Çocuklar her şeyi hisseder

Nitekim Sinan’a hiçbir şeyi hissettirmemeye çalışarak ana oğul evde Nemo seyrediyorduk. Telefon çaldı ve ben telefonu kapatıp birkaç görüşme yaptıktan sonra ağlamaya başladım. Neden ağladığımı soran Sinan’a Nemo’ya üzüldüğümü söyledim. 15. seyretmemizde üzülmüş olacağıma eminim ki ikna olmadı ama o anda ona durumu anlatamayacaktım.

Nitekim daha sonra eve gelen ve ağlayan insanlar karşısında o da bambaşka bir tavır içine girdi. Hemen annem ve babam bize geldi, onu alıp yemeğe götürmek, gezdirmek için.

Annemle giyinmeye bayılan Sinan ağlamaya başladı. Atletinin üzerine mont, onun üzerine yağmurluk giymek istiyordu.

Her zaman ikna edilebilir olan oğlum o gün ikna olmadı ve istediği şekilde giyindi, çıktı.

Çok kısa bir süre sonra geri döndüler. Nedense iki lokma yedikten sonra sokakta dolanmak istememiş, hemen eve gelmek istemişti.

Evde tanımadığı birkaç kişi daha vardı ve hepimiz salonda oturuyorduk. Odasında onu oyalamak istedik, ‘Salonda DVD seyredeceğim,’ diye tutturdu. ‘Dolaşalım, babalar günü için babaya hediye bakalım, parka gidelim, pasta yemeye gidelim’ gibi, önerdiğim bütün seçeneklere ‘Hayır’ diyerek ekran karşısına geçme ısrarını değiştirmedi.

O salona kuruldu, biz de mutfağa...

Sonunda insanlar gitti, biz evde sakin ortamımıza döndük.

Yine de o gece 12’yi geçiyordu saat Sinan uyuduğunda...

Üç kere uyuduğunu sanarak yanından ayrılıp salona geldim ama o uyanıp peşimden geldi.

Sorunun ne olduğunu bilmese de ciddi bir şey olduğunun gayet güzel farkındaydı. Bizim üzüntümüz ona da yansıdı ve gerçekten farklı biri gibi davrandı o gün. Daha küçük çocuklarda da bu tip durumlara tanık olmuştum daha önceleri. Ne kadar onları uzak tutmaya çalışsak da anlıyorlar, fark ediyorlar.

Biraz bana çekip daha az duygusal olmasını isterdim. Bu konuda da babasına çekmiş sanırım. Çünkü doğruya doğru, gururla söyleyebilirim ki ben romantik de değilim, çok duygusal da...

Tatlı günleri yaşamak ne kadar kolay... Ama onlara acı durumların da açıklamasını yapacağımız günler olacak hepimizin hayatında. Bu olaylar belki onlara en sade dille anlatacağımız kadar basit olacak, belki de çok karışık. Ya da asla kabul edemeyecekleri kadar mantıksız!!!

DARICA HAYVANAT BAHÇESİ

Neyse, pazar günü babası onu sirke götürdü. Bu ilk sirk deneyimi idi. Kelimeye bile tahammülüm olmadığı için onları baş başa bırakmayı uygun buldum. Medrano sirki 9 Haziran’dan itibaren Kadıköy’e geçiyor. Kaçıranlara önerilir...

Bu arada ilk defa yaptığımız bir gezintiden de bahsetmek istiyorum. Geçenlerde ailecek Darıca’daki Hayvanat Bahçesi’ne gittik. Açıkçası hayvanları sadece ekran karşısında görmeyi tercih eden biri olarak ( ki, eskiden hayvanları sadece tabakta severdim, bir adım atmış bulunuyorum!) oğlum için buraya da gittim.

Doğrusunu isterseniz daha iç açıcı bir yerle karşılaşacağımı sanıyordum. Ne var ki umduğumu bulamadım. Girişte yer alan tabloda gelirin giderden ne kadar düşük olduğu gerçeği de insanlara sunulmuş durumda. Bu hayvanat bahçesi işi zor iş sanırım, Londra’dakinin de kapandığını duymuştum.

Yine de çok sıcaklar başlamadan (çünkü orası daha da sıcak) çocuklarınızı oraya götürmenizi öneririm. Giriş adam başı 15 milyon, küçük çocuklardan para alınmıyor.

İdeal kahvaltının formülü

Kahvaltı, yemeklerle yeni yeni tanışmaya başlayan çocuklar için hem değişik hem de diğer öğünlere nazaran alternatifleri biraz daha az olan bir yemek süreci. Anneler çocuklarının iyi kahvaltı etmeye alışmalarını isterler, çünkü ne de olsa hayatı boyunca sürdüreceği bir alışkanlığı olacak. Kahvaltıda alınması gereken besinler gerçekten de çok önemli. Protein, vitamin, karbonhidrat ve şeker, gün boyunca çocuğun ihtiyaç duyacağı pek çok besinden birkaçı. Dolayısı ile, peynir, süt, ekmek, biraz büyüdüğü zaman mısır gevrekleri, zeytin, domates, reçel, yumurta ilk aklımıza gelen yiyecekler arasında. Fakat bazen aynı şeyleri biz anneler hazırlamaktan, onlar da yemekten sıkılabiliyorlar. Bu yüzden alternatif kahvaltı seçenekleri ya da sunumları bulmak gerekebiliyor. İşte yeni annelere en değerli öğün olarak kabul edilen kahvaltı ile ilgili öneriler.

