Paylaş
kosukadini.com internet sitesinde, “Başkalarının ne dediği değil de, bizim ne düşündüğümüz ve istediğimiz önemli. Erkek egemen bir toplumda, ‘Kadın olarak koşmak’ için aradığınız cesareti bu sayfalarda bulabileceğinizi umuyorum” diyen Koşu Kadını, 15 Nisan’da Çayyolu’nda düzenleyeceği Kadınlar Koşusu’yla üçüncü yaşını kutlayacak.
İSTEMEK YETER
Ankara merkezli amatör koşu deneyimlerini paylaşan Koşu Kadını, bu üç yılda pek çok etkinlik yaptı. Daha çok kadına spor yapmaya başlamakta hiçbir zaman geç kalmadığını anlatmak için çabaladı, koşmaya başlayacaklara kaynak olması amacıyla okuduklarını ve deneyimlerini paylaştı, farklı kadınların hikayelerini kaleme aldı. Yapabildiklerinin yanı sıra yapamadıklarını da açık yüreklilikle anlatırken, “Biz kadınlar her şeyi başarabiliriz. Yeter ki içimizde biraz heyecan, istek olsun” demekten hiçbir zaman vazgeçmedi. Koşu Kadını’nın internet sitesini ziyaret ederek, ‘Hangi nabız ne ifade eder, ne zaman esneme yapmalı, koşuda doğru nefes, kış koşularında devamlılık ve kıyafet seçimi, tipik koşucu sakatlıkları ve belirtileri’ gibi pek çok konuda bilgi edinebileceğiniz gibi, aradığınız motivasyonu ve cesareti de bulabilirsiniz. Sporda, sanatta, sokakta, okulda, iş hayatında ufak bir kız kardeşlik ağı örüldüğünde, son dönemlerde sosyal medyadaki ünlü söylemle, ‘Dünya bir dakikalığına güzelleşiyor.’
ANKARA KOŞUYOR
Anlatmak istediğim bir diğer oluşumsa, Ankara merkezli amatör bir koşu grubu olan Ankara Koşuyor. Koşmaya yeni başlayanları desteklemeyi ve ulusal yarışlara katılmayı amaçlayan grup, çarşamba akşamları ve cumartesi sabahları ODTÜ, Eymir ya da Anıttepe’de kısa ve hafif tempolu koşular yapıyor. Koşu yerlerini ve saatlerini sosyal medya hesaplarından duyuran Ankara Koşuyor, ısınma, ayakkabı tercihi, beslenme gibi konularda bilgilendirici yazılar da paylaşıyor. Oluşumu sosyal medya hesaplarından takip edebilir, dilerseniz gruba dahil olabilirsiniz.
NEFES OLMAYA DEVAM ETSİN
Alternatif Ankara hayatının takipçisi Lavarla, geçtiğimiz hafta Seğmenler Parkı’nda düzenlenen etkinlikte çekilen yukarıdaki üzücü fotoğrafı şu notla paylaştı:
“Seğmenler Parkı sezonunu Ankara’yı ısıtan güneşle açtık. Hep beraber çok eğlendik, çok güzel vakit geçirdik. Eğlendik eğlenmesine ama kalabalık gittiğinde geriye kalan tablo bizleri çok üzdü. Seğmenler Parkı birkaç senedir şehrin ortasında nefes almamızı sağlayan nadir yeşil alanlardan. Oysa park fotoğraftaki haliyle ona hiç de kıymet vermediğimizi vurdu yüzümüze bugün. Seğmenler Parkı uzun yıllar bize nefes olmaya devam etsin diye kıymetini bilelim. Fotoğraf: Cihangir Çakıcı”
Gizem Pehlevan ise Sonne Presents Seğmenler Fest’in facebook’taki etkinlik sayfasına şu notu düştü:
“Güneşe susamış Angaralılar olarak festivalde güldük, eğlendik, baharın tadını çıkarttık. Ama söylemeden geçemeyeceğim bir şey var. Özgürce biraraya geldiğimiz, çıplak ayak dolaştığımız, güzel muzik dinleyip dans edebildiğimiz ve en önemlisi yeşili görebildiğimiz bir tek Seğmenler var. Onu da el birliğiyle kirletmiş olmaktan hep beraber utanç duymalıyız! Dün montumuzu serip oturabileceğimiz temiz kalmış bir avuç çimen bulmakta zorlandık. Her yer çekirdek kabuğu veya kaka doluydu. Herkes kapısının önünü süpürmeyi öğrenebilse keşke... Bir sonraki festivalde müzik ve eğlence kadar çevre bilinci de oluşturabildiğimiz, elimizdeki bir avuç yeşili koruyabildiğimiz bir etkinlik olmasını diliyorum.”
Paylaş