Nilüfer Pazvantoğlu

Yılbaşı gecesi “hayır” demeyi öğrenin

26 Aralık 2014
Yılbaşı demek, tam gaz eğlence demek... Bu da yemek süresinin sabaha kadar uzaması manasına geliyor. Dolayısıyla kalori hesabının ucu kaçabiliyor. Yeni yıla fazla kalorilerin vicdan azabıyla girmek istemiyorsanız, dikkat! Rafinera uzman diyetisyeni Didem Altınbaşak Tulgan’dan özel gün için ipuçlarını aldık.

* 31 Aralık sabahı kahvaltınızı yapmayı ihmal etmeyin. Dengeli bir kahvaltı kan şekerinin daha düzenli salgılanmasına yardımcı olur ve fazla yeme isteğini baskılar.

* Evdeki parti için yemeği siz hazırlıyorsanız; öncelikle ağzınıza şekersiz bir sakız veya karanfil atmayı unutmayın. Bu sayede yemek yaparken hedeflediğiniz mükemmel lezzet için yapacağınız minik tadımlarla gelen fazladan kalorilerin önüne geçmiş olursunuz.

* “Nasıl olsa akşam çok yiyeceğim” diye tüm gün kendinizi aç bırakmayın. Uzun süreli açlık metabolizmanızda yavaşlamalara neden olur.

* Özel günlerde diyet yapmak yerine kilo almamaya çalışın. Çünkü hayatın keyfini çıkarmak da sağlığın önemli bir göstergesi. Yeni yılı karşılarken canınızın istediği her şeyin tadına bakın ama ölçüyü kaçırmayın!

Yazının Devamını Oku

Sabırsızlar için hızlı bakım tüyoları

20 Aralık 2014
Size zaman kazandıracak hızlı güzellik tüyolarına sadece yılbaşı üzeri değil, her zaman ihtiyacınız olabilir. Saç, cilt ve makyajda kısa sürede bambaşka bir görünüme bürünebilirsiniz.

* HIZLI SAÇ YIKAMA: Uyuyakaldınız ya da spor sonrası saçlarınızı yıkamaya zamanınız olmadı. Bu tür durumlarda sadece saçlarınızın ön kısmını şampuanlamanız kurtarıcı olabilir. Ardından hızlıca kurutup şekil vererek güne ya da geceye devam etmeniz mümkün. Mini bir ipucu daha; spor çantanızda her zaman bir kuru şampuan bulundurun. Ürünü 30 cm uzaktan saçlarınıza püskürtün, 2 dakika etki etmesini bekleyin ve fırçalayın. Saçlarınızı tarak yerine fırçayla tarayın ki, ürünün beyaz partikülleri koyu renk saçta kalıntı bırakmasın.
* CİLDE BİR TUTAM TAZELİK: Aynaya baktığınızda yorgun, mat ve solgun bir ciltle mi karşılaşıyorsunuz? O zaman bir miktar tazeliğine ihtiyacınız var demektir. Soğuk hem göz altı şişliklerini azaltır hem de kan dolaşımını hızlandırarak hafif pembemsi bir cilde sahip olmanıza yardımcı olur. Spor sonrasında da soğuk suyla duş yapmak cildin sağlıklı bir renk almasına yardımcı olacaktır. Üstelik böylelikle gözeneklerin küçülmesi de işten değil. İşyerindeki çekmecenizde bulunduracağınız pratik bir göz roll-on’u da soğuk etkisiyle göz altı şişliklerinden kurtulmanız için ideal.
* S.O.S CİLT RENKLENDİRME: Katılacağınız akşam yemeğinde cildinizin pürüzsüz görünmesini istiyorsunuz. Bunun için en büyük yardımcılarınızdan biri köpük maskeler. Sürdüğünüz andan itibaren cilt tarafından hızla emiliyor. Cilt bakımı da yapan BB krem de gece boyunca cildinize sağlıklı bir bronz görünüm sunuyor. Ayrıca canlandırıcı etkili ampuller birkaç dakika içinde ciltte etkisini gösteriyor.
* SON DAKİKA MAKYAJI: Yola çıkana kadar makyaj yapmaya fırsatınız olmadı. Peki, otomobilin içinde hızlıca nasıl makyaj yapabilirsiniz? Fondöten ya da BB kremle cildinize renk kazandırın. Özellikle burun, çene ve yanaklardaki renk dengesizliklerinden bu yolla kurtulabilirsiniz. Fondöten ya da renklendirici nemlendirici alırken cilt tonunuza uygun olmasına dikkat etmenizde fayda var. Sonrasında maskara ile gözleri ön plana çıkarabilirsiniz.
* SÜRATLİ İHTİŞAM: İş sonrası arkadaşlarla ya da sevgiliyle buluşma mı? Bir tutam açık tonlarda kapatıcıyı ya da farı gözün iç kısımlarına uygulamak bakışlarınızı aydınlatmaya yardımcı olacaktır. Daha fazla tazelik için krem allık size yardımcı olur. Bu ürün makyaj çantanızda yoksa rujunuzla aynı etkiyi yakalayabilirsiniz. Sonrasında kırmızı ruj ise size geceye hazır hale getirecektir.
Makyaj çantanızı evde mi unuttunuz? En yakın parfümerideki test ürünleriyle makyaj yapmaya ne dersiniz? Buralardaki ruj, allık vb. ürünleri kullanmadan önce ıslak mendil yardımıyla temizlemeyi unutmayın.

