Paylaş
Milletvekillerinin, “Testim pozitif çıktı” açıklaması yapmadığı gün yok gibi. Bu kervana, son olarak kürsüden herkesi uyaran TBMM Başkanvekili Süreyya Sadi Bilgiç de katıldı.
Geçen hafta bu köşeden, kurallara uymayan vekilleri, “Arkadaşlar maskenizi çıkarmadan bağırın, bir parçaçık yedi metre yol alıyor, kendinizi düşünmüyorsanız, bizi düşünün” diye uyardığını duyurduğumuz Bilgiç de virüs kaptı. Anlaşılan virüs, yedi metre yol alarak onu da buldu.
Tedavisi evde süren Bilgiç’in kızı da maalesef babası yüzünden hastalandı. İkisinin de durumu iyiye gidiyor. Bilgiç, uyarılarında ne kadar haklı olduğunu kanıtladı ama her ara verildiğinde başkanlık divanının arkasındaki odaya, herkesin toplanıp, koyu sohbete dalmasını önleyemedi.
Çünkü, partilerin grup başkanvekilleri başta olmak üzere, özellikle AK Partili vekiller, o küçük odada sohbet edip, çay-kahve molası veriyor. Başkan ve başkanvekillerinin dinlenme odasında, bazen 10 kişi olabiliyor.
Aynı günlerde, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’ndaki bütçe görüşmelerine HDP Bitlis Milletvekili Mahmut Celadet Gaydalı’nın COVID-19 testinin pozitif çıkması üzerine ara verildi. Gaydalı, test sonucunun pozitif olduğunu bütçe görüşmelerinde, gelen mesajla öğrendi. Salon boşaltıldı, dezenfekte edildi. Gaydalı evine gitti, yanında oturan milletvekilleri de tedbir amaçlı test yaptırdı.
Meclis’te virüs vakaları öyle arttı ki; şimdi siyasiler, yüz yüze görüşmelerini ve programlarını askıya almaya hazırlanıyor. Artık online dönemi geçen nisan ayı gibi yeniden yoğunlaşacak. Yeni önlemler almaya hazırlanan TBMM yönetimi, zorunlu bütçe mesaisinin ardından, Meclis’i bir süre tatil etmeyi planlıyor. Tabii, bir de kürsü arkasındaki dinlenme odasına ziyaretçi yasağı gelecek.
HADİ GARİ MOĞLA…
Vatandaşların ilgisini koronavirüse çekmek ve kurallara uymasını sağlamak için geçtiğimiz mart ayından beri her yerde olduğu gibi, yerelde de birbirinden ilginç yollara başvuruluyor. 8 ay boyunca, belediyelerin vatandaşları uyarmak için yerel ağız ve şive kullanarak yaptığı duyuruları, billboardları gülümseyerek izledik. Son derece yaratıcı olan ve halka ulaşmak için farklı yolları deneyen bu yerel yöneticileri tebrik etmek gerekir.
Isparta Belediye Başkan Yardımcısı’nın yerel şiveyle yaptığı konuşma, Rize’deki cami anonsundan, “Köyde korovirüs yok, dedikodu da yok, evde kalun, daa” anonsu ilgi çekmişti. Bodrum’da “Napıtdorun dışarda, oturagosene evinde”, Van’da “Hani evde kalidin” ilanları herkesi gülümsetmişti.
Muğla da şive konusunda hiçbirinden geri kalmadı. Son olarak TBMM’de Muğla milletvekillerinin arkadaşlarına gönderdiği, duyuru herkesi gülümsetti. Muğlalıların şirin üslubuyla uyarı elden ele dolaşıyor şimdi Meclis’te:
“Hadi gari Moğla-Maskeni takıvecen- Elini yıkayıvecen- Acık öte duruvecen- Cavurun mikrobunu kovuvecen.”
PANDEMİ MAĞDURU EĞTİMCİLER
Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de pandemiden öncelikle etkilenen meslek grupları oldu. Hizmet sektörü, pandemi nedeniyle çok kan kaybetti. Ancak, bir meslek grubu daha var ki; bu süreçte en az diğerleri kadar mağdur oldu.
Umut Erdem’in aktardığına göre, pandeminin başladığı mart ayından bugünde kadar, işsiz kalan ve istifa eden öğretmen sayısı 24 bini buldu. CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır, Bakan Selçuk’un yanıtlaması üzere Meclis Başkanlığı’na verdiği önergesinde, “Özel okullarda görev yapan kaç öğretmen ve eğitim emekçisi işlerinden çıkarılmıştır? Pandemi nedeniyle kaç özel eğitim kurumu kapanması için Bakanlığınıza başvuru yapmıştır?” diye sordu.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk ise verdiği yanıtta, 13 Mart’tan itibaren çalışamaz duruma gelen öğretmenler ve kapanan özel eğitim kurumlarının sayısını verdi. Selçuk, “13 Mart 2020 tarihinden bu yana 23 bin 891 istifa eden, 30 görevine son verilen öğretmen bulunurken, 358 özel öğretim kurumu da kapanmıştır” dedi.
Bakanın ortaya koyduğu gerçek, sadece bir meslek grubundaki sorunun büyüklüğünü göstermesi açısından çarpıcı oldu. Özel eğitim kurumlarının velilerden tam eğitim bedeli alıp, sonra online eğitim vermesi ise başka bir kriz olarak ortaya çıkmıştı. Eğitim için alınan vergilerde indirime gidilerek, ücretlerin bir kısmının velilere geri ödenmesiyle ara formül bulunmaya çalışıldı. Ancak, hiçbiri sorunun derinliğini hafifletmedi. Hem bu kurumlar, hem özel okullarda çalışırken işsiz kalan öğretmenler, hem de küçük bir servet ödedikleri özel okullardan gerekli eğitimi alamayan öğrenciler ve velilerle ilgili acilen çözüm üretilmesi gerekiyor.
Paylaş