Belediye başkanı oyuncu olursa

Corporate Film Fest şöyle bir şey; iş arkadaşları bir araya geliyor, Akbank Sanat’ta usta sinemacıların atölyelerine katılıyor, senaryo yazıyor, oyunculuk yapıyor ve ortaya bir film çıkarıyorlar.

Bir telefon operatörü, bankacı ya da belediye çalışanı bu sayede oyuncu, senaryo yazarı ya da yönetmen olabiliyor.

O arada işyeri çalışanlarının sinema sevgisi, takım ruhu ve kurumlarına bağlılığı da gelişiyor tabii.

Bu yıl yarışmaya Global Bilgi, Turkcell, Vodafone, Çelebi Holding, Kadıköy Belediyesi, Natro, Pfizer, Mercedes Benz Finans, Boyner, Club Sporium ve HSBC katıldı.

Onları kıskandım gerçekten, seneye umarım Hürriyet ya da Kanal D olarak bu festivale biz de katılırız.

Arkadaşlarımla birlikte film yapmak güzel olur.

YOLDADIR GELİYORDUR

Geleyim filmlere.

Bir call center kuruluşu olan Global Bilgi, belgeselinde 6 bin çalışanı olan bu kurumun nasıl işlediğini anlatıyor.

Turkcell ekibi filmlerinde cep telefonu öncesini anlatmış. Filmi izlerken anladım ki, "yoldadır geliyordur" demeyi unutmuşuz gerçekten.

Vodafone "geyik bahane film çekmek şahane" diyerek entrika, aşk ve heyecan dolu bir film çekmiş.

Çelebi Holding’in kurmaca filmi bence bir yıldız doğurdu. Filmdeki rolüyle En İyi Erkek Oyuncu Ödülü alan Ozan Kadıoğlu’na jüride yer alan Derviş Zaim, Tolga Örnek, Sırrı Süreyya Önder gibi yönetmenlerden teklif gelir mi bilmiyorum ama Kadıoğlu’nu dikkate almakta fayda var.

Natro’nun filminde sanal ortamda dilenen teknolojik dilenciler, hatta internette antivirüs duası yapan falcılar bile var.

Müka Matbaa, belgeselinde bir defterin ortaya çıkış macerasını anlatmış.

Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da önemli ödülleri toplayan Pfizer çalışanları iş dünyasında takılan maskeleri, insani değerlerini yitiren iş dünyasını konu almışlar.

Mercedes Benz Finans’ın bir motorkuryenin hikáyesini anlatan filminde rol dağılımı ilginç; genel müdür çaycı rolünde.

Club Sporium’un filmini çok sempatik buldum. Senaryo yazarı olan dış ses ana kartaktere yapmadığını bırakmıyor.

HSBC çalışanları ödül töreninin başında müthiş bir dans şov sundular bize. Filmlerinde ise şalteri atan çalışanlar uzun eşek de oynadılar, bilgisayarlarına ilan-ı aşk da ettiler. Çılgın bir çalışmaydı anlayacağınız.

DÖRT DÖRTLÜK SELAMİ ÖZTÜRK

Yarışan filmler arasında bana en ilginç geleniyse Kadıköy Belediyesi’ne ait olandı. Kadıköy Aşkına adlı filmin çekimleri sırasında zabıtaların, zabıta müdürünü işportacı sanıp kovalamış olmaları şaka gibi gerçekten.

Filmi izlerken bir baktım Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk de filmin oyuncuları arasında.

O an filmin seti geldi gözümün önüne.

Düşünsenize, bir belediye çalışanı yönetmen, başkan ise oyuncu oluyor ve as, üstüne şöyle oyna, böyle oyna diyor!

"Kadıköy için dört dörtlük, Selami Öztürk" sloganıyla hatırladığım ve Kadıköy’e çok şey kattığını düşündüğüm başkan filmde de dört dörtlüktü gerçekten. Usulen adaylar arasında değildi tabii.

Olsa bir ödül de bizden çıkabilirdi kendisine.

Cep telefonum bozuldu, hükümsüzdür

Cep telefonu değiştirmenin en berbat yanı nedir bilirsiniz.

Kartın hafızası sınırlı olduğundan ve sizin rehberdeki yüzlerce telefon numarası bir cihazdan diğerine geçmediğinden her seferinde başlarsınız sil baştan rehber yapmaya.

Rehberin sonu gelmeden o telefon da eskir ya da bozulur zaten.

Blackberry telefonumdaki rehberde ’F’ harfine henüz gelmiştim ki, telefonu yere düşürdüm ve kapağını kırdım.

Telefon çalışıyor ama üflesen dökülecek, o durumda.

Yenisiyle değiştirsem hem üstüne para vereceğim hem de ’F’ye gelene kadar yine göbeğim çatlayacak, gözlerim bozulacak.

Servise gittim, tamir için.

Telefonumu ancak 10 gün sonra geri verebileceklerini söylediler. Bu, 10 gün boyunca mail alamamam anlamına geliyordu.

Eskisini verip, fark ödeyerek yenisini alabileceğimi de hatırlatmadan geçmediler tabii.

Ya 10 gün bekle ya da yeni telefon için ekstra para ver, üstelik bir de rehber yenile.

Yok mu bunun anında kapak değiştirip, aynı telefonla devam etme yolu?

Yokmuş işte.

Akiza Bilişim Akademisi’nin cep telefonu tamir kursları açtığını duydum.

Bu kurslara katılmayı planlıyorum.

Kendi işimi kendim, hem de daha çabuk yaparım.