.
Rize Halk Eğitim Merkezi Müdür Yardımcısı Rukiye Yılmaz, makam odasında yaralı hayvanlara yer açtığı, onları tedavi ettiği için cezalandırıldı.
Görev yeri değiştirildi ve maaşına da kesinti uygulandı.
Kendin yapamıyorsan bari yapana dokunma, engelleme derler.
Ama olmuyor işte.
Yaralı, hasta hayvanlara bakarak en zorunu yapan bir kadına hayat böyle dar ediliyor.
Onu şikayet edip bu cezayı aldıranları Allah’a havale ediyorum.
Ve başta Rukiye
Hanım olmak üzere, hiçbir çıkarı olmadan bu dilsiz masumlar için çaba, emek harcayan herkesi kutluyor, her türlü yanlarında olduğumuzu belirtmek istiyorum.
Milli Eğitim Bakanlığı hayvansever bir müdür yardımcısını, çocuklara güzel örnek olduğu için el üstünde tutmalı, hatta şartlarını iyileştirmelidir.
Rukiye hanımlar ceza almasın, azalmasın, tam tersine çoğalsınlar.