Paylaş
Oysa ABD’nin aralık ayından beri silah desteğinin hız kesmesiyle birlikte de Ukrayna, doğu cephesinde işgale karşı giderek zorlanırken Rusya da başta başkent Kiev olmak üzere düzenlediği füze ve dron saldırılarıyla moralleri giderek bozuyor.
KRİZ İÇİNDE KRİZ
ASLINDA Ukrayna’nın bu hale gelmesinde birçok unsurdan söz etmek mümkün. Batıdan aldığı desteğe rağmen Ukrayna’nın geçen yaz Rus işgaline karşı başlattığı saldırıda etkili olamaması, cephede asker ve silah sıkıntısı çekmesi, buna karşılık Moskova’nın İran ve Kuzey Kore’den bulduğu yeni silahlar ve paralı askerlerle cepheye daha fazla yüklenmesi son durumu ana hatlarıyla özetliyor gibi.
ABD’NİN KRİZDEKİ ROLÜ
YAKLAŞIK iki yıl önce Rus işgali başladığında Mart 2022’de İstanbul’da yapılan görüşmelerde Ukrayna ve Rusya anlaşmaya çok yaklaşmıştı. Ancak Ukrayna son anda anlaşmadan geri çekildi. Daha sonra ABD’nin bu uzlaşmayı engellediğine dair iddialar gündeme geldi. Öte yandan ABD, savaşın başından itibaren Ukrayna’ya tek başına en çok silah desteği sağlayan ülke oldu. Obüslerden, tanklara, akıllı mühimmata kadar şimdiye kadar 47 milyar dolarlık askeri yardımda bulundu Kiev’e...
KONGRE PARAYI KESTİ
GELİNEN noktada ise Ukrayna cephede Rusya’ya karşı zar zor direnebilirken, yeni askeri yardım da ABD Kongresi’ne takılmış durumda. Biden yönetimi 60 milyar doları Ukrayna’ya olmak üzere İsrail, Tayvan’a desteğin yanı sıra Meksika sınırındaki güvenliğin arttırılması için Kongre’den 118 milyar dolarlık ek bütçe istemişti.
Ancak Cumhuriyetçi Parti’den Kongre üyeleri, Meksika sınırında önlemlerin yeterli olmadığını öne sürerek talebi bloke etmeyi sürdürüyor.
DÜZENSİZ GÖÇ REKORU
ABD’ye yönelik Meksika üzerinden düzensiz göç rekor seviyelere ulaşmış durumda. Amerikan Gümrük ve Sınır Muhafızları 2023 yılında yaklaşık 2.5 milyon düzensiz göçmeni kayda geçirmiş. Meksika, Honduras, Guatemala ve El Salvador gibi klasik göçmen profilinin yanı sıra Afrika ülkeleri, Afganistan, hatta Türkiye’den bile kaçak girmeye çalışanların olduğu belirtiliyor.
TRUMP’IN EN SEVDİĞİ KONU
GÖÇ krizi, kasım ayındaki seçimlerde Cumhuriyetçi Parti’den yeniden aday olmaya hazırlanan eski ABD Başkanı Donald Trump’ın en sevdiği konulardan biri. ‘Önce Amerika’ diyerek milliyetçi, popülist kanadın desteğini bulan Trump, anlaşılan seçim kampanyasında göç meselesini gündemde taze tutarak puan toplamayı umuyor. Cumhuriyetçi Parti bir yandan düzensiz göçten şikayet ederken öte yandan göç kriziyle mücadele için kaynak ayıran Biden bütçesine de izin vermeyerek bir yandan da Trump için alan açıyor.
UKRAYNA ZORLANIYOR
ÖZETLE ‘Amerikan rüyası’nın peşine düşen binlerce kişi Meksika üzerinden ABD sınırına dayanırken Ukrayna’nın Amerikan silahlarıyla Rusya’ya karşı zafer elde etme hayali giderek bulanıklaşıyor. Tamamen iki farklı konu kader birliği yapmış durumda.
ABD, Batılı müttefikleriyle Ukrayna’nın silah ve mühimmat açığını kapatmaya çalışırken Avrupa Birliği, 4 yıl süresince Ukrayna’ya 54 milyar Euro’luk destek sağlamayı taahhüt etti. Ukrayna krizi, bir yandan Avrupa’yı Rusya karşısında varoluşsal bir sınamayla karşı karşıya bırakırken ABD olmadan Kiev’in direnişinin uzun soluklu olamayabileceği öngörüleri de var.
REAGAN TABUTUNDA DÖNERDİ
İŞTE bu durum Ukrayna’ya komşu ülkeleri de endişelendiriyor. Polonya Başbakanı Donald Tusk dün X sosyal medya platformundan mesaj yayınlayarak ‘Sevgili Cumhuriyetçi Senatörler’ diye hitap ettiği Amerikalı siyasetçilere ateş püskürdü ve “Milyonlarcamıza, özgürlüğümüzü ve bağımsızlığımızı geri kazanmamızda yardımcı olan (Eski ABD Başkanı) Ronald Reagan bugün mezarında ters dönüyor olmalı. Yazıklar olsun size” diye çıkıştı.
Reagan tarihe Sovyetler’e karşı Soğuk Savaşı kazanan başkan olarak geçmiş, ABD’ye tek başına süper güç olma yolunu açmıştı. Şimdi ise Rusya, Ukrayna savaşı ile rövanşı almayı deniyor. Dünya ABD’nin yanı sıra Rusya, Çin, Hindistan gibi çok kutuplu bir döneme geçişi test ederken olan ateş hattında kalan ülkelere oluyor.
Paylaş