Paylaş
Covid-19’a karşı ilk toplu aşılamalar başlarken zengin ülkelerin aşı üreten şirketlerin kapasiteleri şimdiden kapattığı anlaşılıyor.
Nüfusuna oranla en çok aşı siparişi veren ülkeler sıralamasında Kanada bir numara. Uluslararası STK’ların kurduğu Halkların Aşı İttifakı’na göre nüfusun 5 misli aşı siparişi vermiş durumdalar.
Kanada’yı İngiltere, Avustralya ve Avusturya izliyor. Onlar da çeşitli şirketlere verdikleri siparişlerle nüfuslarını birkaç kez aşılayabilirler.
Bir de madalyonun öteki yüzü var. Zenginler aşı istifçiliğini başlarken, bu gidişle yoksul ülkelerde 10 kişiden sadece birinin aşıya erişimi olabilecek.
Ve bu bencillik yüzünden, koronavirüs yeryüzünde kol gezmeye devam edecek.
Oysa teknoloji paylaşımı ile üretim kapasitesi arttırılarak bu adaletsizliğin önüne geçilebilir. Vakit hâlâ var.
KORSANLARIN YENİ GÖZDESİ
KORONAVİRÜSE karşı aşı üretilmesi konusunda kıyasıya bir yarış söz konusu.
Rusya aşıya ilk onay veren ülke oldu. Pfizer/BioNTech, acil aşı uygulaması için İngiltere ve Kanada’dan onay aldı. Avrupa İlaç Ajansı (EMA) ve Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi’nden (FDA) acil kullanım için onay çıkması bekleniyor.
Aşıların üretimi, etkinlik oranı, fiyatı gibi farklılıklar söz konusu.
Mesela Çin aşısı, eski usül inaktive edilmiş virüs ile geliştiriliyor.
Pfizer/BioNTech aşısı ise daha yeni usül. ‘mRNA’ teknolojisiyle üretilen bu aşıda virüse dair bilgiler sentetik bir şekilde elde edilerek insana veriliyor, bağışıklık sistemine virüsü tanıması için aslında veri sağlanıyor. Bağışıklık hücreleri de vücuda koronavirüs girişi saptadığında ne yapacağını bilerek uygun reaksiyonu vererek hastalığı engellemeye çalışıyor.
Belli ki, sanayi casusları da bu teknolojinin peşinde. Pfizer ve BioNTech, EMA’ya verilen söz konusu aşı adayına dair sunumlarla ilgili bazı belgelere yasadışı erişim olduğunu doğruladı.
ÇİN, AŞIYI SİYASİ BASKI ARACI YAPAR MI
HALİ hazırda koronaya karşı aşı yarışında öne çıkan ülkelerden biri de Çin.
Çin’de birkaç aşı birden geliştiriliyor. Şimdiye kadar Batı ülkeleri Çin aşısına pek prim vermedi.
Çin, daha çok Endonezya, Brezilya, Birleşik Arap Emirlikleri, Malezya, Filipinler ve Türkiye gibi ülkeler ile aşıda işbirliği yapıyor.
Batı ülkeleri, önceden sipariş vermiş olmanın da rahatlığıyla Batılı şirketlerin ürettiği aşıları kendi aralarında paylaşırken Çin aşısıyla ilgili olarak ‘Pekin aşıyı uluslararası meselelerde nüfuz sahibi olmak için kullanır mı’ diye bir bakış açısı dikkat çekiyor.
AŞI DİPLOMASİSİ
Dün Fransız AFP Ajansı’nda bu konuda bir haber vardı. Amerikan Dış İlişkiler Konseyi’nden Huang Yanzhong, Çin’in salgının ilk çıktığı ülke olması nedeniyle bozulan imajını toparlamak için ‘aşı diplomasisi’ yürüttüğünü iddia ediyordu. Söz konusu uzmana göre Çin, küresel nüfuzunu ve jeopolitik meseleleri şekillendirmek için de aşıyı siyasi bir araca dönüştürmüş durumda.
Çin’in aşı denemelerine katılan Brezilya, Fas ve Endonezya gibi ülkelerde aşı üretim tesisleri kurduğu, Latin Amerika ve Karayip ülkelerine satın alma için kredi taahhütünde bulunduğu belirtiliyor.
‘AŞI’ önümüzdeki dönemde uluslararası gündemin en önemli başlıklarından biri olmaya devam edeceğe benziyor. Ve görüldüğü gibi tartışmanın çok farklı boyutları da var.
Paylaş