Paylaş
ÖNCE yaşanan olayı anlatayım, sonra konunun detayına gireyim. Olay, İzmir’de, bir alışveriş merkezinin (AVM) otoparkında meydana geliyor. Kazanın
sebebi önemli değil; sürücülerden biri diğerinin aracına çarpıyor, tutanak tutuluyor ve sigorta şirketine başvuruluyor. Sigorta şirketi, kazanın karayolunda değil de AVM’nin otoparkında meydana geldiğini gerekçe göstererek, oluşan maddi zararı karşılamıyor.
İşte tartışma da bu noktada başlıyor; sigorta şirketleri, otoparklarda -özellikle kapalı otoparklarda- meydana gelen maddi ve bedeni zararı karşılar mı, karşılamaz mı? Hatta bazı kesimler tartışmayı bir adım daha ileri götürüp, AVM otoparklarında meydana gelecek ölümlü ya da yaralanmalı kazalarda mağdur olanların sigortan tazminat alamayacağını savunup, ancak dava açarak sürücülerin birbirlerinden tazminat talep edebileceklerini söylüyor.
KARAYOLU TARTIŞMASI
Peki, kapalı otoparklarda meydana gelen kazalar sigorta kapsamı içinde değil mi? Kesin cevabı yok; kimilerine göre içinde, kimilerine göre kapsam dışındı. ‘Öyle şey mi olur?’ diyeceksiniz; olur, çünkü muallaklık var. Bugüne kadar tartışma konusu olmamasının nedeni ise AVM otoparklarında çok fazla kaza meydana gelmemesi. O nedenle de kimi sigorta şirketinin yöneticisine soruyorsunuz, ‘bize böyle bir talep gelmedi ama gelse öderiz’ diyor; kimisi ise, ‘bize de gelse ödemeyiz’ yorumunu yapıyor.
Trafik sigortası genel şartları, karayolunu, ‘Karayolu Trafik Kanununa göre karayolu sayılan alanlar ve diğer alanlardan genel trafiğe açık yerler ile karayoluyla trafik bağlantısı olan yer’ şeklinde tanımlıyor. Şirketler de bu tanıma uyan alanlarda gerçekleşen maddi ve bedeni zararları karşılıyor. Anlaşılacağı üzere AVM otoparkı ya da kapalı otopark gibi alanlar tanımda geçmediği için bazı şirketler, genel şartlara uymadığı gerekçesiyle tazminat ödemeyi reddediyor; bazı şirketler ise genel şartlarda yer alan ‘karayoluyla trafik bağlantısı olan yer’ tanımına istinaden tazminatın ödeneceğini savunuyor.
HAZİNE DEVREYE GİRMELİ
Sigorta tanımında net bir şekilde yazmadığından da bugün için kapalı otoparklarda meydana gelen kazaların sigortadan tanzimi konusunda bir risk var. Bu kaza maddi de olabilir, bedeni de. Sadece trafik sigortası için değil kasko sigortası için de aynı risk var. Kazada kusurluysanız ve karşı tarafın da kaskosu varsa; sigorta şirketi, kaskolu sigortalısının zararını karşılar, sonra dönüp, sizin trafik sigortası şirketine rücu eder. Sizin şirket, ‘karayolu sayılmıyor zararı ödemem’ derse, sigorta şirketi kasko zararını sizden isteyebilir.
Peki, bu sorun nasıl çözülür? İki yolu var. Birincisi, Hazine Müsteşarlığı, sigorta genel şartlarında değişiklik yaparak, kapalı otoparkların karayolu tanımı içine girip girmediğini netleştirir ki, bana göre doğru olan yol budur. İkincisi, mahkemelerde açılan davalar sonucu Yargıtay’ın vereceği karara göre içtihat oluşur.
Yeri gelmiş şu bilgiyi de vereyim: Sigorta şirketleri, aynı şekilde, tarlanın ortasında, traktörün neden olduğu kaza sonucu ölen ya da yararlananlar için de tazminat ödemiyor, ormanda meydana gelen kaza sonucu oluşan zararı da karşılamıyor. Arazi aracı kullananların dağda, taşta off road yaparken birbirlerine verecekleri maddi ve bedeni zararlar da sigortadan ödemiyor. Çünkü tüm bu sayılan yerler karayolu tanımına girmiyor da ondan.
AVM’NİN HİÇ Mİ SUÇU YOK?
AVM otoparklarının sigorta kapsamına girip girmediği tartışmasında bir taraf hiç hesaba katılmıyor; o da AVM yönetimi. Bir dönem, AVM otoparklarında meydana gelen hırsızlık olayları mahkemelere konu olmuştu. AVM’ler her tarafa, ‘sorumluluk bize ait değildir’ tabelaları astılarsa da yargı kararlarının tamamına yakını, araçların başına gelen her türlü zarardan alışveriş merkezi yönetimini hukuken sorumlu tuttu. Hatta otoparka bıraktığı aracı çalınan vatandaşın zararını AVM yönetiminin karşılaması yönünde yargı kararları bile var. Hal böyle olunca da şu soru günde geliyor: AVM’ye ait ve alışverişi merkezi yönetiminin ücret aldığı özel otoparkta meydana gelen kaza, neden sigorta kapsamına girsin? Kimileri, ‘ama karayolu ile trafik bağlantısı var’ diyebilir. Karayolu ile trafik bağlantısı olmayan yer de otopark olmaz, zaten. Yanlış anlaşılmasın, ben, sigorta kapsamı dışında tutulsun demiyorum ama AVM’nin de sorumluluğu olması gerekir diyorum. Şunu da belirteyim; hırsızlıktan kazalara kadar otoparkta yaşanacak birçok olay için sorumluluk sigortası yaptıran AVM’ler de var.
MAHKEMEDEN ÖNCE TAHKİME BAŞVURUN
Peki, AVM otoparkında bir kazaya karıştınız ve sigorta şirketi de İzmir’de yaşanan olay gibi, ‘karayolu değil’ deyip, zararı ödemeyi reddetti; ne yapacaksınız? Tavsiyem, hemen mahkemeye gidip, dava açmak yerine, Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvurmanızdır. Bunun için avukat tutmaya da gerek yok. Tahkim komisyonunun başvuru formunu doldurup şahsen ya da posta yoluyla da başvurabilirsiniz. Komisyon, sigorta şirketi ile yaşadığınız anlaşmayı en geç 4 ay içinde sonuçlandırmak zorunda.
Paylaş