Güzellik yayında

Yazının Devamını Oku

Büyük güne hazır mısınız?

19 Aralık 2014
Yılbaşı gecesine artık sayılı günler kaldı. Peki, bu özel gecede nasıl bir makyaj yapmak istersiniz? Sezonun da trendi olan ışıltıyla, muhteşem görünmenin ipuçlarını öğrenmenin tam zamanı...

SEKSİ GÜMÜŞ: Cazibeli, ‘cool’ ama aynı zamanda inanılmaz dikkat çekici... Bu makyaj trendi, mum ışığında bile etkileyici. Gözün iç kısımlarına uygulanan gümüş tonlardaki minik dokunuşlar gözlere aydınlık bir bakış kazandırıyor. Makyaj artistleri bu tonu daha açık cilt ve göz rengine sahip olanlara öneriyor. Yeşil ya da kahve gözler için ise altın tonları ideal. Abartılı bir görünümden uzak durmak için göz makyajını öne çıkarmayın. Buna karşın seçeceğiniz kırmızı bir rujla, vurguyu dudaklara yapmakta serbestsiniz.

BRONZ TANRIÇA: Bu özel gecede sağlıklı ve sade bir görünüm için bronz tonlara ne dersiniz? Güzel olan; bu kışın makyaj ürünleriyle istediğiniz bronz tene ulaşırken aynı zamanda transparan bir ışıltı yakalamanız da mümkün. Bronz tonları hem allık hem de far olarak uygulayabilirsiniz. Dudaklar için ise tercihiniz doğallıktan yana olmalı...

PEMBE TAZELİK: Feminen ve aynı zamanda genç bir görünüm... Nasıl mı? Yanaklarda pembe tonlara bulanmış fırça darbeleriyle doğallığı yakalarken, krem allıkla tene ışıltı kazandırabilirsiniz. Daha fazla parlaklık için inci tonlarında ışıltı veren kremle dudaklarınızın hemen üstüne, burun ve elmacık kemiklerine minik bir dokunuş yeterli olacaktır. Dudaklar için yine gül tonlarında bir ruj tercih edebilirsiniz.

ALTIN TONLARINDA DUMANLI GÖZLER: İhtişamlı bir görünüm için altın tonlarından başka bir renk düşünülemez. Özellikle de göz makyajında... Peki, gold etkili bir ‘smokey’ makyaja ne dersiniz? Makyaj artistleri, özellikle yılbaşı gecesinde asil bir görünümün anahtarının altın tonları olduğunda hemfikir. Tabii, abartıdan uzak durmak şartıyla... Böylesi etkili bir makyaj için cilt bazı da önemli. Gözde altın ve kahve tonlarını birlikte kullanmak da mümkün. Özellikle terracotta sağlıklı ve taze bir görünüm için ideal. Dudakları ise ‘nude’ tonlarla vurgulamak yeterli olacaktır.

Parfüm seçerken...

Görkemli, şehvetli, elegan... Yılbaşı gecesinde size eşlik edecek kokuyu nasıl bulacaksınız?

