Paylaş
Adını anmanın bile insanın içini ısıttığı 90’ların başında, Cebeci’deki İltekin İlkokulu’ndan sınıfça yola çıkıp, sevgili öğretmenimiz Leman Özveren’le birlikte postaneye kadar yürüyoruz. Mektup ve kartpostal nasıl yazılır öğreniyor, hazırladığımız kartpostalları yakınlarımıza gönderiyoruz. O günden sonra geçen 25 yılda kaçımız bir daha mektup yazdı, kartpostal yolladı bilmiyorum. Ben 20 küsur yıllık bir aradan sonra, iki sene önce ‘Postcrossing’le tanıştım. Posta kutusuna faturadan başka bir şey düşmeyen ve uygulamadan haberdar olmayan kartpostal meraklıları için, bu sınırları olmayan renkli projeyi anlatmak istiyorum.
Postcrossing, katılımcıların tüm dünyadan ücretsiz kartpostal almasını sağlamak amacıyla kurulmuş bir internet sitesi. postcrossing.com’a üye olduktan sonra bir adres talep ediyor, sistemin her katpostala özel olarak verdiği kimlik numarasıyla birlikte kartınızı belki dünyanın bir ucuna, belki adını bile duymadığınız bir şehre gönderiyorsunuz. Kimlik numarası, kartpostalınızı sisteme özel olarak tanıtıyor ve alıcının kartpostalınızı Postcrossing’e kayıt edebilmesini sağlıyor. Gönderdiğiniz her kartpostal için sizin posta kutunuza da bir tane geliyor.
14 Temmuz 2005’te başlayan ‘Postcrossing’ macerası kapsamında, 4 Ekim tarihine kadar yaklaşık 38 milyon kart gönderildi. İnternet sitesini ise, 41 farklı dilde konuşan 625 bine yakın üye kullanıyor.
ZARFTAN KETÇAP ÇIKTI
Siteye ilgi alanlarınızı yazarak, size kartpostal gönderecek kişilere nelerden hoşlandığınız hakkında fikir verebilirsiniz. Bazı kullanıcılar kartpostalını zarfsız almayı tercih ederken, bazılarıysa özellikle zarflı yollamanızı istiyor. Yollayacağınız kartı seçerken alıcının ilgi alanlarına göz atmayı unutmayın. O anki hava sıcaklığını, Türkçe bazı kelimeleri ve alıcının dilindeki karşılıklarını da yazabilirsiniz. Kimi kullanıcılar, koleksiyonunu yaptıkları bazı ufak eşyaları talep edebiliyor. Bu taleplere karşılık birkaç kez gazete kupürleri, dergi sayfaları yolladım. Son olarak bir kullanıcının Ankara’da yaşayan arkadaşıma bir paket ketçap yolladığını duyduğumdaysa epey şaşırdım. Uzaklarda yaşayan, hiç tanımadığınız insanların hikayelerini ve tesadüfleri posta kutunuza taşıyacak bu sürpriz dolu dünyaya adım atmanızı öneririm.
‘Postcrossing’e dahil olmak, gelen birbirinden renkli kartpostalları bir kutuda biriktirmek, zaman zaman onları yeniden okumak çok keyifli. Fakat sizi bir meseleyle de karşı karşıya bırakıyor. Kartpostal bulmak... Öncelikle elinize şehrin pek de iyi olmayan karelerinden oluşanları geçecek. Üzülmeyin. İnternette ufak bir araştırma yaptığınızda, kendinizi Ulus’taki kırtasiyelerde bulacaksınız. PTT’den, üzerinde çoğunlukla ‘Bayramınız kutlu olsun’ yazan kartpostalları da ücretsiz olarak alabilirsiniz.
DENİZ OSLU’DAN ANKARA TASARIMLARI
Öte yandan, Ankara’da kartpostal tutkunlarının bitmek bilmez arayışına renkli tasarımlarıyla ilaç olan bir isim var. Aktif bir postcrossing kullanıcısı olan Deniz Oslu, bir süredir umulmadık mekanlarda suluboya kartpostal tasarımlarıyla kentlinin karşısına çıkıyor. Kendine has üslubuyla, birkaç çalışmasını gördükten sonra her karşılaştığınızda eski bir dosta rastlamış gibi hissedeceğiniz eserlere imza atan Oslu, tasarımlarını, apinchofsketches.com internet sitesi ve sosyal medya hesapları üzerinden takipçileriyle paylaşıyor. Çalışmalarını kentteki butik dükkanlarda ve başka bir yazının konusu olabilecek üçüncü dalga kahvecilerde bulabileceğiniz Oslu’nun ODTÜ kartpostallarını ise sadece odtuden.com.tr veya ODTÜ Sosyal Hizmetler Binası’ndan satın alabilirsiniz. Sanatçının suluboya çizimleri arasında Ankara Kalesi, Hitit Güneşi Kursu, Ankara Palas, Zafer Anıtı, dolmuş ve simidin de aralarında bulunduğu, kentten semboller yer alıyor.
Paylaş