Şunun şurasında 20 yazımız kaldı!

Birisinin, kırkının ortalarında birisine bunu söylediğini duyunca tüylerim ürperdi, bir acele çöktü üstüme.

Ben de sizin gibi hemen, yaşımı hesaplamaya kalkıştım. Boşuna. Artı eksi 10, 15 ekleyip çıkarınca, etkisinden bir şey kaybetmiyor. Aman Allahım diyorsun, sayısı kaç olursa olsun, sayılı yazım kaldı. Sayılar geri geri çok hızlı gider. Diyelim ki 20, bu yazın da ortasında olduğumuza göre, ne yani 19 mu?



***

Annemle, babamla, kardeşimle, sevgilimle, kocamla, çocuğumla, arkadaşlarımla, torunumla, kedimle ya da köpeğimle kendimi bu yaz hangi güneşlerde ısıtsam, hangi sularda söndürsem sorusu için sadece 20 yaz!



***

Son fırsat kampanyalar gibi. Sanki yazlar taksitle ödeniyormuş da, yüksek faizli hayat kredimizi çarçur ediyormuşuz gibi. Ağustos böcekleri falan susucak yani bir gün. Yeni bikinimizle hamburger büfesine olan yürüyüşümüzden geriye, dijital fotoğraf dosyaları ve kumlu sandaletler kalıcak. Ayvalık sokaklarında tüller saklambaç oynarken bir akşamüstü, biz orada incik boncuk bakmıyor olucaz. Ve ’o yaz hiçbir yaz olmadığımız kadar güzeldik halbuki’ diye geçmiyecek içimizden aynalara hiçbir söz. Kumlarda ıslak bir ayak izinin vakti kadar yaş kalıp, sonra kuruyup gidicez. Kuru olan her şey kadar tatsız tuzsuz ve tepkisiz olucaz. 20 yaz!



***

Hemen hızla, şu yaşadığım çarçur hayatı terk etmek için, en tropik ve topik bavulu toplamaya başladım. İşte bavuldakiler: iç çamaşırlarım- artık içim dışım bir olucak, bir şeyleri saklamıycam, ne kadar sır tuttuysam bırakıcam. Kimse kusura bakmasın, ağzım sıkıyken nefes alamıyorum. Pembe elbisem- rüzgárdan korkarak yaşayamam, oturunca eteğimi toplayamam. Bu kontrollerden bıktım. Bedel hesaplamaktan usandım. Tek mal varlığım bir penye olsun istiyorum! Deniz gözlüğü- dünyadan balıkları anlamadan gidemem. Bu gezegenin asıl sahipleri onlar. Bizse karaya tünemiş olan iki ayaklılarız. Atabildiğim kadar çok kulaç atıcam bundan böyle. O kadar çok ki, yüzgeç ve solungaç ne demek anlayana kadar, çırpıcam kollarımla bacaklarımı. En sevdiğim müzikler-sadece ben varım diye bestelendiğine inandıklarım. Ruhumun ayak sesleriyle aynı ritimde yürüyenler. Onlarsız dansım olmaz. Dansım olmazsa, ben bir şeye benzemem. Onlarla renk uyumu olan, kitapları da koydum bavula. Çünkü beni de aralarına katıp götüren bütün kelimeler, beni ağlatır. Ve ben, beni ağlatabilen her şeyin kıymetini bilirim.



***

Madem 20 yazım kalmış, ben de o 20 yazın kıymetini bilirim. Bavulları hafifletirim. Hepinize de güzel bir yaz dilerim. (Karamsar olmayın, yaz sayılarında etkili eleman)
Yazarın Tüm Yazıları