Paylaş
Buna göre, işsiz sayısı 59 bin kişi artarak, 3 milyon 204 bin oldu. Böylece işsizlik oranı yüzde 10,8 seviyesinde gerçekleşti. Hal böyle olunca da kimi kesimler, durumu, tarihin en yüksek işsizlik seviyesi olarak nitelendirdi.
Salt rakamlara bakacak olursak, bu tespiti doğru kabul edip, işsizliğin ciddi boyutlarda seyrettiğini söyleyebiliriz. Ancak bu iş, sadece iki rakama bakarak, yorumda bulunacak kadar basit değil. Biraz analiz yapıp, rakamları farklı okumak gerekiyor. Nasıl mı? Anlatayım. Eminim birileri diyecektir ki, ‘öyle de okusan böyle de okusan rakamları alt alta koyduğunda sonuç değişmiyor’. Önce bir okuyun.
5 YILDA 6 MİLYON İSTİHDAM
Bu ülkede iş gücü piyasasına her yıl ortalama 800 binin üzerinde kişi katılıyor. Daha açık bir anlatımla; mevcut işsizlerin ve iş bulma umudu olmayanları bir kenara bırakıyorum, her sene 800 bin yeni kişi iş hayatına atılmaya çalışıyor.
Bir araştırma yaptım; sadece son 5 yılda, yani 2010-2015 arasında, 15 ve daha yukarı yaştaki nüfus 52,9 milyondan 58,2 milyona çıkarak, yüzde 10 artmış. Yine aynı dönemde iş gücü piyasasına katılım 24,5 milyondan 29,6 milyona yükselerek, yüzde 21’e yakın artış göstermiş. Şimdi bu rakamları bir kenara koyun.
Bir de iş bulup, çalışanlara bakalım. 2010 yılında bir milyon 243 bin kişiye, 2011 yılında bir milyon 408 bin kişiye, 2012’de 671 bin kişiye, 2013’te 664 bin kişiye, 2014’te bir milyon 332 bin kişiye ve 2015’te 806 bin kişiye istihdam yaratmışız.
Bu da gösteriyor ki, son 5 yılda, 6 milyon 124 bin kişi çalışma hayatına atılmış ve yıllık ortalama 1,2 milyon kişiye de istihdam sağlanmış.
Nitekim son işsizlik rakamları açıklandığında Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek’in değerlendirmesi de, “2015 yılında 806 bin kişiye iş bulmamıza rağmen işsizlik oranı yüksek seyretti. İşgücü piyasası reformu ertelenemez” oldu.
SADECE REFORM YETMEZ
Ne mi demek istiyorum? Her yıl bir milyona yakın kişiye istihdam yaratıyoruz ama yetmiyor. Çünkü nüfus artıyor, her sene 800 bin yeni kişi iş bulmaya çalışıyor. Etken sadece nüfus artışı da değil, son yıllarda köyden kente göçün artmasıyla kırsaldaki nüfusun azalmasına paralel tarım alanındaki istihdamın azalması tabloyu daha da ağırlaştırıyor.
Belki Mehmet Şimşek’in söylediği gibi işgücü piyasasında reform gerekiyor ama ondan önce yerinde istihdama, yani tarımda istihdama ağırlık verip, her sene iş gücü piyasasına katılan 800 bin kişiye de yeni iş imkanı yaratacak şartları oluşturmak gerekiyor.
Eğer bu şartları oluşturmazsak, önümüzdeki 5 senede 6 milyon kişi daha iş aramaya çıkacak ve biz bunların sadece 4 milyonuna iş imkanı yaratabileceğiz ve işsizlik oranı katlanarak artacak.
Bilmem şimdi anlatabildim mi, işsizliği, sadece rakamlara bakarak anlatamayız. Bardağın dolu tarafını görmek istersek, her sene bir milyon kişiye istihdam yaratıyoruz deriz; boş tarafına bakarsak da işsizlik tarihin en yüksek seviyesinde yorumu yaparız.
Çalışma hayatı ile ilgili tüm sorularınızı sigorta@hurriyet.com.tr adresine sorabilirsiniz.
Paylaş