Yazının Devamını Oku

Kuru ciltlerin kış bakımı

13 Aralık 2014
Dışarıda hava giderek soğurken, cildimiz de ekstra bakıma gereksinim duyuyor. Peki, özellikle kuru ve hassas ciltlerin kış bakımı nasıl olmalı?

1- KILCAL DAMARLAR: Havaların soğumasıyla birlikte günler de kısaldı. Ama bu durum, kışın da cildimizi güneş ışınlarından korumamız gerektiğini unutturmamalı. Dolayısıyla ciddi biçimde hassaslaşan cildimizi rahatlatmak ve korumak amacıyla kullanacağımız bakım kremlerinin UV korumalı, özel bakım içeriğine sahip olması önemli. Eğer kılcal damarlarınız da genişlemişse, tercihinizi kesinlikle soğukta etkili kremlerden yana kullanın.

2- KURUYAN CİLTLER: Sıcaklık 8 derecenin altını görünce, yağ bezleri de üretimi yavaşlatıyor, dolayısıyla cilde daha az nem veriyor. Asıl sorun ise soğuktan sıcağa ani geçişlerde yaşanıyor. Cildin su ihtiyacı artıyor, cilt kuruyor. Aynı etki rüzgarlı havalarda da karşımıza çıkıyor. Bu olumsuz hava değişiminden cildi korumanın yolu, zengin içerikli bitkisel yağlardan hazırlanan bakım ürünleri kullanmak. Özellikle çuha çiçeğinin yağı önemli, çünkü dışarıdan gelen mikroplara karşı cildi koruyor. Normal cilt sahip olduğu bariyer sayesinde güçlü bir bağışıklığa sahipken, cilt fazla kuruduğunda bu bariyer şeffaflaşıyor, böylelikle mikropların geçişi kolaylaşıyor. Meyankökü de ciltteki kızarıklığı önlüyor.

3- EKSİ 3 DERECENİN ALTINDA: Cildinizin soğuk kış günlerinde tahrişe açık olmaması için cildin doğal lipid yapısına yakın yoğun bitkisel içerikli ürünleri tercih etmelisiniz. Zeytinyağı, argan yağı, meyankökü tohumu, hodan tohumu yağı bu içeriklerden bazıları. Aynı zamanda shea yağı ve linoleik asit de kış soğuklarına karşı cildi koruyan maddeler arasında.

4- HASSAS BAKIM: Uzmanlar kışın bu soğuk günlerinde kremlerden yana tutumlu davranmamanızı önerirken, temizleme ürünlerinde tam tersi bir tutumdalar. Sabah cildinizi suyla temizleyin, akşam peeling ya da jel yerine alkol içermeyen bir tonik veya temizleme sütü kullanın.

Yazının Devamını Oku

Yılbaşının en güzel kadını

12 Aralık 2014
Gecenin en güzel kadını olmak için çok fazla şeye ihtiyacınız yok. Doğru ürünleri kullanmanız yeterli. İşte, Estee Lauder’ın seçenekleri...

- Daywear BB Cream SPF 35: 3’ü bir arada özelliğiyle nemlendirme, güneş koruması ve fondöten kapatıcılık sağlıyor. Etkili antioksidan koruması cildi besliyor, ilk yaşlanma belirtileriyle savaşarak yaşlanmayı geciktiriyor. Cilde ihtiyacı olan nemi kazandırıyor. SPF 35 özelliği ile de güneşin zararlı etkilerinden koruyor.
- Sensuous Nude: Kışkırtıcı kokusuyla kadınların doğal güzelliğini ve feminen cazibesini ön plana çıkarıyor. Amber çiçeği, etkileyici ikinci bir cilt hissi yaratıyor.
- ANR Set: Estee Lauder Advanced Night Repair serum, Advanced Night Repair göz kremi ve Advanced Time Zone kremden oluşan set, cildinizin tüm ihtiyaçlarını karşılıyor.

2015’in yeni gençlik uygulaması Kolajen indüksiyonu
Gençleşme veya genç kalma adına yapılabilecek pek çok işlem mevcut. Elbette sağlıklı yaşam, beslenme, düzenli egzersiz hepimizin yapması gerekenler. Bunlara ek olarak botoks ve dolgu uygulamaları artık çok daha erken yaşlarda yapılarak yıpranma süreci yavaşlatılmaya çalışılıyor. Doğallığın ön plana çıktığı günümüzde etkin teknolojik yöntemlerden biri de kolajen indüksiyonu...

