şte soru: Bir insan yüzündeki 44 kası kullanarak, 700 tane surat ifadesi yapabilmektedir. Bu durumda ortalama 70 yıl yaşadığı varsayılan bu insan, ömründe kaç kere ‘gerçekten güler’?
Gerçekten gülmek öyle haha:) deyince olmaz. İçten bir gülüş ağızdan çok gözlerden belli olur. Gözlerin içi parlamalı, kenarları kısılmalıdır.
Gözleriyle gülen insanlarla ilgili bir araştırma yapılmış. Araştırmanın tezi şu: İçten gülen insanlara, hayat da güler.
Nasıl yapmışlar? Yüzlerce insanın 21 yaşlarındayken çektirdikleri gülümseyen yıllık fotoğraflarına bakmışlar.
İçtenlikle gülenler ve içtenlikle gülmeyenler olarak ikiye ayırmışlar. Sonra tam 30 yıl sonra, 51 yaşlarında onları ziyaret etmişler.
Hayatın onlara verdiği ifadeye bakmak için. Söylemeye gerek yok. Hayatlarının 21’inci sayfasındayken gerçek bir gülümsemeye sahip olanlar, hayatlarının 52’inci sayfasında da gülüyor.
Hayatı gülerek karşılayanlar, onu içeriye buyur etmişler. Hayat da bu misafirperverliği ödüllendirmiş.
***
O kadar basit ki matematiği. Hayatın bir şey ifade etmediğini düşünenlerin yüzleri ifadesiz kalır. Ve hayatları ifadesiz olur. Gözleriyle değil dudaklarıyla gülen bu insanların gülüşleri içten değil ‘dıştan’dır. Ruhları somurtur, etleri güler. Ama o eti kimse yemez, o ayrı.
Peki gerçekten gülmek bu kadar kolay mı, değil. Hindistan’a mı gidelim illá? Olabilir. Hindistan’da 600 tane ‘gülme kulübu’ var. Her sabah ‘ilaç niyetine gülelim’ diyen bir sürü insan bir yere toplanıp gülmeye başlıyor. Sahte sahte başlayan bu kahkahalar gerçek bir gülme krizine dönüşüyor.
Başlarında gülmeyi başlatan bir adam var.
Diyor ki: Gerçekten gülene kadar yapmacık gülün farketmez! Evine herkes mutlu döndüğü gibi, bağışıklık sistemini de güçlendiriyormuş. Hapishanelerdeki uygulamalarda da çok faydasını görmüşler.
***
Gülmezsek sayılmayız. Biriyle aynı şeye gülene kadar, bir iletişim kurmuş sayılmayız. Bir yere gittiğimizde bütün masalarda birinin, herkesi güldürmeye çalıştığını farkederiz. Kahkaha gelen masa artık portatif masadır. O masa orda olmasa da olur. O yuvarlak kendisini tamamlamıştır.
Yaşasın gözleriyle, karnıyla, can havliyle, sıklıkla gülen, hep şaka yapan insanlar! Yaşasın Hindistan’daki gülme kulüpleri!
Yaşasın yıllıklarının sayfalarına gerçek gülümsemeler bırakanlar ve yaşasın kahkaha gelen masalar!
Ve Osman Müftüoğlu’nun dediği gibi: Yaşasın Hayat!