Paylaş
Birçok kez plan değiştirildi, ev ortamında eğitimin zorluğunu anlatan veli şikâyetleri gökyüzüne ulaştı.
Milli Eğitim Bakanlığı ise normalleşme sürecine ilişkin hazırlıklara başladı. Umut Erdem’in aktardığına göre, bakan Ziya Selçuk, CHP Muğla Milletvekili Suat Özcan’ın önergesinde bu çalışmaları ayrıntısıyla anlattı. İşte size, öğretmenlerin COVIDSAVAR kıyafetlerinden dezenfekte edilmiş okul sıralarına kadar yeni dönem hazırlıkları:
- Okulda hijyen şartları konusunda, eğitim, gözetim ve rehberlik hizmeti verilirken, ‘Koronavirüs Koruma ve Kontrol Önlemleri’ konulu yazı, afiş, broşürler kullanılarak, bilgilendirme sağlandı. Okullarda ‘hipoklorit esaslı yüzey dezenfektanı’ kullanılarak dezenfeksiyon uygulamalarına devam edilmektedir.
- Çalışanların koronavirüs salgınının etkilerinden korunması için serbest ve sade, yapılan işe ve temsile uygun, günlük değişen veya virüsün etkilerinden arındırılmış kıyafetler giymeleri hakkında bilgilendirme yapıldı. Kişisel hijyen, sağlıklı beslenme konularında içerik çekimleri yapılmıştır.
- Yeni eğitim öğretim döneminde hijyen ve enfeksiyon konularında TSE ile işbirliği yapılarak, okullardaki tüm alanlarda standartlar oluşturulması için çalışmalar yürütülmektedir.
Bakanlık altyapı açısından, COVIDSAVAR kıyafetler dahil, yeni döneme hazır gibi!
Ancak insan faktörü devreye girdiğinde sistem nasıl işleyecek o önemli.
SÜTTEN AĞZI YANAN...
SİYASETTE doğru tanımlama, doğru anlatım çok önemli. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık geçen haftalarda, kadına yönelik şiddetteki artışın “tolere edilebilir” olduğunu söylediğinde, yer yerinden oynadı. Meclis tutanaklarındaki bu sözleri, bakanı ciddi sıkıntıya sokmuş olmalı ki, TBMM’ye yaptığı son ziyaretinde çok temkinliydi.
Hatta ‘Sütten ağzı yanan yoğurdu üfleyerek yer’ misali, yanlış anlama olasılığı olan yeni sözlerini bu kez son dakikada toparladı. Bakanın TBMM tutanaklarında yer alan son sözleri, Türkiye’deki kadın sığınma evleriyle ilgiliydi. Bu evlerin sayılarının yeterli olduğunu anlatırken, şunları söyledi: “Uluslararası verilere göre baktığımızda, ülkemizde hizmet kadın konuk evleri yatak kapasitesi, ülke nüfusuna oranla Avrupa Birliği’ne üye ülkelerin üzerinde bir standarda sahip. Tabii, bunu söyleyince yine şöyle anlaşılmasını istemem; ‘Türkiye’de kadın konukevi yatak kapasitesi sayısı yeterli, efendim, herkesten daha iyiyiz’ filan anlaşılsın istemem. Geçen haftaki konuşmamdan dilim çok yandığı için ufak bir uyarı yapmak istiyorum. Kıymetli basın mensubu arkadaşlarım, bunu yeterli kabul etmiyoruz. Sadece oransal bir veri veriyoruz. Bizim kendi kadınlarımıza çok daha iyi standartlarda, daha yoğun hizmet sunmamız gerekiyor.”
Dediğimiz gibi, siyaset aynı zamanda kendini doğru ifade etme sanatı.
Meclis tutunakları da siyasetçi karnesi gibi. Her tür örnek mevcut.
Paylaş