İstanbul'u dinliyorum

Dr. Nilgün GEDİKOĞLU
Haberin Devamı

Kayıp düşme korkusu

METRO

Bir okurumuz, gönderdiği e-mail'de metro ile ilgili şikayetini dile getirmiş:

‘‘Yağmurlu havalarda üstü açık olan istasyonlardan inerken ayağımızın kayıp bir yerimizin sakatlanmasıdan korkuyoruz’’. Okurumuz, üstleri açık olmazsa, yamğmur suları yüzünden kayıp düşme ve sakatlanma riskinin kalmayacağını belirterek bir başka konuya da dikkat çekiyor. Sırf yağmur suyu girişi yüzünden yağmur sularının temizlenmesi için görevlilerin çaba arcadığını, ancak şimdiden yeraltının yoğun rutubet kokmaya başladığını belirtiyor.

Onca masrafla yapılan metroda yağmurlu havalarda düşmü korkusu yaratacak bir durumun önemli bir eksiklik olduğunu blirten okurumuz, bu konuda önlem alınmasını istiyor.

Çamurdan belde

BÜYÜKÇEKMECE

Büyükçekmece, kıraçköy Beldesi'nde oturan bir okurumuzdan faks aldık. Faks mesajında kaleme aldığı sorun aslında çok tanıdık. Ne yazık ki tanıdık. Çünkü kentimizin birçok bölgesinde yağmurların yağmasıyla birlikte çamur mağdurlarının sayısı çok fazla...

Yollar asfaltlanmadığı için yağmurda çamura deryasına dönüyşen yollara araç giremediği gibi, yaya olarak yolu geçmek zorunda kalanlar çamura batıyorlar.

Evet bir sürü insan işe ya da okula gidip gelirken çamur içinde kalıyor. Niye? Yol asfaltlanmadığı için.

Yola araçlar girmek istemiyor.

Niye?

Yol asfaltlanmadığı için.

Otobüs sayısını minimuma inmiş durumda.

Niye?

Çünkü yol bozuk.

İşte bir İstanbul manzarası.

Yollar yapılmadığı için çamurla boğuşmak zorunda kalan, ulaşım sorunu çeken vatandaşlar...

Defalarca ilgililere başvurdukları halde hiçbir sonuç alamamış Kıraçköy Beldesi sakinleri.

Avrupa Birliği ve Olimpiyatlar, 21. Yüzyıl vs. mi?

Herhalde orası başka bir İstanbul...

Fırıncının çiğnenen onuru

FATİH

Sütunlarımızda Fatih, Horhor Caddesi, Çınar Apartmanı'nın zemin katındaki bir pide frını ile ilgili bir şikayete yer vermiştik. Hatta bu şikayet, iki kez yayınlanmıştı. Geçtiğimiz hafta sonu sözkonusu Titiz Pide Fırını'nın sahibi ile görüştük. Ve madayonun öbür yüzünü ‘‘dinledik’’.

Fırın sahibi canından bezmiş durumda. Nasıl olmasın, sürekli hakkında ‘‘kaçak elektrik kullanıyor’’, ‘‘teröristtir’’ ‘‘tetikçidir, cinayetler işliyor’’, ‘‘binanın kolonlarını kesti’’ ve daha birçok konuda şikayyette bulunulan Fırın sahibi S. Dirlik, durmadan karakollara götürülüyor, her seferinde şikayetin asılsız olduğu meydana çıkıyor ve serbest bırakılıyor. Ama ne yazık ki Dirlik gerçek anlamda bir türlü ‘‘serbest’’ kalamıyor. çünkü bütün şikyetlerin sahibi aynı kişi ve ne denli suçsuz olsa da karakollarda dert anlatmak ve zaman geçirmek yüzünden .

Gelelim şu madalyonun öbür yüzüne: Bizi arayan ve fırının hijyenik koşullara uymadığını, ruhsatının olmadığını söyleyen okurumuzun şikayetini yayınlamıştık. Fırın sahibi Dirlik bizi ziyarete geldi ve fırının öyküsünü anlattı. Aslında fırın olmadan önce, sözkonusu daire bir akvaryum dükkanı olarak faaliyet göstermekteymiş. Dirlik, fırın olarak orayı kiralamak istediğini söylediğinde, apartman sakinleri rutubetten kurtulacaklarını söyleyerek talebi memnuniyetle karşılamışlar. Bunun üzerine Dirlik, 10.8.1995 tarih ve 95/41 no. ile Fatih İlçesi Belediye Başkanlığı'ndan işyeri açmı ve çalışma ruhsatı almış. Daha sonra bir apartman sakininin itirazı üzerine ruhsatı elinden alınmış.

Ne var ki bizi arayan ve fırının hijyenik olmadığını söyleyen okurumuzun şikayetine karşılık, fırın sahibi Dirlik'in elinde 26.10. 2000 tarih ve 24865 no'lu İstanbul Valiliği İl Sağlık Müdürlüğü'nün kararı var: kararda ruhsat dışında eksiklerin giderildiği ve iş yerinin hijyenik ve teknik açıdan yeterli olduğu belirtiliyor.

Şimdi fırıncı şikayetçi

Fırından şikayetçi olan okurumuz ısrarla fırının kapatılmasını istiyor. Ancak Fırıncı Dirlik de şikayetçi. 17.10 2000 tarihinde Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurarak şikayetini dile getirmiş. Kendisini sürekli asılsız suçlamalarla şikayet eden kişinin başlarda Dirlik'e şaka gibi gelen mantık dışı talepleri ile hayatı kararmış durumda. Hukuka sığınan ve hakkını arayan Dirlik, dört çocuk okutuyor ve hayatına kabus gibi giren şikayet terörü ile büyük baskı altında. Son çare olarak hukuka başvuran fırıncı Dirlik'in şimdi hukuk savaşı başlıyor.

Tek isteğimiz kaldırım

BAHÇELİEVLER

Bahçelievler Cumhuriyet Mahallesi'nden arayan bir okurumuzun söyledikleri çok düşündürücüydü. ‘‘Sokağımızda hiçbir şey yok. Eksiği o kadar çok ki...’’ diyordu. Anlaşılan herşeyden umudu kesmiş 9. Sokak sakinleri. ‘‘Ama hiç değilse bir kaldırımımız olsun’’ diyordu. Yol o denli bozuk, o denli çamurmuş ki, hiç olmazsa çamura batmamak için sokaklarında bir kaldırım istediklerini söylüyordu.

Otobüs seferleri düzensiz

KARTAL

Kartal, Uğur Mumcu Mahallesi'nden arayan bir okurumuz, ulaşım sorunlar olduğunu bildirdi. Otobüs seferlerinin çok düznsiz olduğunu anlatan okurumuz otobüslerin bazen 45 dakikaya varan bir süre geç kalktıklarını söyledi.

Bazen de gerekçesiz olarak seferlerin iptal edildiğini bildiren okurumuz, yaptıkları şikayetin sonuçsuz kaldığını ifade etti.

Yazarın Tüm Yazıları