“Türk” isminin pazar algısına verdiği zarar!

Haberin Devamı

AŞAĞIDA okuyacağınız haberler, 1999’dan bu yana yayınlanmış gazetelerin manşetlerden rastgele derlenmiştir:
“Deprem felaketinde evsiz kalan binlerce kişi parklar ve bahçelerde barınırken, Kızılay’ın sağlam çadırlarını bıçakla kesip defolu diye satışa çıkardığı ortaya çıktı...”

“Marmara Depremi’nin ardından evsiz kalan vatandaşların yaralarının sarılmaya çalışıldığı bir dönemde ortaya çıkan yolsuzluk skandallarıyla gündeme gelen ve 3 yönetim değiştiren Kızılay’da bir yolsuzluk da ... şubesinde tespit edildi...”

“Şanlıurfa’da, Işıkgöz Ailesi’ne Kızılay’dan AIDS’li kan verilmesinin üzerinden 12 yıl geçtikten sonra, ikinci AIDS’li kan skandalı ortaya çıktı. Yanık tedavisi için hastaneye kaldırılan 1.5 yaşındaki çocuğa Kızılay’dan alınıp verilen kan ‘HIV pozitif’ çıktı...”

Haberin Devamı

“İzmit’te, Yerel Afet Müdahale ve Lojistik Merkezi sorumluluğundaki depodan, Kızılay’a ait yaklaşık 1 milyon lira değerindeki afet çadırları ile malzemeleri çaldıkları ve taşıdıkları ileri sürülen 8 kişi gözaltına alındı...”

“Yine Kızılay, yine HIV’li kan / İstanbul’da, Kızılay’dan alınan kanla HIV bulaştığı öne sürülen 3 hastadan 2’sinin yaşamını yitirdiği öğrenildi...”

“Kızılay’ın Başbakan Erdoğan’a verdiği ‘Üstün Hizmet Nişanı’ tam bir skandala dönüştü. Kızılay Başkanı Tekin Küçükali, ‘54 milyarlık madalya için 5 kuruş ödemedik’ derken, Kızılay’ın aksi yöndeki Yönetim Kurulu Kararı, Başkan’ı yalanlıyor...”

“Verdiği kandan HIV kapan hastanın ölümüyle ilgili davada Kızılay, ‘Bu doğa olayı gibidir. Kurumun değil, bilimin kusurundan söz edilebilir’ dedi...”

“Kızılay Başkanı Ahmet Lütfi Akar, Türk insanından alınacak ‘helâl kan’dan ‘milli ilaç’ üretimi için çalışma başlattıklarını söyledi...”

“Bir kurum daha logosundan ‘Türk’ ibaresini kaldırdı... Türk Kızılayı Maden Suyu bundan böyle Kızılay Doğal Maden Suyu ibaresiyle satılacak...”

Homurdanmalar üzerine, Türk Kızılayı Genel Başkanı Ahmet Lütfi Akar’ın yaptığı açıklama ise şöyle: “Değişiklik pazar algısıyla ilgilidir. Eskiye dönmemizin nedeni satışla alâkalıdır. 1926’dan 2004’e kadar maden suyumuzun markası, bu isimle süregelmiştir. 2004’te, yeniden yapılanma çalışmaları kapsamında derneğin kurumsal adı ‘Türk Kızılayı’ olarak revize edilmiştir. Bu tarihten sonra maden suyunda ‘Türk Kızılayı’ ismi kullanılmıştır. Ancak içecek, kamuoyunda yine ‘Kızılay Maden Suyu’ olarak istenmeye devam etmiştir. Kızılay Maden Suyu logosu 80 yıl kullanılmış bir logodur. Kurumsal iletişim departmanımızda yapılan araştırmalarda, kamuoyunun çoğunluğu tarafından bu logonun benimsendiği ve satın alma algısının daha yüksek olduğu anlaşılmıştır. Değişikliğe sebep bu olmuştur. Yaptığımız şey, malûmun ilânıdır...”

Haberin Devamı

Ağzımı bozmadan, şu soruyu sormak hakkımdır diye düşünüyorum: “Yani, skandallar, yolsuzluk, tuhaflık ve beceriksizlik söz konusu olunca ‘Türk’ sözcüğü, algıyı, itibarı, saygınlığı bozmuyor (veya tersi...), ama iş ticarete gelince aynı sözcük, ‘pazar algısını zedeliyor’ öyle mi?” Hadi ben yine bir şey demeyeyim de, cevabı, karşı bir soruyla, müthiş Terkîb-i Bend’inden 2 satırla olsun Ziya Paşa versin: “En ummadığın keşf eder esrâr-ı derûnun/Sen herkesi kör âlemi sersem mi sanırsın?”

Ve “Türk Kızılayı”nın İzmir’deki çıkmazı

GÖZLERDEN kaçırılmaması gereken bir başka haber de şu: “Türkiye’deki 15 bölge içerisinde Ege Bölgesi, kan toplamada sekiz yıldır birinci... Ege ve Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi dışında Ege Bölgesi’ndeki 155, İzmir’deki 54 hastanenin kan ihtiyacını Türk Kızılayı İzmir Kan Merkezi karşılıyor. İzmirliler yeterli oranda kan bağışı yapmıyor. İzmir’de yılda 175 bin ünite kan ihtiyacı oluyor, bağış ise 115 bin ünite civarında. Rakamlar, 60 bin kadar eksiğimiz olduğunu söylüyor. İzmir’de özellikle eğitimli nüfus kan bağışı yapmıyor. Bu yüzden İzmir’in kan ihtiyacı başka illerden karşılanıyor. Kış döneminde, hava sıcaklıklarında yaşanan düşüş nedeniyle kan bağışı sayılarında büyük bir azalma yaşanıyor. Bağışlanan bir ünite kandan üç kan ürünü elde ediliyor ve tanımadığınız üç kişinin hayatını kurtarıyorsunuz. 18-65 yaş arası, önemli bir sağlık problemi bulunmayan vatandaşları, yanlarında kimlik belgesi ve tok olarak ile Kızılay Kan Alma Birimleri ve gezici kan alma ekiplerinin olduğu noktalarda bekliyoruz...”

Yazarın Tüm Yazıları