İstatistiklerle durumun ciddiyetini gözler önüne serebileceğimi ve senin de artık dikkatini çekmek ve kendine bir dönüp bakıp hızla yolculuğa girmeni önermek için bunu yapıyor olacağım.
Türkiye’de kadınların ölümlerinin başlıca sebeplerinin arasında dolaşım bozukluğu ve kalp hastalıkları olduğunu biliyor muydun?
ABD, birçok gelişmiş ülke ve Türkiye'de de koroner kalp hastalığı, kadınlarda birinci sırada yer alan ölüm nedenleri arasında yer alıyor. İlk kalp krizi kadınları daha çok vuruyor. ABD'de kalp hastalığı nedeniyle toplam ölüm hızının son 20-30 yılda azalmış olmasına karşın, bu azalma erkeklere göre kadınlarda daha yavaş seyrediyor. Hatta yeni araştırmalar, erkeklere göre kadınların ilk kalp krizinden sonra daha olumsuz bir durumda olabildiklerini doğrulamakta.
Peki ikinci en büyük sağlıksal riskin ,kanserler arasında “meme kanseri” olduğunu biliyor muydun? Bunu tahmin etmiş olabilirsin belki… Kalp ve meme hastalıklarını takiben de tiroid ve rahimle ilgili hastalıklar başı çekiyor istatistiklere göre.
Peki bu ikisinin yani kalp ve meme bölgesi hastalıklarının ortak noktası nedir sence?
Her ikisinin de kalp enerji alanında olması.
İkisi de senin kadın bedenindeki “besleme, verme” merkezinde. Ne kadar enteresan değil mi?
Evrimleşmenin en önemli sonucu olarak sen aslında bir kadın olarak daha çok alan bir varlık olman gerekirken aşırı verici olmanın bedelini maalesef böyle ödüyorsun.
O yüzden tamamen multidisipliner bir yaklaşım işiteceksin. Tarih, sosyoloji, felsefe, psikoloji, sosyal psikoloji, antropoloji, doğu, batı… Bir de gerçek hayatın ta kendisinden hem danışanlarım ve kendi deneyimlerimin içinden çıkarımlarımla, birliğe faydalı olma niyeti eklenince kendinden de çok parça bulacaksın eminim. Bunun sana keyif vereceğini düşünüyorum.
“Ebedi dişidir. Bizi yukarı taşıyan.“ diyor Goethe.
Goethe’nin Faust eserindeki ifadesi aslında okumaya başladığın bu yazıların, bir araya getirdiklerimin itici gücü…
Ve benim Paleolitik Çağ’dan, tüm kıtalardaki kültürlerin mitolojilerine, Antik Yunan’dan, Mısır’a, Sümer’e, Ortaçağ’dan Rönesans’a ve günümüze kadar Tanrıçaların peşine düşmemdeki ilham gücü…