Özellikle kadınları vuran, hastaların yüzde 90’a yakınını kadınların oluşturduğu, 30-60 yaş arasında yaygın olan kronik ağrılar, yaşam enerjisini de alıp götürüyor. Kronik ağrı ve yorgunluktan şikayetçiyseniz, çözüm için Nöral Terapi ile tanışmanın tam zamanı...
Çevremdeki kadınların hepsi dökülüyor. Ne uykumuzu tam alıyoruz, ne yüzde 100 performansla iş yapıyoruz, ne de günlük yaşantımızda kendimizden memnunuz. Nöroloji uzmanı Dr. Emel Gökmen’e ağrılarımdan bahsettim. İçimi rahatlatan şu cümleyi sarf etti: "Merak etme, toplumun neredeyse yüzde 80’i ağrılarından şikayetçi. Yaygın vücut ağrılarının yanı sıra baş ağrıları, sürekli yorgunluk hali, stres ve kaygı hali, uyku bozuklukları, kabızlık ve ishal, gaz şikayetleri, adet düzensizlikleri ve sancıları, mutsuzluk ve depresyon yakınmalarının neredeyse hepsine sahip yakınlarımız ve arkadaşlarımız mevcut."
Dr. Emel Gökmen, tablonun fibromyaljiyi düşündürdüğünü söyledi. Fibromyalji, her yüz kişiden ikisinde görülen, Türkiye’de 1,3 milyon kişinin muzdarip olduğu bir hastalık. Fibromyalji nedir derseniz, hepimizin ortak şikayetlerinin toplamı diye açıklayabilirim. Nedeni bir türlü belirlenemeyen yaygın ağrılar, sürekli yorgunluk, mutsuzluk, uyku bozuklukları, vücutta ağrılı hassas noktalar, eklemlerde sabah sertliği, uyuşma ve şişlik hissi, bağırsak çalışmasında bozukluk, hormonal bozuklukların eşlik edebildiği yaygın yumuşak doku romatizması.
Fibromyalji en çok kadınları vuruyor. Düşünsenize hastaların yüzde 90’yakını kadın ve özelikle 30-60 yaş arası kadınlarda yaygın. Bu grup kadınların çoğunluğu anne. Fibromyalji şikayetlerinin tümünü taşıyan bir kadının bitmeyen bir enerji isteyen annelikle baş etmede ne kadar zorlanacağını söylemeye gerek yok.
Nedeni tam bilinmiyor
Gökmen, fibromyalji nedenlerinde tam bilinmemekle birlikte stres, kaygı ve üzüntülerin öne çıktığını belirterek "Bu nedenler hastalığın doğrudan nedeni değildir. Altta otonom sinir sisteminin çalışmasında bozukluk ve buna bağlı vücutta toksin birikiminin var olduğunu da söyleyebiliriz" diyor.
Bu sıkıntılı süreçten kurtulmanın yolu var mı? Sağlıklı beslenme, egzersiz, istirahat, gevşeme teknikleri etkili olsa da en etkili yaklaşımın otonom sinir sisteminin düzenlenmesi ile sağlanabildiğini öğrendim.
Mucize yöntem Nöral Terapi sinir sistemindeki bozulmaya kaynaklık edebilecek alanları düzeltiyor. Nöral Terapi ile migren tedavimde tanışmıştım. Özellikle yoğun stres altında bulunan kadınlar gerilim tipi baş ağrısını yoğun yaşıyor. Sırt ve omuz kasları kaskatı kesiliyor. Sırtta deri altına yapılan minik iğnelerle o bölgedeki kasılmadan kurtulmuştum.
Bu arada, sorunun erişkin yaşta kadınlarda yaygın olmasının temelinde ise sezaryen ameliyatlarının sinir sistemine verdiği zarar yatıyormuş. Ülkemizde normal doğum yapan kadın sayısı artık parmakla sayılıyor.
Dr. Gökmen, sezaryen sonrası hayatı kararan çok sayıda kadın olduğunu, Nöral Terapi eğitimi almamış hekimin tüm vücuttaki ağrı ve yorgunluğu sezaryen ile ilişkilendirmediğini söylüyor. Gökmen "Çoğu kadın doğumdan sonra yaşadığı bu sıkıntıları anneliği kaldıramadığı şeklinde yorumluyor. Ne kadar istese de kolunu kaldıracak enerjiyi kendinde bulamıyor. Benzer durumdaki tüm hastalarda Nöral Terapi ile sinir hasarını düzeltiyoruz. Bunun için problemli yerdeki cilde küçük iğneler yapmak yeterli. Yapılan uygulama sinir sisteminde uyarı oluşturuyor ve o bölgedeki sinir hasarını düzeltiyor" diyor.
Nöral Terapi uygulanan fibromyalji hastaları, birkaç seanstan sonra ağrıları azaldığı, uykuları düzene girdiği, baş ağrıları geçtiği için kendini daha canlı hissetmeye başlıyor. Hastalar eviyle, işiyle ve özellikle çocukları ile istediği gibi ilgilenecek enerjiyi buluyor.
Nöral Terapi yöntemini kullanacağım. Bu sıkıntılı durumdan kurtulmak için bırakın küçük iğneleri, çuvaldıza razıyım.
NOT: Bu pazardan itibaren her pazar, saat 12.20’de TRT1’de Prof. Dr. Bengi Semerci "Yaşam Sohbetleri" programında ünlü konuklarıyla sohbet edecek. Danışmanlığını yaptığım programda hayata dair her şeyi bulabileceksiniz.