Paylaş
Dünyanın önde gelen savunma ve havacılık siteleri de KAAN’ın ilk yükselişine yer verdi. Alman Frankfurter Allgemeine gazetesi, ‘Türkiye, KAAN’ı takdim etti’ diyerek Ankara’nın savaş uçağı geliştirme projesine ayrıntılı yer ayırdı.
Yunan basınından anlaşılan Yunan uzmanların gözü de KAAN’ın ilk seferindeydi. İyi de KAAN’ın bu ilk yolculuğu niye bu kadar dikkat çekti?
SAVUNMA SANAYİ YÜKSELİŞTE
TÜRKİYE, bilindiği gibi son yıllarda yerli savunma sanayisini geliştirme konusunda attığı adımlarla dikkat çekiyor. Yıllarca yurtdışından insansız hava aracı (İHA), savaş gemisi, savaş uçağı, mühimmat alımlarında sıkıntılarla karşı karşıya kalan Türkiye, yerli üretim konusunda önemli bir ivme kazandı.
Dünyadaki savunma trendlerini araştıran Stockholm Uluslararası Barış Enstitüsü (SIPRI) geçtiğimiz aralık ayında 2022 yılına dair dünyanın en büyük 100 savunma şirketi listesini açıklamıştı.
Listeye Türkiye’den dört şirket girmişti. Aselsan 60’ncı, Baykar 76’ncı, Tusaş 82’nci ve Roketsan 100’üncü sırada yer almıştı.
Özellikle de SİHA’larıyla son dönemde yükselişe geçen Baykar’ın yüzde 94’lük bir gelir artışıyla en hızlı büyüyen şirketler arasında yer aldığına işaret edilmişti.
SİHA’DA TÜRKİYE MARKASI
LİBYA, Ukrayna ve Karabağ savaşlarındaki performansları sonrasında Türkiye, gerçekten de silahlı insansız hava aracı (SİHA) konusunda bir marka ülke haline gelmiş durumda. Öyle ki, Rus işgaline karşı Bayraktar kullanan Ukraynalılar, bu SİHA’lar için şarkı bile yazdı.
Baykar’ın CEO’su Haluk Bayraktar, geçtiğimiz günlerde Ukrayna’nın başkenti Kiev yakınlarında inşası süren SİHA fabrikasını bir yılda tamamlamayı planladıklarını açıklamıştı.
Türk şirketleri şimdi Kırgızistan’dan Polonya’ya BAE’den Arnavutluk’a birçok ülkeye SİHA satıyor.
SAVAŞ UÇAĞI DA ÜRETİR
BAYRAKTAR, Anka, Akıncı gibi Türk SİHA’larının gösterdiği performans haliyle Türk savunma sanayinin savaş uçağı üretme konusunda yaptığı hamlelerin daha fazla ilgi çekmesine yol açıyor.
Türkiye, bilindiği gibi yıllarca Amerikan Lockheed Martin şirketinin F-35 savaş uçağı projesinde yer aldı, birçok Türk şirketi uçağa parça ve ekipman sağladı, bunlar Türk mühendisleri açısından önemli deneyimlerdir.
UKRAYNA’DAN DESTEK
ŞİMDİ ise Türkiye, kendi milli savaş uçağını geliştirmek için denemelerini sürdürüyor. Tusaş’ın ürettiği KAAN’ın henüz motor sorunu aşılmış değil. İlk uçuş Amerikan General Electric'in F-110 motoruyla yapıldı. Ukrayna’nın Ankara Büyükelçisi Vasly Bodnar, geçtiğimiz günlerde CNNTürk’ten Büşra Altıntaş’a verdiği röportajda Ukraynalı ekiplerin de KAAN’a motor üretimi için çalışmalara destek verdiğini söylemişti.
Nitekim önceki gün ilk uçuşu tebrik edenler arasında Bodnar da vardı ve X sosyal medya platformundan yaptığı açıklamada “Ukraynalı şirketlerin Türkiye için çok önemli olan bu projede yer almasından da ayrıca memnuniyet duyuyorum” dedi.
YOLA DEVAM ETMELİ
KAAN ile Türkiye, gelişmiş 5’inci nesil savaş uçağı üreten ülkeler arasına girmeye aday. 2030’lu yıllardan itibaren Türk hava kuvvetlerinde F-16’ların yerini alması öngörülüyor.
Rusya’dan S-400 hava savunma sistemi aldığı gerekçesiyle Türkiye, F-35 savaş uçağı projesinden çıkarıldıktan sonra F-16 alabilmek için üç yıl ABD’den onay bekledi ve o onay daha geçen ay çıktı. Bir yandan da geçen haftalarda Ankara’yı ziyaret eden ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Victoria Nuland’ın S-400 meselesini çözmesi halinde Türkiye’nin F-35 projesine dönebileceği yönündeki sözleri dikkat çekti.
ABD-Türkiye ekseninde F-16 satışının onayı olumlu bir gelişmedir. Günün birinde Ankara, F-35 projesine dönmeyi tercih de edebilir.
Ancak jeopolitik konumu gereğince birçok çıkar çatışmasının orta yerinde olan Türkiye’nin savunma sanayisinde kazandığı bu ivmeyi sürdürmesi hem milli güvenliği hem istihdam hem de ülke ekonomisine katkısı açısından önemlidir.
Paylaş