Paylaş
AVRUPA Parlamentosu Türkiye kadın hakları raportörü olan Emine Bozkurt, ülkemizi yakından takip eden ve bilen bir Avrupalı. Kadın Hakları ve Cinsiyet Eşitliği komisyonunda oybirliğiyle kabul edilen raporu, Türkiye’nin kadın hakları konusundaki fotoğrafını çekiyor. Bir yandan da Avrupa Birliği’nin 2020 için öngördüğü ekonomik ve sosyal hedefleri tutturabilmek için Ankara’ya ev ödevleri sıralıyor.
RAPORDAKİ bazı çarpıcı saptamalar şöyle:
Türkiye’de doğan her 100 çocuktan ancak 93’ü nüfusa kaydediliyor. Türk kadınlarının yüzde 39’u hayatının bir döneminde fiziksel şiddete maruz kalıyor.
Her gün ortalama iki ya da üç kadın eşleri, sevgilileri veya eski partnerleri tarafından öldürülüyor. Buna karşılık 70 milyonluk ülkede şiddet mağduru kadınlar için açılmış evlerin sayısı sadece 65.
Kadının toplam işgücündeki oranı da pek parlak değil. Çalışan kadın oranı ancak yüzde 30’u yakalamaya çalışıyor.
OYLAMA öncesi dün Emine Bozkurt ile telefonda görüştüm. Bayern Münich-Chelsea maçını izlemiş, Amsterdam’a dönmek üzere Münih havalimanındaydı. Bugün Strasbourg’ta görüşülecek, yarın oylanacak rapora 8 de değişiklik önerecek Bozkurt.
Bunlardan biri 4+4+4 eğitim sistemiyle ilgili.
İlkokulda kız-erkek öğrenci oranının eşite yakın olduğunu, ancak ortaokulda cinsiyet paritesinin giderek açıldığına işaret eden Emine Bozkurt, “Kesintisiz 12 yıl temel eğitim çok önemli, kızların eğitimden uzaklaştırılmasına fırsat verilmemeli” dedi.
Bozkurt’un vurgu yapmak istediği bir diğer konu AB ile müzakere sürecine ivme kazandırmak için başlatılan Pozitif Gündem süreci.
23 ve 24 sayılı Yargı ve Temel Haklar ile Adalet, Özgürlük ve Güvenlik fasıllarında çalışma grupları kurulacağını hatırlatan Bozkurt, “Kadın hakları ve cinsiyet eşitliği, Pozitif Gündem’in merkezinde yer almalı” yorumunda bulundu.
Bir başka önergesinde ise Ankara Başsavcılığı’nda açılan kadına yönelik şiddetle ilgili büro uygulamasının ülke geneline yaygınlaştırılmasını isteyecek.
Raportöre göre Türk hükümeti, kadına şiddete sıfır tolerans politikası uygulamalı. Her ne kadar TBMM’de kadın vekil oranı 2011’de yüzde 14.3’e yükselmiş olsa da geçici kadın kotası getirilmeli. Yeni anayasada kadın haklarına ve cinsiyet eşitliğine özen gösterilmeli, yasalarla bunu uygulamalı.
Kadın her şeyden önce birey olarak görülmeli. Kadınsız demokrasi, damsız da AB olmaz. En önemlisi de kadına bakışla ilgili zihniyet değişmeli.
Cinsiyetler ittifakı
Emine Bozkurt’un önerileri ise şöyle:
-Medya önyargıları besleyen kötü imajlardan uzak durmalıdır. Örneğin dizilerde şiddet normalleştirilmemelidir.
-Toplum, genç kızlara, erkeklere örnek olabilecek rol modelleri geliştirmelidir.
-Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘medeniyetler ittifakı’ gibi cinsiyet eşitliğini ön plana çıkaracak “cinsiyetler ittifakı’ kampanyası başlatmalı, kadın, erkek birlikte çalışmalıdır.
Paylaş