DOKUNULMAZLIKTAN söz edenlere, "Sadece milletvekili dokunulmazlığını düzeltmek sorunu çözmez. Türkiye bir imtiyazlı kesimler ülkesidir. O nedenle tüm kesimlerin ayrıcalıkları ele alınır, hep birlikte kaldırılırsa anlamlı olur" türü demeçlerin sahibi Adalet Bakanı Sayın Cemil Çiçek acaba dünkü gazeteleri okumuş mudur?
Okuduysa Emniyet Genel Müdürlüğü’nün illere gönderdiği son "imtiyaz genelgesi" hakkında ne düşündüğünü açıklamalıdır.
Genelge biliyorsunuz, tüm Emniyet Müdürlüklerine, "Askerler bir olayda suçüstü halinde yakalansalar bile gözaltına alınmayacak" talimatını veriyor.
Buna göre polis bir suç olayında askeri şahısla karşılaşırsa, onu orada alıkoyacak ve derhal söz konusu askerin bağlı olduğu komutanlığı bilgilendirecekmiş. Alıkonan şahıs o komutanlıktan gönderilen kişiye teslim edilecek, ayrıca dosya da aynı yere gönderilecekmiş.
Sayınız ki polis bir adam öldürme olayına el koydu. Soruşturma sırasında failin yüzbaşı rütbesinde bir subay olduğunu saptadı. Yüzbaşıya "Buradan katiyen ayrılmayın. Durumu komutanınıza bildireceğim" dedi. Yüzbaşı da, "Sen bana karışamazsın" diyerek çekti gitti.
Polis bu durumda ne yapacak?
Tek kelimeyle hiçbir şey... Sadece failin ardından boş boş bakacak.
Oysa aynı olayın sanığı örneğin milletvekili olsa, polis "ağır cezayı gerektiren bir suçüstü" durumu söz konusu olduğu için, Anayasa’nın 83’üncü maddesi gereğince o milletvekilini "sorguya çekebilir, tutuklanmak üzere savcılığa sevk edebilir ve yargı huzuruna çıkmasını" sağlayabilir.
Açık konuşalım... Polis milletvekiline dokunamaz, yargıca, savcıya ceza kesemez, askere dokunamaz, hele iktidar partisinin bir mensubu söz konusuyla ona hiç dokunamaz.
Bu durumda polisin gücü sokaktaki sahipsiz vatandaştan başka kime yeter?
Bu çelişkiye değiniyoruz, yetkililerimizin söyledikleri ile yaptıklarının birbirini tutmadığını göstermek için...
Çelişkiden söz etmişken...
Her türlü dokunulmazlığa ve ayrıcalığa karşı olduklarını, o nedenle tüm ayrıcalık konularının birlikte ele alınıp kaldırılmasını isteyen Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) iktidarının elini tutan mı var?
Bir yandan "her türlü ayrıcalığa karşı" oluyorlar, öte yandan sahtekárlık hükümlüsü Necmettin Erbakan için özel infaz yasası çıkartıyorlar.
Efendim bu genelgeye, birkaç hafta önce Ankara’da polisin yaptığı operasyon sırasında yakalanan ve gözaltına alınarak adalete sevk edilenler arasında bir de yüzbaşının bulunması sebep olmuş. Çünkü bir yüzbaşının sivil zanlılarla birlikte gözaltına alınması "bazı rahatsızlıklar" yaratmışmış.
Polisin bir subayı gözaltına almasından rahatsız olanlar o duyarlıklarını üç sene önce Süleymaniye’de 11 askerimizin başına Amerikalılar çuval geçirince gösterselerdi daha iyi olmaz mıydı?