Paylaş
Küçüklükten itibaren kitap okumanın, yorumlamanın ayrıcalığı bu sınavda gün yüzüne çıktı. Uzmanların hem sınav sonrası, hem de sonuçların açıklanmasının ardından ortak yorumu şu oldu: "Türkçe'yi yapanlar avantajlı oldu."
Türkçe sorularını yapanlar birkaç tık öne geçti, diğer adayları eledi. Matematik ve fen testlerinde her zaman düşüş olurdu, ama asıl sürpriz beklenildiği gibi Türkçe'den geldi.
Bütün bunlara bakınca kitabın, okumanın önemi bir kez daha ortaya çıkıyor. Artık okulların bu konuda önemli adım atması gerekiyor. İlköğretimin ilk aşamasından itibaren kitabı, okumayı sevdirecek formüller bulmalılar. Ancak, okuma deyince öğrencilere uzun listeler halinde kitap isimlerinin verildiği, zorunlu olduğu, dayatıldığı bir formülden söz etmiyorum. Tam tersi çocukları ve gençleri okumaya iştahlandıracak, sevdirecek projeleri artık bulmaları gerekiyor.
Türkçe ortalaması 100 üzerinden 45
Final Dergisi Dershanesi'nin Rehberlik Koordinatörü Celil Vardar, geçen yıl Temel Matematik testinde yaşanan soru çözüm ortalaması düşüşü bu yıl Türkçe testinde yaşandıığının altını çizerek, "Türkçe testinde son sınıflar düzeyinde soru çözüm ortalaması yüzde 3,72 düşerek yüzde 18 oldu. 40 soruluk Türkçe testinde 35 ve üzerinde net çıkaran öğrenci sayısı yüzde 54 azalarak 142.752'den 77.429'a düştü. Hatırlanacağı gibi 2011-YGS'de de Temel Matematik testinde bir önceki yıla göre ortalama yüzde 3,9 oranında düşerek 11,4'ten 7,5'e inmiş; 35 net ve üzerindeki öğrenci sayısı da 74.347'den 30.633'e düşmüş ve Matematik testi eleyici ve belirleyici test olmuştur. Bu yıl da eleyici test Türkçe oldu. Ana dili Türkçe olan bir ülkede lise bitirmiş adayların soru çözüm ortalamasının yüz üzerinden 45 olduğunu görüyoruz" diyor.
***
Süreyya Ciliv: Üniversiteden mezun olduğumda en düşük maaşlı iş teklifini kabul ettim
Turkcell'in CEO'su Süreyya Ciliv, geçtiğimiz hafta Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nda liselilere hayatından örneklerle ilginç mesajlar verdi. Her cümlesi doğrusu ders niteliğindeydi. Ortaokulda iken TÜBİTAK'ta matematik 3'üncüsü olan Ciliv, "Bugünkü yerime dişimle tırnağımla çalışarak geldim" dedi.
Yaşamı boyunca hep ilim, bilim ve yeniliğin peşinde koştuğunu anlatan Ciliv, burs alarak gittiği Amerika'daki ilk gece otel odasında sabaha kadar uyuyamadığını samimiyetle aktarırken gençlere de "Fark yaratacak projeler peşinde koşun" mesajını verdi.
Doğa Koleji'nin 5 yıldır yaptığı t-MBA zirvesindeki konuşmasında Ciliv, Amerika'daki üniversite eğitimi sırasında bursunun üç ay gelmediğini anlatarak, "25 cent ile 3 ay dolaştım. Ama pes etmedim" dedi.
Süreyya Ciliv Harvard Business School'da iki yıllık iş idaresi yüksek lisans programında mezun olduğunda 11 iş teklifi aldığını belirterek şunları söyledi:
"Aldığım iş tekliflerinde en yüksek ücret 110 bin dolar, en düşük de 29 bin dolarlıktı. Ben en düşük olanı kabul ettim. Çünkü, bu işyeri yeni teknoloji ve yeni bir iş alanı idi. Kısa dönemi değil, uzun dönemi düşündüm. Gelecek buradaydı. Siz de sevdiğiniz işi yaparsanız başarı kendiliğinden gelir ve hayal ettiğinizden fazlasını kazanırsınız. Her bir bireyin kendinin bile takdir edemeyeceği kadar büyük potansiyeli var. Büyük işler yapmak takım ve zaman istiyor. Sizler de o takımın lideri olun. Ne olursa olsun dürüst olun. Başarılı olmak için çok derin araştırma yapın. İnternet, dergi, kitap, gazete ne olursa olsun seçtiğiniz konuyla ilgili derin bilgiye sahip olup, fark yaratın."
Paylaş