Vitamin kombinasyonları, aminoasit takviyeleri, fibroblast kültürleri, zenginleştirilmiş yağ transferleri gençleştirme ve genç kalma adına sıkça bu sene basvuracağımız yöntemlerden. Doğallığın daha ön plana çıktığı günümüzde etkin teknolojik yöntemlerden biri de kolajen indüksiyon uygulaması. Yöntemin detaylarını Prof. Dr. Reha Yavuzer anlattı.
Kolajen indüksiyon uygulaması nedir?

Yazının Devamını Oku

Ciltlere 3D bakım

6 Aralık 2014
Kış aylarında ciltler hassaslaşıyor. Dolayısıyla cilt daha özenli bir bakım ve beslenme düzenine ihtiyaç duyuyor. Sağlıklı ve güzel görünen bir cilt için yapılabilecek uygulamaları Dr. Ahmet Karaçam’dan öğrendik.

Havaların soğuması ile birlikte vücudumuzun açıkta kalan bölgeleri (özellikle yüz ve eller) hassaslaşıyor, kızarıyor, kuruyor hatta çatlıyor. Bu yüzden ihtiyaçlarını, eksikliklerini gidermek daha fazla önem kazanıyor. Tabii bu eksiklikleri belirlemek için de yüzeysel bir kontrolden fazlası gerekiyor.
Ahmet Karaçam, günümüzde özellikle yüz bölgesinin ihtiyacını belirlemek için sadece çıplak gözle yetinmediklerini, gelişmiş görüntüleme teknolojilerini kullanıldıklarını belirtiyor: “Sihirli küre olarak nitendirilen yüksek çözünürlüklü 3D görüntüleme yapıyoruz. Bu uygulamada, farklı ışık filtrelerinden geçirerek yapılan değerlendirmede ciltteki UV veya kahverengi leke ayrımını yapmak daha kolay. Kılcal damar yapılanması, kırışıklıklar, gözenekler, porlar çok net görünüyor. İstenilen bölgeden alınan kesitler, 3D görüntü sayesinde, cilt yüzeyini yatayda inceleme şansı veriyor. Kısacası, simülasyon yakın gelecekte kişinin cildinde ne olacağını görme imkanı sunuyor.”

Bu kış mutlaka yaptırın
* Medikal cilt bakımı: Medikal olarak uygulanan cilt bakımı, cilt yapısına ve tipine uygun ürünlerle ayrıntılı yüz ve göz çevresi bakımını içeriyor. Kişisel bakıma rağmen baş edilemeyen yağ kistleri, siyah noktalar, gözeneklerden kurtulmak için 4-5 haftada bir kez yapılmalı.
* Kimyasal peeling: Leke ve cilt yüzey sorunlarında yüz ve eller için kimyasal peeling uygulaması için en uygun mevsim kış. Genelde glikolik, salisilik, retinoik, kojik veya meyve asitleri kullanılarak yapılıyor. Sonrasında cilde uygun maskeler ile nemlenme sağlanıyor.
* Mezoterapi: Sertleşen iklim koşullarında cilt, cilt altı bağ dokusunu desteklemek, nemlendirmek, kolajen ve elastin yapımını uyarmak amaçlı 3-4 seans vitamin ve mineral karışımı uygulanarak gerçekleştiriliyor. Ayrıca saçlarda kırılma ve dökülmeye karşı çeşitli vitamin, mineral karışımları ile saç mezoterapisi öneriliyor.
* PRP: Bu uygulamada; özel tüplere alınan kanın santrifüjü sonrası elde edilen trombositten en zengin bölüm, cilt, cilt altı bağ dokuya enjekte ediliyor. Böylece 3-4 seansta kolajen, elastin yapımının uyarılması, kırışıklıkların açılması mümkün oluyor. Saçlarda zayıflama, incelme, kırılma, seyrelme varsa saç kökünü uyarmak ve beslemek amaçlı saç PRP’si de yapılabiliyor.

Yazının Devamını Oku

Anti-aging bakımda... En etkin maddeler hangileri?

29 Kasım 2014
Anti-aging bakım ürünlerinin içinde neler olmalı? Bu konuda gerçekten hangi madde bize daha fazla yardımcı oluyor? Haydi, yaşlılığı erteleyen maddeleri ve ne işe yaradıklarını hep birlikte öğrenelim.

