Paylaş
Bölge gazeteciliğinde, “Ege şehirleri”ne farklı yaklaşan bir bakış açısı tanıtılıyor...
“Sorunların takibinden, ‘spor’a, ‘şehirlinin hukuku’ndan ‘okur köşesi’ne, 24 saati resmeden bir yayın anlayışı dile getiriliyor.
Bu bizler, yani köşe yazarları için de “Ege ve İzmir” demek!
Ege’nin “kaderini, tasasını, kıvancını yazmak” hem büyük sorumluluk, hem de onur...
İzmir Kültür Sanat ve Eğitim Vakfı (İKSEV) Basın Danışmanlığı’ndan bir bülten geldi.
“15. Caz Afişi Yarışması”na davet ediyor grafik sanatçılarını...
“Yarışma şartnamesi www.iksev.org sitesinden, info@iksev.org ve Atatürk Caddesi No: 458 Alsancak adresindeki MÜZİKSEV’den alınabilir” notu da düşülmüş sonuna.
Şartnâmeye şöyle bir göz attım.
Bu metinde de altı özellikle çizilmiş bir sözcük var: “Genç”.
“...Avrupa Cazı gibi özel bir alana sahip, dünyanın sayılı festivallerinden biri olan ‘İzmir Avrupa Caz Festivali’ne -gençlerin- bakış açısını taşımayı, grafik sanatına ilgi duyan öğrencilerin ve -genç grafik sanatçıları-nın yaratıcılıklarını desteklemeyi amaçlayan yarışmaya son katılma tarihi 30 Aralık 2016 Cuma günü saat 18.00...” olarak açıklanmış.
Haydi gençler! Bu Festival afişle başlar biliyorsunuz...
“Bu fırsatı değerlendirin” derim. Avrupa Cazı’na bir imza da siz atabilirsiniz.
“Şehir ve genç” bir araya geldiğinde ise neler olmaz!
“İzmir Manifestosu”nun bir bölümü düşer önce akla;
“...İmbat gibi; ferahtır, tazeler.
Gelenekten akla doğru eser...
Ve belki de onun için, durduğu yerde,
-Demokrat- yapraklar bırakır.
Ve nihayet... Zemberek gibi; dolar boşalır...
-Mişli geçmiş-ten uzak, -Geleceği kurmaya talip...-” diyesim gelir yine.
Yarın, yer yerinden oynayacak İzmir’de.
Çünkü gün bu gün, 29 Ekim...
“Cumhur”, Reisicumhur Atatürk’ün demesiyle “en büyük bayram”ını kutlayacak.
Bu coşkuyu, birkaç gün, Hürriyet EGE’nin sayfalarından izlemenizi öneririm.
Paylaş