EKMEĞİ VE PEYNİRİ ÇEŞİTLENDİRİN

Normal peynirin yanı sıra krem peynir de çocuğunuza verebileceğiniz ürünler arasında. Ama baharatsız olmasını tercih etmelisiniz. Ekmek çeşitlerini artırabilirsiniz, beyaz ekmek yerine tahıllı, esmer ekmekler daha iyi olur. Beyaz ekmek üzerine krem çikolata sürmek biz annelerin değil ama onların hakkı!!! Her ne kadar tereyağından uzak durmaya çalışsak da sabah kahvaltısında çocuklarımıza bir parça tereyağı vermenin sakıncası yoktur. Ekmeği çiğ yumurta sarısı içinde beklettikten sonra tavada pişirebilirsiniz. Yanına peynirle gayet güzel gidiyor.

YUMURTA YESİN

Yumurtayı çok sıcak olmayan günlerde vermeniz daha doğru olur. En azından büyüklerimiz öyle söyler. İçine biraz peynir ya da süt katarak omlet ya da çırpılmış yumurta yapabilirsiniz. Unutmayın ki, yumurtanın hem besin değeri yüksektir, hem de tok tutar.

BİSKÜVİ VE KEK

Mısır gevrekleri henüz çocuğunuza sert geliyorsa bisküviyi sütte ezip, hatta içine küçük meyve parçaları koyarak bebeğinize verebilirsiniz. Kek de içinde pek çok besin taşıdığı için gayet uygundur. Çocuğunuza çok kuru gelirse süt ya da meyve suyuyla ıslatabilirsiniz.

DEĞİŞİKLİK İÇİN TOST

Arada tost da yapabilirsiniz. İstediğiniz tip peynirle hazırlayabileceğiniz bu tostu iki katlı ya da açık hazırlayabilirsiniz.

REÇEL YERİNE MEYVE SUYU

Reçel yemeyen çocuğunuza meyve suyu verebilirsiniz. Yaz aylarında erik, şeftali ya da kayısıyı şekerle kaynatıp ince tel süzgeçten geçirerek evde meyve suyu da hazırlayabilirsiniz. Ama bunları küçük miktarlarda yapıp buzdolabında kapalı olarak saklamaya özen gösterin.

Pekmez de reçel sevmeyen çocukların alternatifleri arasındadır.

HAFTA SONLARI KREP

Vaktiniz olduğu zamanlarda çocukların koşulsuz şartsız çok sevdiği pancake, krep de hazırlayabilir ve çocuğunuzun istediği malzemelerle içini doldurmasını önerebilirsiniz. Tabii bu hafta sonu kahvaltıları için daha uygun oluyor. Kalanları akşam yemeği için doldurulmak üzere saklayabilirsiniz. KREP TARİFİ: Krep için 1,5 su bardağı un, 4 yumurta, 1 su bardağı süt, 2 çorba kaşığı sıvıyağ ve bir tutam tuz iyice karıştırılır. Teflon tava çok az yağlanıp krep hamurundan yarım kepçe tavaya dökülür. İki tarafı da kızartılır. Bu ölçülerle bütün aileye yetecek kadar krep yapabilirsiniz.

YAŞA GÖRE BESLENME

Prof. Dr. Gülbin Gökçay ve Doç. Dr. Muazzez Garipağaoğlu’nun yazdıkları ‘Çocukluk ve Ergenlik Döneminde Beslenme’ adlı kitapta ailelere örnek kahvaltı tarifleri veriliyor.

9 AYLIK BEBEK İÇİN

100 ml hazır mama ya da mama sütü, 1 yumurta sarısı, 1 tatlı kaşığı zeytinyağı ya da tereyağı, 1 tatlı kaşığı reçel, bal, pekmez veya fındık ezmesi (biri ya da birkaçı), 3-4 tane bisküvi veya 1 dilim ekmek

1-2 YAŞ ARASINDA ÇOCUKLAR İÇİN

120 ml süt, 1 yumurta veya 1 kibrit kutusu büyüklüğünde peynir, 1 tatlı kaşığı tereyağı,1-2 tatlı kaşığı reçel, bal, pekmez veya fındık ezmesi (biri ya da birkaçı), 2-3 zeytin, 1 dilim ekmek, birkaç dilim domates ya da mandalina.

2-3 YAŞ İÇİN

150 ml süt, 1 yumurta veya 1 kibrit kutusu büyüklüğünde peynir, 1-2 tatlı kaşığı reçel, bal, pekmez veya fındık ezmesi (biri ya da birkaçı), 3-4 zeytin, 1 dilim ekmek, birkaç dilim domates ya da mandalina.

ANNEMİN KÖŞESİ

Geçti hayal içinde ömrüm

O gün çok güldük annemle... Gece uyumadan önce her zaman hayal kurduğumu anlatıyordum ona. Böylece ciddi şeyler düşünmemiş, uykumu kaçırmamış oluyorum elden geldiğince. ‘Bekarken sevgililerimle ilgili hayal kurardım’ diye söze başladım. Pek keyifli bir kahkaha attı. Evlenince kocamla ilgili hayaller kurmaya başladım. Oğlum olunca da onunla ilgili tabii ki...

‘Ama artık üç seneden fazla oldu, hayal çeşitlerim tükendi. Ben de kardeşimin evleneceğini hayal ettim’ deyince annem iyice koptu. ‘Ama anne, şöyle çok ünlü birinin kızıyla evleneceğini hayal ettim. Çocuğunun yaşı tutmuyor ama Madonna gibi birinin. Monako Prensesi Caroline’in kızı gibi... Ay ne kaptırdım kendimi sana anlatamam. Ne giyeceğimize o kadar kafayı taktım ki uykum kaçtı,’ dedim.

Eminim ki o çok daha fazla hayalini kuruyordur oğlunu evlendirmenin...