Maalesef kırışıklıkları sadece bir kremle yok etmek henüz mümkün değil. Sağlıklı bir yaşam tarzı ve iyi genler, mükemmel bir cilt için öncelikler. Ancak zamanın izlerini azaltan ve en azından oluşma aşamasında engelleyen maddeler var ki, onları da görmezden gelemeyiz. İşte anti-aging bakım kremlerinin olmazsa olmaz maddeleri...
* Gliserin: Suyu ciltte saatlerde tutma etkisi mevcut. Böylelikle cilt yüzeyinin pürüzsüzlüğünü korumasına, kuruluktan dolayı oluşmuş ince kırışıklıkların yok edilmesine yardımcı oluyor.
* Retinol: A vitamininin en saf hali olan retinolün, kırışıklıklara, elastikiyetini kaybetmiş ciltlere ve pigment lekelerine karşı en etkili maddelerden biri olduğu araştırmalarla saptanmış. Düşük konsantrasyonu bile bağ dokusu oluşturuyor ve kolajen de yıkıcı enzimlerle savaşıyor. Aynı zamanda aknelere oldukça etkili olduğu biliniyor. Ancak retinol hassas ciltlerde iritasyona yol açabiliyor.
* Seramid: Cildin kendi koruyucu bariyerini oluşturmasında rol oynuyor. Dışarıdan cilde verildiğinde koruyucu ve pürüzsüzleştirici etkisiyle öne çıkıyor.
* Mineraller: Cildin doğal beslenmesinde etkililer.
* Magnezyum: Cilt hücrelerinin oksijen gereksinimini karşılıyor.
* Kalsiyum: Hücrelerin yenilenme sürecini destekliyor. Cilt bu sayede daha kalın ve pürüzsüz görünüyor.

Yazının Devamını Oku

Kış mevsiminde doğru cilt bakımının ipuçları

22 Kasım 2014
Kuru cilt, mat bir ten... Aşağıdaki 5 cilt bakım önerisiyle kış aylarını daha sağlıklı ve ışıltılı görünümlü bir ciltle geçirebilirsiniz.

YORGUN CİLT: Yazdan kalma bronzluk giderek soluyor, menopoz dönemi elastikiyeti azaltıyor. Bu yüzden cildimiz çoğunlukla mat bir görünüme bürünüyor ve kan dolaşımı yavaşlıyor. Peki, ne yapmalı?
Öncelikle cildin bu sağlıksız görünümünü bir peeling uygulaması ya da bir maske yardımıyla bertaraf etmeye ne dersiniz? Her iki yöntem de yüzeydeki ölü deri hücrelerini arındırıyor ve tenin daha hoş görünmesini sağlıyor.
Bakım serumları da dairesel masaj hareketleriyle sürüldüğünde cilde yepyeni ve enerjik bir görünüm katıyor. Vitaminler, beyaz çay, koenzim Q10 ya da eğreltiotu ekstreleri taze ve gergin ciltler yaratıyor. Ayrıca bu sayede ince kırışıklıklar da azalıyor.
KIRILAN SAÇLAR: Güneş, deniz ve klorlu su, saça zarar veren başlıca etmenler arasında. Sıcak fönle kurutmak da saç uçlarının kırılmasına neden oluyor. Bu durumda öncelikle kuaförünüzden randevu almalısınız. Zarar görmüş saç uçları, saçın uzamasını engelliyor çünkü...
İçeriğinde buğday proteini, atkuyruğu bitkisi ya da okaliptus bulunan yeniden yapılandırıcı şampuan ve saç kremleri, saç tellerini içeriden güçlendiren etkilere sahip.
Mevsim değişikliğinde tıpkı hayvanlarda olduğu gibi biz de ‘tüy döküyoruz’. Dolayısıyla bu dönemde saçlarınızın daha fazla dökülüyor olması sizi korkutmasın.
Bu arada, saçların sağlıklı uzamasında beslenme şeklinin de etkili olduğunu hatırlamakta fayda var. Kepekli, tahıllı ürünler, kabuklu yemiş ve yumurta saçları besliyor. Bu besinlerde bulunan biotinin yanı sıra çinko da saçların hızlı uzamasında önemli bir role sahip.

SOYULAN ÜST BACAK DERİSİ:

Yazının Devamını Oku