BİZ maalesef katılamadık. Ama Ankara’nın -belki daha doğru ifadeyle Türkiye’nin- "tarih" yazdığı büyük "Cumhuriyet Mitingi"ni televizyon kanallarından olabildiğince izledik.
Hemen belirtelim:
Ankara dün tarih yazarken, televizyon kanallarının pek çoğu ya seviyesi düşük dizilerle yahut da Amerikan filmleriyle izleyici oyalamakla meşguldü.
Bu açıdan 14 Nisan 2007 aynı zamanda, "medyanın sınıfta kaldığı" gündü.
Daha ayrıntıya girmeyelim...
Ankara’daki miting, tereddütsüz ifadelerin ortak diliyle söylemek gerekirse, sadece Cumhuriyet tarihinin değil, tüm Türk tarihinin anımsanabilen en büyük mitingiydi.
Miting genelde "Bağımsız Türkiye"nin sesiydi ama özelde, "Tayyip Erdoğan’ın Çankaya’ya çıkmasına karşıyız" diyordu. "Erdoğan cumhurbaşkanı olursa laik Cumhuriyet’in en önemli kalesi, İslamcı bir zihniyetin eline düşer" diyerek karşı çıkanların tepkisini yansıtıyordu.
Bu mesajı hiçbir parti adına değil, Atatürk’ün izinden ayrılmayan siviller olarak veriyordu.
En ilginç yanı da... Bu eşi -ülkemizde- görülmemiş çaptaki mitingin, şimdiye kadar yapılmışların en medeni, en düzenli, en güler yüzlü ve en anlamlısı olmasıydı.
Katılanları rakamla ifade etmek isteyenlerin hiçbiri net bir şey söyleyemez. Ama rakam ister "300 bin" ister "milyon" olsun... Hiç fark etmez.
Büyük Atatürk’ün Türkiye’si dün Ankara’daydı.
Mitingi canlı yayınla izleyicilere aktaran maalesef çok az sayıdaki kanalda verilen bilgilerden bize en çarpıcı geleni, mitinge katılan kitlenin profiline ilişkin gözlemlerdi:
Nihat Genç isimli yazar, "Katılanların yüzde 60-70’i kadındı" diyordu. Hemen hepsinin eğitimli ve meslek sahibi insanlar izlenimi verdiklerini, "Yaş ortalamasını 40 ila 60 tahmin ettiğini" söylüyor, tüm kitle içindeki gençlerin yüzde 25 kadar olduğunu vurguluyordu.
Kadınların yoğunluğu bizce önemlidir. Nitekim her fırsatta söyleriz:
"Kadınların üstlendiği hiçbir mücadele yenilgiyle bitmez."
Sadece kadınlar değil, gözlemcilerin ortak ifadesine göre yurdun her tarafından Ankara’ya gelen binlerce -belki on binlerce- insan da dün Atatürk’ün sahipsiz olmadığını haykırıyordu.
O nedenle dün Ankara’yı görenler ve yaşayanlar laik Cumhuriyet’in, halenkarşı karşıya bulunduğu tehlikelere rağmen bu sınavdan da başarıyla çıkacağına güvenmeliler.
Yeri gelmişken bu mitingin asıl muhatabı olan Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarına ve özellikle Tayyip Erdoğan’a dostça söyleyelim:
Bu kadar insan, -engelleme amaçlı çabalara rağmen- bu kadar muhteşem bir miting için Ankara’ya koşuyorsa, orada ciddi bir uyarı var demektir. O, "İktidar olmanıza bir şey demeyiz ama laik rejimi çürütüp bozmanıza izin vermeyiz" mesajıdır.